English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ C ] / Cylinder

Cylinder Çeviri Türkçe

509 parallel translation
It'll only be a minute now, Mr. Chan, while they regulate the speed... so that the roller holding the picture in Chicago is revolving at the same rate... as the roller holding the negative in this cylinder.
Ayarlamalarına göre 1 dakika içinde burada olacak Bay Chan Aynı kalitede yolluyabilmek için tekrar baskı yapacaklar... Negatif oluşturup buraya aktaracaklar.
Then this electric eye prints on the negative... in this cylinder in black and white... what it sees in Chicago.
Negatif oluşturan bu göz ; Chicago'da ne görüyorsa bu ruloya Siyah ve beyaz olarak aktarıyor.
- No, the cylinder head's cracked.
- Hayır. Silindir kafası kırılmış.
I don't properly understand it... but the cylinder it shoots out last goes - swish - right away from the Earth.
Ben de tam olarak anlayamıyorum ama geçen sefer ateşlediği tüp dünya dışına çıkmıştı.
- Would the cylinder reach the moon?
- Tüp uzaya ulaşır mı?
A grease bucket, a wrench and a cracked cylinder.
Bir kova makine yağı, ingiliz anahtarı ve çatlak bir silindir.
Sixteen cylinder cars.
16 silindirli arabalar.
I already give you some quilts and two quarts of cylinder oil and $ 7 to marry Pearl, and that's enough.
Pearl'le evlenmek için size zaten battaniye 2 litre silindir yağı ve 7 dolar verdim ya.
I shall need a new oxygen cylinder, Nurse.
Yeni bir oksijen silindiri gerek Hemşire.
- New cylinder, sir. - All right. Shove it in.
- Yeni silindir efendim.
You couldn't have coupled up the wrong cylinder by mistake?
Silindiri yanlışlıkla başka bir yere bağlamış olamaz mısınız?
It wouldn't be possible to fill, say, an empty oxygen cylinder with carbon dioxide?
Boş bir oksijen silindirine karbon dioksit doldurulmuş olamaz mı?
It's a new oxygen cylinder.
Yeni bir oksijen tüpü.
A green cylinder repainted black and white in each case.
Her iki durumda da siyah beyaza boyanmış yeşil bir tüp.
And look. Just here... curiously enough, there used to be another smear of black paint from the first cylinder.
Ve bakın tam şurada ilginçtir ki ilk tüpten kalma başka bir siyah boya lekesi var.
It was a cylinder about 18 inches long and a few inches in diameter.
45 santim uzunluğunda ve bir kaç santim çapında bir silindirmiş.
Inside is a compressed air cylinder.
İçinde boş bir bot var.
A cylinder reported by Huntington Beach.
Huntington Sahili'nde bir silindir görülmüş.
There must have been another cylinder down here.
Buraya bir silindir daha inmiş olmalı.
There are three cylinders to each group, three machines to each cylinder.
Her grupta üç silindir ve her silindirde de üç makine var.
Lowering the cylinder.
Parçayı alçalt.
One closes one's eyes, spins the cylinder points the gun at one's temple and pulls the trigger.
Gözlerinizi kapayıp silindiri çevirirsiniz ondan sonra da silahı kafanıza dayayıp tetiği çekersiniz.
Doctor, how long can it live encased in that metal cylinder?
Doktor, o metal silindirin içinde daha ne kadar yaşayabilir?
We are looking for a cylinder... about this high and about this round.
Bir silindir arıyoruz. Bu yükseklikte ve bu çapta.
I think that somebody just found him wedged into a gun cylinder and shot him out into the world by pressing a trigger.
Bence biri onu bir silah namlusunun İçinde buldu ve tetiğe basarak onu bu dünyaya ateşledi.
Cylinder cut out at the bottom of a dive.
Motor tam da pike sırasında teklemeye başlamıştı.
Turn the black cylinder... with your right hand... until the triangle is opposite
Sağ elinizle... Siyah silindiri döndürün... Üçgen sıfırın karşısına gelene kadar. "
"The days you can conceive will now appear in the window of the cylinder."
"Hamile kalabileceğiniz günler silindirin içinde gözükecektir."
The Mercedes 2-cylinder V Torpedo!
Mercedes 2-silindir Torpedo!
Someday I'll buy a 2 4-cylinder Ferrari and race it at Indianapolis.
Bir gün 24 silindir bir Ferrari alacağım ve onunla Indianapolis'te yarışacağım.
Drop the cylinder and help me.
Tüpü bırak ve bana yardım et.
The cylinder!
Tüpler!
I won't waste another cylinder on that.
Buna bir silindir daha harcayamam.
I have, with what's left in my tank and one reserve cylinder, enough oxygen for... oh, about 60 hours... depending, of course, on how much I exert myself.
Ana tankımda ve yedek tankımda kalan toplam oksijen miktarı... 60 saat kadar... İidareli kullandığım takdirde tabiki...
There, with the very latest six cylinder and a four-and-a-half inch bore and a five-and-a-half inch stroke.
Son model altı silindiri 11,5 santim çapa 14 santimlik uzunluğa sahiptir.
This very latest six cylinder they have is something quite new...
Bu son model altı silindir bambaşka bir şey...
Boys and girls, this is a six-cylinder automobile with an overhead cam that can...
Çocuklar, bu 6 silindirli bir otomobil ortalama olarak- -
Cylinder head pressure's normal, revs increasing.
Tüp çıkış basıncı normal, devir artıyor.
The cylinder emitting the X rays is a glass vessel containing sodium -
X ışınları salan silindir içinde sodyum bulunan cam bir kap.
In the ink cylinder-micro.
Mürekkep tüpünün içinde.
This is a four cylinder Ford Coupe.
Bu dört silindirli bir Ford coupé.
This is a stolen, four cylinder Ford Coupe.
Bu dört silindirli, çalıntı bir Ford coupé.
" Four-cylinder floating power.
4 silindirli değişken kuvvet.
Maybe you did not turn the cylinder 3 chambers from the hammer.
Topluyu üç kez mi çevirdin?
The cylinder walls are scored ;
Silindir duvarları çizik ;
Raise the inside cylinder.
İçteki silindiri yükselt.
That's for the gas cylinder.
Bu tüp için bütan gazı.
This device consists of a steel and plastic cylinder... which can be controlled to create a partial vacuum... around the mother's abdomen, reducing atmospheric pressure on the fetus.
Bu cihaz demir ve plastik silindirden oluşuyor. Bu silindir annenin karnının etrafında kısmi bir hava boşluğu oluşturuyor. Böylelikle fetüsün üstündeki atmosferik baskıyı azaltıyor.
Two-cylinder, chain drive, one squeaky wheel on the front, it sounds like.
İki silindirli, vitesli ön tekerleklerinden biri sanırım gıcırdıyor.
- There's a hole right through the cylinder.
- Silindirin ortasında bir delik var.
You, uh, don't have gloves on, your finger's not on the trigger, and there are no bullets in the cylinder.
Sen, uh, eldivenlerini giymemişsin, parmakların tetikte değil, ve namluda mermi de yok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]