Darn Çeviri Türkçe
2,414 parallel translation
Darn it.
Lanet olsun.
Darn you.
- Aşağılık.
Darn you!
Aşağılık!
Darn, I totally forgot.
Tamamen unutmuşum.
Darn it!
Lanet olası!
Darn you!
Lanet olası!
Gosh darn it!
- Kahrolsun!
- Darn, I'm trying to reach the observatory, but there's no dial tone.
Kahretsin, gözlemevini aramaya çalışıyorum fakat çevir sesi yok.
Darn it, the line is still out.
Lanet olsun, hatlar hâlâ kesik.
Darn!
Lanet olsun!
You know, men, I'm actually pretty darn sick of popcorn.
Bilirsiniz, beyler, aslında sevimli lanet patlamış mısır hastasıyım.
Darn you, flippin'Daysius.
Kahrol, seni lanet olasıca Daysius.
It's not concentrate, but it's pretty darn good.
Konsantre değil ama gerçekten güzel.
Too darn hot!
- Lanet olsun çok sıcak!
Darn it.
Lanet olsun!
That's right, I don't. But I darn sure am gonna take this picture!
Evet doğru, ama bu resmi kesinlikle alıyorum.
It's pretty darn cool, man.
Gerçekten çok güzel, adamım.
Did I... Darn it!
Hadi be!
Darn it to heck!
Kahretsin!
Unites the whole darn human race
Enternasyonelle kurtulur insanlık
Unites the whole darn human race.
Enternasyonelle kurtulur insanlık.
Where'd I put the darn things?
Lanet şeyleri nereye koydum ki?
Darn! I was too rushed.
Biraz acele ettim.
This darn thing's not working again.
Bu aptal şey yine çalışmıyor.
This is the best darn-tootingest restaurant in all of New York.
New York'taki en güzel restorandır.
- Oh. - Darn it.
Lanet olsun.
Darn Happy club!
Lanet olasıca Mutlu Kulüp!
Darn it!
Kahretsin!
Darn.
Lanet olsun.
- Darn tooting, I win.
- Tabii ki ben kazandım.
Gosh darn it.
Hadi be!
Darn, I can't.
Tüh be, yapamam ki.
Oh, darn, what gave it away?
Kahretsin, nerede açık verdim?
Oh, darn.
Kahretsin!
This domestic deal-pretty darn intense.
Bu aile içi bağ. Çok kuvvetliymiş.
Darn fool.
Aptal.
Darn this smoke!
Kahrolası duman!
#'Cause I know how much you love that darn thing more than me
Çünkü o zımbırtıyı benden daha çok sevdiğini biliyorum.
Oh, darn it.
Lanet olsun.
I only see you with your darn catalog.
Ne zaman okuyorsun? Elinde o aptal katalog hariç hiçbir kitap görmedim.
Pure, hard-working, devout... Except that, believe it or not... She pretended to get down to work and held her arm right against mine, darn it.
Ayrıca inanmayacaksınız ama yerleşmeye çalışır gibi yapıp kolunu benim kolumun üzerine koymuştu.
Darn!
- Kahretsin!
Darn.
- Kahretsin!
It's just too darn small.
Çok küçük.
You're darn tooting, he don't.
Doğru bildin, o yapmadı.
She's darn close.
Ama çok yakın.
And if Lil wants to go to college, I darn sure wanna see it happen.
ve Lil koleje gitmek isterse, neler olacağını görmek isyeceğine eminim.
- Darn!
- Lanet olsun!
Darn.
Lanet.
Find your own darn box! I don't want your box, Robert.
- Git kendi kartonunu bul.
Robert. Darn.
Robert.