Desert storm Çeviri Türkçe
193 parallel translation
You meant desert storm?
Kum fırtınasından mı bahsediyordun sen?
Was it in Desert Storm?
- Çöl Fırtınası'nda mı?
Well, I had my own little Desert Storm, baby in the streets of New York.
- Benim kendi çöl fırtınamda oldu güzelim New York sokaklarında.
Old buddy of mine, was in Desert Storm, sent it to me.
Eski dostum Çöl Rüzgarı göndermişti.
Desert Storm Commando Warriors.
Sfinkter Oğlanı Çöl Fırtınası Komandoları.
This all stuff that wasn't used during Desert Storm?
Bütün bu silahlar, Desert Storm boyunca kullanılmayan silahlar mı?
So they were having this Desert Storm parade, and that's where I saw Kenny.
Çöl fırtınası için geçit töreni yapıyorlardı. ve Kenny orada gördüm.
She'd flew support in Desert Storm.
Körfez Savaşı'nda destek uçuşları yapmış.
She flew support in Desert Storm.
Körfez Savaşı'nda destek uçuşu yapmış.
Surplus drums of mayonnaise from Operation Desert Storm.
Çöl Fırtınası operasyonundan kalma üretim fazlası mayonez fıçıları.
They're probably rolling out for Desert Storm II or something like that.
Çöl fırtınası ya da onun gibi bir şey.
Desert Storm.
Çöl Fırtınası.
The relationship between Penn and Dane resurfaced during Desert Storm.
Penn ve Dane arasındaki ilişki, Körfez Savaşında yeniden ortaya çıktı.
See he hasn't been himself well, since Desert Storm.
Bak... "Çöl Fırtınası" ndan beri kendine gelemedi.
None of that limp-dick, Desert Storm, puppy-shit, smart-weapons bullshit.
Tırsak Çöl Fırtınası gibi boktan akıllı silahların savaşlarıymış.
And you were also in Desert Storm?
O zaman, kum fırtınasına da girdiniz?
Likewise for Captain Hendrix, Gunnery Sergeant Crisp, who cut their teeth under my command in Desert Storm.
Aynı şekilde Yüzbaşı Hendrix, Silahtar Çavuş Crisp için de. İkisi de Çöl Fırtınası harekatında benimle birlikteydi.
Three tours in Vietnam, Panama, Grenada, Desert Storm.
Vietnam'da üç operasyon, Panama, Grenada, Çöl Fırtınası.
Remember Operation Desert Storm?
Çöl Fırtınası Harekatını hatırlıyor musun?
We still haven't got over being left out of Desert Storm.
Biz henüz çöl fırtınasının üstesinden gelemedik.
You might remember me from Desert Storm.
Beni "Çöl Fırtınası" ndan hatırlıyorsunuzdur.
President Pochenko led Operation Desert Storm, resulting in a glorious victory for Slovetzia.
Başkan Pochenko Çöl Fırtınası Operasyonu'nu yöneterek Slovetziya için büyük bir zafer kazandı.
Convicted of killing his commanding officer... during Desert Storm.
Çöl fırtınası harekatında komutanını öldürmekten... mahkum edilmiş
Hey, Alek, you watched CNN during Desert Storm.
Hey, Alek, Çöl Fırtınası sırasında CNN seyretmişsindir.
- We have instructions to... it looks like Desert Storm!
- Bize verilen emirler...
Operation Desert Storm.
Çöl fırtınası harekatı.
- I served, you know, not in Vietnam but Desert Storm.
- Viatnam'da değil ama çöl fırtınasında hizmet ettim.
- My nickname from Desert Storm.
- Desert Storm'dan göbek adım.
Oh, and what did we do at Desert Storm?
- Çöl Fırtınası'nda ne yaptık?
We've only been there once before when he proposed to me the night before you guys went off to Desert Storm.
Beni oraya sadece,'Çöl Fırtınası'na gitmeden önceki gece, evlilik teklifi yapmak için götürmüştü.
I made coffee through Desert Storm.
Çöl Fırtınası harekatında kahve yaptım.
How he got injected in Desert Storm and got his powers.
Çöl Fırtınası'nda bir enjeksiyonla gücünü kazanması.
- Hey, I was in Desert Storm, mister!
- Hey, Ben Çöl Fırtına'sına katılmıştım bayım.
- It's a Desert Storm Ieftover... reprogrammed.
- Çöl fırtınasından kalanlar, tekrar programlandı.
The desert storm that can't be stopped.
Durdurulamaz bir çöl fırtınası.
It's the choice I couldn't take... the desert storm that cannot be stopped.
Bu alamayacağım bir seçenek... durdurulamayacak bir çöl rüzgarı.
I had a friend who was in Desert Storm, in the Corps too.
Çöl Fırtınası'nda bir arkadaşım vardı.
The crew from Desert Storm.
Çöl Fırtınası ekibini.
Eagle One has two ex-colleagues from Desert Storm coming tomorrow.
Kartal Bir'in Çöl Fırtınasından 2 eski arkadaşı yarın gelecek.
Vietnam, Desert Storm, Afghanistan.
Vietnam, Çöl Fırtınası, Afganistan.
I figure after three days of fighting that wagon through the desert and that storm, Billy Roy'II be ready to head for the nearest liquor and the nearest women.
Sanırım o at arabası ile fırtına çölde bir vagon ve çölle boğuştuktan sonra, Billy Roy en yakın bara gitmek isteyecektir ve de en yakın kadınlara.
I've shared with Alec.
Desert _ Storm mutlus oezel
And we just escaped by the skin of our teeth in a long boat and we flew into a terrible storm and crashed in the desert.
Korkunç bir fırtınaya yakalandık ve çöle çakıldık.
I am reading unusually high humidity across the entire southern desert region and there is increasing cloud activity above the northern coastal area... possibly the formation of a storm system.
Güney çölünün genelinde olağan dışı nem tespit ediyorum. Kuzey kıyılarında yoğun bulut hareketliliği muhtemelen bir fırtına sistemi oluşuyor.
Due to storm cloud activity over the desert, we will be flying at 60 feet.
Çöl üzerindeki fırtına nedeniyle, 60 feette uçacağız.
Lost in the storm, devoured by the desert.
Onlara ne yaptınız?
Others thought that its clouds were caused by a planet-wide dust storm on a parched desert world.
Bazılarıysa ; bulutların, kavrulan tamamen çöl olan bir gezegenin tamamını kaplayan kum fırtınaları tarafından oluşturulduğunu söylediler.
Lost in the storm, devoured by the desert.
Fırtınada kayboldular, çöl onları yuttu.
-... a storm would blow through the desert.
-... çölde bir fırtına kopardı.
Experts believes last night's storm swept him west toward the desert.
Uzmanlar geçen geceki fırtınanın onu çöle doğru sürüklemiş olabileceğine inanıyorlar.
Storm rolls through the desert, sometimes it strikes in town.
Fırtına çölü vurur, bazen şehirde de saldırır.