Dizzy Çeviri Türkçe
2,035 parallel translation
Oooh... dizzy.
Başım dönüyor.
Woo! I'm dizzy!
Biraz başım döndü!
Doesn't mean he was dizzy.
Hemşise daireler çizdiğini söyledi. Bu başının döndüğünü göstermez.
When I'm near you I feel drunk, or dizzy, or drunk and dizzy, and like I'm walking on air.
Size yakın olduğumda kendimi sarhoş gibi hissediyorum, başım dönüyor. Hem sarhoş oluyorum, hem başım dönüyor. Havada yürüyorum gibi.
Just... a little dizzy.
Sadece biraz başım dönüyor.
Your energy always makes me feel dizzy.
Enerjin beni sarhoş ediyor
You know, I feel... feel dizzy.
Biraz başım dönüyor da
Oh, I'm getting dizzy.
Başım dönmeye başladı.
She says she is dizzy.
Bugünlerde kusuyor, başı dönüyor...
- Let us know if you're feeling dizzy.
- Başın dönerse haber ver. İyiyim.
- She got dizzy and pulled over.
- Başı döndü ve arabayı durdurdu.
I feel dizzy.
Başım döndü.
He probably felt dizzy miles before he passed out.
Muhtemelen kendinden geçmeden millerce önce kendini kötü hissetmiştir.
Baby, I'm still dizzy from that pile driver on Saturday.
Ama bebeğim, geçen cumartesi "Kazık Çakıcısı" yaptığından bu yana başım dönüyor.
Alright Stop spinning, you'll make him dizzy
Fazla dönme, çocuğun başını döndüreceksin.
Are you dizzy?
- Başın dönüyor mu?
Felt a little dizzy.
Başım döndü.
I just got dizzy.
Sadece başım döndü.
I woke up and I felt all dizzy again.
Uyandım ve kendimi yine sersemlemiş gibi hissettim.
I feel dizzy.
Başım dönüyor.
I feel dizzy and I have trouble concentrating sometimes in class.
Sersem gibiyim. Bazen sınıfta konsantre olmakta güçlük çekiyorum.
Yeah, I'm just dizzy.
Evet, başım döndü biraz.
I need you to check my work because I'm getting dizzy from staring at it for so long.
Yaptıklarımı kontrol et çünkü fazla bakmaktan başım dönmeye başladı.
I was a bud in bloom, I walked in a swoon I turned the corner in a dizzy spin
Bilinmezlere gidiyordum. Köşeler baş döndürüyor. Delikanlılar buraya geldi.
Geography makes you dizzy?
Coğrafya başını mı döndürüyor?
And he says that you never are dizzy after you live there for a few days.
Ve dedi ki orada birkaç gün yaşadıktan sonra miden bulanmazmış.
I don't know - - a little dizzy.
Bilmiyorum. Birazcık başım döndü.
I don ´ t know I just felt dizzy
Bilmiyorum. Sadece başım dönüyordu.
Dizzy?
Başın mı dönüyordu?
I have a headache, and I've had a few dizzy spells, so I was thinking of going down to the infirmary.
Başım ağrıyor, ve bazı ani baş dönmeleri yaşıyorum,.. ... yani revire gitmeyi düşünüyordum.
Well, I've got this really bad headache that won't go away, and I... I feel kind of dizzy.
Bir türlü geçmeyen korkunç bir baş ağrım var ve kendimi sersemlemiş hissediyorum.
I don't know. I just got really dizzy.
Bilmiyorum.Sadece çok kötü başım dönüyor.
Nothing, madam, I just felt a little dizzy.
Yok bir şey, sadece biraz başım dönüyor.
- No, I... I still feel dizzy, I...
Yapamam.. hala başım dönüyor..
You're making me dizzy.
Başımı döndürüyorsun.
Have you been feeling dizzy lately, like the room is spinning?
Son zamanlarda başınız dönüyor muydu, oda düz durmuyormuş gibi oluyor muydu?
See, I got to have this. - Dizzy.
Dizzy!
Still The Sight Of Blood Make Dizzy
Kan görünce de sersemliyorum.
I was just dizzy. I'm not sick.
Biraz başım döndü sadece, hasta değilim.
You a dizzy motherfucker.
Sen salak bir piçsin.
- I'm dizzy.
- Başım dönüyor.
I'm just dizzy.
Başım dönüyor.
I've had dizzy spells before,
Bana bir şey olmaz. Daha önce de baş dönmesi yaşadım.
I'm really... I'm dizzy.
Başım... dönüyor.
Mandy, I feel dizzy.
Mandy, sersemlemiş hissediyorum.
So dizzy.
Başım dönüyor.
Aw, you're some kind of dizzy.
Seni sersem.
And his breath, the perfume can dizzy, feel life in a seizure in which you react... to every touch and every sensation.
Nefesi yepyeni ve tazeleyicidir sizin için
Because he was dizzy.
Çünkü başı dönüyordu.
He's making me dizzy.
Rahatsız oluyorum.
Phew, I'm getting dizzy...
Ve salla, salla, salla... 2, 3, ça-ça-ça. Başım döndü...