Do you know what i mean Çeviri Türkçe
1,120 parallel translation
Do you know what I mean?
Ne demek istediğimi anlıyor musunuz?
Do you know what I mean? Like we're not trying to...
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Do you know what I mean?
Demek istediğimi anlıyor musun?
- Do you know what I mean?
- Ne dediğimi anladın mı?
- Do you know what I mean?
- Anlatabiliyor muyum?
Do you know what I mean, like?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Do you know what I mean by close?
Yakınla ne demek istediğimi anlıyormusun?
Do you know what I mean?
Anlamıyor musun?
Do you know what I mean?
Ne dediğimi anlıyor musun?
- Do you know what I mean?
- Ne demek istediğimi anlıyor musun?
- Do you know what I mean? - Hm.
Demek istediğimi anlıyor musun?
Do you know what I mean?
Ne demek istediğimi anlıyor musun?
Do you know what I mean? Sure.
- Ne demek istediğimi biliyor musun?
Do you know what I mean?
Ne demek istediğimi anladın mı?
I mean, it's like she's slowly fading away and... do you know what I mean?
Silinip gidiyormuş gibi... Anlıyor musun?
- Do you know what I mean?
- Ne demek istediğimi biliyor musun?
It's been done. Why do it again? You know what I mean?
Zaten çekilmiş bir film, tekrardan çekmek niye?
I mean, come on. - Do you know what's going to happen?
- Neler olacağını bilebiliyor musun?
Do you know what I mean?
Evet.
I don't know what to do. What do you mean?
Ne demek istiyorsun?
I mean, what do you know about losing everything you thought you ever had?
Sahip olduğun her şeyi kaybetmenin ne demek olduğunu nasıl anlayabilirsin ki?
I don't know anything about love... and yet I'm making this love story. What do you mean?
Ne demek istiyorsun?
- I do know what you mean.
- Ne demek istediğini anlıyorum.
I was thinking that if we're going to do this record thing, maybe you guys should start thinking about kicking, know what I mean?
düşünüyordum da, eğer bu albüm işini yapacaksak, belki sizin bırakmayı düşünmeye başlamanız gerekiyor, anlıyor musunuz?
What do you mean how do I know?
Nasıl bilebilirim de ne demek?
I mean, a man's gotto do what a man's gotto do, you know?
Bir adam, üzerine düşeni yapmalıdır, öyle değil mi?
- What do you mean? - I know you didn't initiate the transfer... but people are getting suspicious.
- Devretme işini sen başlatmadın biliyorum... ama insanlar şüpheleniyor.
If he's gonna break up with you, maybe Joey and I should do it if you know what I mean.
Eğer senden ayrılacaksa belki de Joey ve ben sularız ne demek istiyorum anladınysan.
- What do you mean, how do I know?
- Ne demek nereden biliyorsun?
What do you mean? WeΙI, I don't know.
- Ne demek istiyorsun?
- Do you know what I mean?
- Demek istediğimi anlıyor musun?
Anna, I'm over him. What do you mean I'm not? How do you know I'm not?
Unuttum işte, ne demek unutmadın?
I mean, you don't know what the hell dad would do.
Babamın ne bok isteyeceğini bilemezsin.
I mean, do you know what you're asking me to do? Yes. I'm asking you to do whatever's in your power to do.
Yani benden ne istediginin... farkinda misin cidden?
I mean, I can handle what I'm, you know, gonna do.
- Sanırım, bunu anlamak sizin işiniz.
- You know what I mean? - l do.
- Ne demek istediğimi biliyor musun?
What do you mean, I know lots of people.
Ne ilanı? Bir sürü tanıdığım vardır benim.
I know what this mean when you do that.
Böyle yapmanın anlamını biliyorum.
- What do you mean I don't know?
Bilemiyorum. - Nasıl bilemiyorsun ya? Altan :
- What do you mean what do I want to know?
- Ne demek ne bilmek istiyorsun?
I mean, you have your future so perfectly planned, Dawson, you know exactly what you want to do, what you want to accomplish, and me... don't even know who I am, let alone who I want to be or accomplish
Demek istediğim, sen geleceğini kusursuzca planladın, Dawson. Tam olarak ne yapmak istediğini biliyorsun, neyi elde etmek istediğini biliyosun ; ama ben daha kim olduğumu bile bilmiyorum. Ayrıca nasıl bir insan olmak istediğimi ne elde etmek istediğimi öğrenmeye ihtiyacım var.
I mean, you know, I know there's meat and there's balling... but what do you put in it?
Yani, bilirsin, kıyma ve yuvarlama olduğunu biliyorum... ama içine ne koyuyorsun?
All I know is... no. What do you mean, no?
Peki neden doğru değil?
Here's what you do, you get about a hundred thousand of these fucking men, you know the ones I mean, these macho motherfuckers.
İşte yapacağınız şu yaklaşık yüz bin tane şu lanet heriflerden toplayın ne kastettiğimi bilirsiniz şu maço orospu çocuklarından.
I said every plaintiff has a duty, I mean, just like, you know, this... to do what he's supposed to do.
Yapması gereken şeyi yapmasını söyledim.
I'd really appreciate if Jenny could do her own work, in her handwriting, using her own smarts, if you know what I mean.
Jenny kendi ödevini kendi çalışarak kendi el yazısıyla ve kendi zekasıyla yaparsa çok memnun olurum, ne demek istediğimi anlıyorsan.
I know what I said earlier, and, uh... I don't want you to blow this out of proportion because it totally doesn't mean anything... but, um, do you, uh... Would you mind going to a party with me?
Daha önce ne dediğimi biliyorum ve bunu fazla büyütmeni istemiyorum çünkü başka hiçbir anlamı yok ama... acaba benimle bir partiye gelmek ister miydin?
- I don't know what you mean. - Sure you do.
Neden bahsettiğinizi bilmiyorum.
Do you know what I mean by "takes our innocence," Liz?
"masumiyet almak," diyerek ne demek istediğimi anladın mı, Liz?
Don't get me wrong, I don't mind having a chinwag with a honey, but I just like to do it after waggling her chin, you know what I mean?
Beni yanlış anlamayın, balla yapılanı da severim ama ben bunu çenesini salladıktan sonra yapmayı severim, ne demek istediğimi anlıyor musunuz?
Your mother and I are moving to Risa to enjoy our old age and do a lot of... If you know what I mean.
Annen ve ben Risa'ya yaşlılığımızın tadını çıkarmaya gidiyoruz ve bolca yapmaya...