English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ D ] / Don't call her that

Don't call her that Çeviri Türkçe

171 parallel translation
I wanted to say to everyone at that table : Why do we sit here and take it when he's attacking everything we believe in? Why don't we call him on it?
Masadaki herkese bu adam inandığımız her şeye saldırırken, neden oturup, bunu kabulleniyoruz, neden onu susturmuyoruz demek istedim.
And I don't have to call campus police every time I walk home from the library so that I don't get raped.
Ve her kütüphane dönüşü tecavüze uğramamak için kampus poIisini... ... aramak zorunda da değiIim.
Ms. Blanche, I'll tell you right now, if that sister of yours has gone and given you sleeping pills to keep you quiet while she's out doin I don't know what I'm sure as hell gonna call the police on her.
Size hemen söyleyeyimki Bayan Blanche, eğer şu kardeşiniz... sizi susturmak için uyku hapları vererek dışarı çıktıysa... Kendisi dışarıda kimbilir ne yaparken... Yemin ederim polis çağıracak ve yaptıklarını anlatacağım.
Don't call her that.
Öyle deme!
- And don't let the guys call her that.
Çocuklara da izin verme.
Call me skeptical, but I don't think her tips were quite that good, and they certainly didn't come in the form of hundred-dollar bills.
Bana şüpheci diyebilirsin dostum ama bence bahşişi o kadar iyi değildir kesinlikle binlik dolarlar şeklinde gelmiyordur.
Don't call her that.
Ona öyle deme.
Look, I don't care what you're doing with my wife but you got a good man at home that any man would be proud to call his wife.
Bak, karımla ne yaptığın umurumda değil. Ama evde her erkeğin karım demekten gurur duyacağı iyi bir erkeğin var.
Why don't you make me a detailed list... of all these things - let's call them hallucinations - everything that you've seen or think you've seen... as if you were going to dramatize all these horrible scenes... and we can go over the material together.
Neden bana bütün bunlar hakkında detaylı bir liste hazırlamıyorsun? Şimdilik bunlara halüsinasyon diyelim, Gördüğüz veya gördüğünüzü sandığınız her şeyi...
Sometimes, I call Gina Cheryl. It's a... Please, don't tell her I said that because it's, uh...
Bazen Gina'ya Sheryl derim, lütfen Gina'ya bundan söz etmeyin.
Anyway, listen, I was just calling to let you know that if you... you know, need any help with anything... I've got some pull with the manager, so... don't be afraid to give me a call.
Her neyse, dinle, diyecektim ki... apartman yöneticisiyle aram iyi... yani herhangi bir şeye ihtiyacın olursa... beni aramaktan çekinme.
'Cause every minute that goes by... and I don't call the cops I look like a bigger bananahead.
Çünkü geçen her dakika... polisi aramadığım için salak bir koca kafa gibi görünüyorum.
- stuffed in the mattress! - Don't call her that.
- Ona öyle deme.
- Don't call her that.
- Ona öyle deme.
If not, call Mel and let her know that you don't need her to take Maggie.
Eğer istemiyorsan, Mel'i ara ve ona Maggie'yi bırakması için ihtiyacın olmadığını söyle.
Don't call me sir. It's like a sign on your forehead that says military.
Bana efendim deme.Asker olduğun her halinden belli oluyor.
Look, don't you call her that.
Onu o şekilde çağırma.
Don't call her that.
Öyle çağırma.
Yeah, that's right you are, so you don't need me call you every night, right?
Evet, öylesin. Yani seni her gece aramama gerek yok değil mi?
Don't call her that... because we're going to get back together... and then there will be weirdness between you and me... so just watch it.
Onun için böyle şeyler söyleme çünkü yeniden bir araya geleceğiz ve sonra seninle benim aramda tuhaflık olacak. Bu yüzden dikkatli ol.
It's just that we don't call her Deborah.
Sadece biz ona Deborah demiyoruz.
Don't call her that to her face.
Bunu yüzüne söyleme.
Don't call her that.
Ona böyle deme.
She probably read that book with... with the laws, the rules, I don't know what they call it, Man.
Muhtemelen aşkın kurallarıyla ilgili kitaplar falan okuyor, ya da her ne diyorlarsa.
Don't call her that.
Öyle deme.
You don't want me to call her because you love that other guy.
Onu aramamı istemiyorsun çünkü hala diğer adama aşıksın.
You don't get to call her that.
Ona öyle hitap edemezsin.
Janet knows that too. - And please, don't call her Dr Fraiser.
- Ve lütfen, ona Dr Fraiser deme.
Don't you remember? That was the day you let Rosario call her kids.
Çünkü kendi elbisesi onu hipnotize etmiş.
Look Rahul, I want you to call her up and say that you don't love her.
Bak Rahul, onunla görüşüp onu sevmediğini söylemeni istiyorum.
"We don't call him that." Fucking rubbing her face in it!
Onun yüzüne bakıp onu istemediğini söyledin.
Don't call her that.
- Öyle deme.
I don't know that for a fact, but if Emily said so... far be it from me to call her a liar.
Ama Emily öyle dediyse ona yalancı demek bana düşmez.
Don't call her that.
- Onun hakkında böyle konuşma.
I'm afraid that if we don't call her tonight, she'll go to the police.
Şayet onu bu gece aramazsak, korkarım yarın polise gidecek.
Don't call her that.
- Ona öyle deme.
Don't call her that.
- Ona böyle hitap etme.
If you don't call her on that incredibly insensitive comment, I'm gonna lose it.
Peder, yaptığı münasebetsiz yorumu görmezden gelecekseniz sinirlerime hâkim olamayacağım.
You want to call this girl's parents and say, "hi. " My daughter ariel dubois had a vision that your daughter was fighting for her life in the hospital "? I don't know.
Kızım Ariel, kızınızın hastanede ölüm kalım savaşı verdiğine dair bir kehanette bulundu. " mu diyeceksin?
Don't you dare call her that!
Ona bu isimle hitap edemezsin!
- You sickos are so obsessed with the media... - Sickos. .. that every time we try and... just carry on with our day you don't show up, so we have to call a big thing like this.
Siz psikopatlar gündeme o kadar takılıp kaldınız ki biz her gün hayatımızı idame etmek için uğraşıp didinirken orada yoktunuz.
Mom, don't call her that! Why?
Anne, bana çocukmuşum gibi davranma...
so, i mean, you're saying it's probably wise that i don't call her, right?
Yani, anladığım kadarıyla, onu aramanın..... akıllıca bir davranış olmayacağını söylüyorsun, öyle mi?
I begged her to be reasonable, to work with me, but... she said she would call the police and... after that, I don't remember what happened except she was reaching for the phone and...
Ona mantıklı olması, benimle işbirliği yapması için yalvardım. Ama o polisi arayacağını söyledi. Sonra olanları hatırlamıyorum.
That's not her real name. Don't call her that.
Bu onun gerçek adı değil.
- Don't call her that.
- Öyle söyleme.
I know who you're talking about, but I really don't think I want to call her and tell her that we're breaking up.
Kimden söz ettiğini anladım ama onu arayıp ayrıldığımızı söylemek istemiyorum.
Hugo, you know, every hour that you don't call back just causes more damage.
Hugo, aramadığın her saat bana daha çok zarar veriyorsun...
Don't call her that.
Ona öyle söyleme.
I don't believe that Joosep let her mother call the teacher.
Annesine öğretmeni Joosep'in arattığına inanmıyorum.
- Don't you call her that!
- Ona böyle söyleme!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]