Don't tell me what to do Çeviri Türkçe
648 parallel translation
Now, let me tell you, Mr. Gibson... I'm not going back to Detroit before I have my vacation and if you don't like it, you can take my job and you know what you can do with it?
Size bir şey söyleyeyim bay Gibson, tatile çıkmadan Detroit'e dönmüyorum beğenmiyorsanız alın onu, ne yapacağınızı biliyorsunuz?
Don't you tell me what to do.
Bana ne yapacağımı söyleme.
I don't know what's the right thing to do, but it seems to me... before you go putting out money, I ought to tell you about Velma.
Neyin doğru olduğunu bilmiyorum ama... Paranı ortaya koymadan önce, Velma hakkında bilmen gereken bir şey var.
You don't tell me what to do, what not to do all the time.
Boyuna şunu yap, bunu yapma demiyorsunuz.
Don't you tell me what to do!
Çekil yolumdan!
- Stand up and turn around. - Don't tell me what to do.
- Bana ne yapacağımı söyleme!
Don't you ever again tell me what to do and what not to do.
Bana neyi yapacağımı neyi yapamayacağımı bir daha sakın söyleme.
- And don't you tell me what to do.
- Sen de ne yapacağımı söyleme bana.
Don't tell me what to do.
Bana ne yapacağımı söyleme.
Don't tell me what to do, Lina.
Bana ne yapacağımı söyleme, Lina.
Don't tell me what to do.
Ne yapacağımı söyleme bana.
Now, don't tell me what to do.
Bana ne yapacağımı da söyleme.
- Don't tell me what to do.
- Bana ne yapacağımı söyleme!
Now don't tell me what I'm not going to do.
Şimdi bana ne yapamayacağımı söyleme.
- Don't tell me what to do.
- Yaparım.
Don't you know him? - Tell me what to do with these glasses.
- Yere koy... hayali bir karenin her köşesine bir bardak koy.
Don't tell me what to do!
Ne yapacağımı bana söyleme!
- Don't tell me what to do.
- Bana ne yapacağımı söyleme.
Don't tell me what to do, especially in my house!
Bana ne yapacağımı söyleyemezsiniz, özellikle de benim evimdeyken!
Don't tell me what to do, huh?
Bana ne yapacağımı söyleme, tamam mı?
God damn it, Alice, don't tell me what to do!
Kahretsin Alice, bana ne yapacağımı söyleme!
Don't tell me what to do, Alice.
Bana ne yapacağımı söyleme Alice.
Damn it, don't ever tell me what to do.
Kahretsin, sakın bunu bir daha yapma.
He doesn't tell me what to play, and I don't tell him what to do with his money.
O, bana ne çalacağımı söylemiyor ben de ona parasıyla ne yapacağını söylemiyorum.
Don't tell me what to do, you bastard!
Bana ne yapacağımı söyleme şerefsiz herif!
When you don't do what I tell you to do, you make me look bad.
Söylediğim işi yapmadığında, beni kötü duruma sokuyorsun, Rock.
Don't you tell me what to do, young lady.
Ne olduğunu bize hiç bize anlatma.
Don't tell me what to do!
Bana ne yapacağımı söyleme!
You don't tell me what to do.
Bana ne yapacağımı söyleyemezsin.
- Louise, look. I don't expect you to tell me everything you do. What about if you tell me something, just tell me the truth?
Bana yaptığın her şeyi anlatmanı beklemiyorum ama bir şey anlatacaksan bari doğru söyle.
You don't tell me what to do here!
Bana ne yapacağımı söyleyemezsin!
Look, this is my show, buster, so don't tell me what to do.
Bak, bu benim şovum budala, sakın bana ne yapacağımı söyleme.
Don't you tell me what I ought to do, Mamie.
Bana ne yapacağımı söyleme Mamie.
I know what I wanna do. No, you don't tell me what to do.
Hayır ; bana ne yapacağımı söyleyemezsin.
Don`t you tell me what to do! You -
bana ne yapacağımı söyleme!
Bringing her is one thing, but don`t you dare tell me what to do in my own house!
zaten onu buraya getirmekle yaptın yapacağını bir de bana kendi evimde ne yapacağımı söyleme!
I don`t need you to tell me what to do. Take your greedy girlfriend and split.
nasıl davranacağımı bana söylemene ihtiyacım yok açgözlü sevgilini al ve git.
YOU DON'T EVER TELL ME WHAT TO DO.
Bu yüzden sakın bana ne yapmam gerektiğini söyleme.
Don't you tell me what I have got to do, girl wonder.
Bana ne yapacağımı söyleme.
- Don't tell me what to do. - Steff...
Bana ne yapacağımı söyleme.
Don't tell me what to do or I'll kill you.
Bana ne yapacağımı söyleme, yoksa seni öldürürüm.
[raquel] don't tell me what to do!
bana ne yapacağıma söyleme!
Don't tell me what to do, Kaffir.
Bana ne yapacağımı söyleme Kaffir.
- Don't tell me what to do!
- Ne yapacağımı söyleme.
Don't tell me what to do in my own house.
Kendi evimde bana ne yapacağımı söyleme.
Don't tell me Ziggy's changed his mind about what I'm here to do?
Bana Ziggy'e göre bunun için burda olduğumu söyleme.
I'd like to know what you do, how you spend your time, what you think... if not, well maybe... that is... You don't tell me anything.
Bana hiçbir şey anlatmıyorsun.
Jesus, I don't need people to tell me what to do.
Tanrım, insanların bana ne yapacağımı söylemelerine ihtiyacım yok.
Don't you ever tell me what to do.
Bana asla ne yapacağımı söyle.
- Don't you tell me what to do! - Captain.
- Bana ne yapmam gerektiğini söyleme!
I don't wanna, like, make problems, but just tell me what to do.
Başını ağrıtmak istemiyorum. Ama bana sadece ne yapmam gerektiğini söyle.