Everything's Çeviri Türkçe
45,157 parallel translation
Ever since Mylene went on TV, everything's going so fast.
Mylene televizyona çıktığından beri işler hızlandı.
It breaks down everything to do with Mylene's second single.
Mylene'in ikinci single'ının her yönüyle analizi.
Everything you said is exactly right.
Dediğin her şeyde haklısın.
Will you gamble... everything?
HER ŞEYİ ORTAYA KOY Her şeyi ortaya koyacak mısın?
Everything you're feeling right now, that's rage, sense of loss.
Şu an hissettiğin her şey ; bu hiddet..
Russian submarines, nuclear football, it sounds like everything we do our legs gonna be bombed off.
Rus yapımı denizaltıları, nükleer kodlar kulağa ne yaparsak yapalım bacaklarımız kopacakmış gibi geliyor.
He can see everything it's like it's called the devil's bumhole or something?
Şeytanın götü mü ne diyor...
They took everything, the TV, the stereo, Taylor's Xbox.
Her şeyi aldılar, TV, stereo, Taylor'ın Xbox'ı.
Everything I worked for, for fuck's sake!
Benim için çalıştığım her şey, Allah aşkına!
Well, now he is returned. And Delaney's will leaves him everything. Including Nootka.
Şimdi de geri döndü ve Delaney'nin vasiyeti Nootka da dahil olmak üzere her şeyi ona bırakıyor.
Now he is returned and Delaney's will leaves him everything, including Nootka.
Şimdi geri döndü ve Delaney'in vasiyeti Nootka da dahil olmak üzere her şeyi ona bırakıyor.
Your account of the sinking of the Cornwallis changes everything.
Cornwallis'in batışıyla ilgili açıklamanız her şeyi değiştirir.
- Everything's okay, honey.
- Her şey yolunda. - Patron?
We'll come back again when everything's normal and we can do it together.
Her şey normale dönünce tekrar geliriz.
Everything's gonna be okay.
Her şey yoluna girecek.
Everything's okay.
Her şey yolunda.
Everybody's urgent about everything all the time.
Herkese göre her konu her daim acildir.
That's why we're doing everything we can to bring peace, and to train up your own Afghan forces.
O yüzden barışı getirmek için her şeyi yapıyoruz, kendi Afgan kuvvetlerinizi eğitiyoruz.
Okay look, that's everything.
Tamam her şey bu.
I'm okay. Everything's going to be fine baby.
Her şey iyi olacak tatlım.
Everything... I'm sorry bro, we're in the wrong location...
Her şey... yanlış yerdeyiz.
It's a travesty wrapped in outrage, marinated in a sauce of everything's gone to hell!
Bu, öfkeyle kuşatılmış cehennemlik şeylerin sosunda marine edilmiş bir hiciv.
Okay. But, half of everything is mine.
Pekala, buradaki her şeyin yarısı benim.
Hey, Hugo, just remember everything I taught you, okay?
Hugo, sana anlattığım her şeyi hatırlamaya çalış tamam mı?
Big hug, kiss, bang, and everything's better again.
Sarıl, öpüş, seviş ve her şey yeniden yolunda.
- Tell me everything's gonna be all right.
Her şeyin yoluna gireceğini söyle.
She's about everything I could hope for.
Dilediğim her şeye sahip.
Oh, Billy Boy, Momma's gonna take care of everything.
Annen her şeyi halledecek Billy oğlum.
Everything's changed.
Her şey değişti.
I really hope that when we figure out who you are, you're one of those guys that says "Oh, don't worry about it, everything's gonna be okay," all the time.
Kim olduğun konusunu anladığını umuyordum, Sen sürekli "Endişelenme, her şey yoluna girecek." diyen adamlardan birisin.
Don't worry about it, everything's gonna be okay.
Endişelenme, her şey yoluna girecek.
It's gonna be different. Everything is.
Her şey farklı olacak.
Are you sure everything's all right?
Her şeyin yolunda olduğundan emin misin?
It's just the more I see of everything, the more I realize how hard it all is for you.
Her şeyi ne kadar iyi anladıysam senin için o kadar zor olduklarını fark ettim.
Everything you say is wrong.
Söylediğin her şey yanlış.
Everything about you is wrong.
Hakkındaki her şey yanlış.
Everything's working properly, then.
O halde her şey düzgün çalışıyor.
Well, glinda's wrong about everything.
- Glinda her şey hakkında yanılıyor.
Everything's going to be okay.
Her şey yoluna girecek.
The idea that he might be looking down on me in this moment and find me not doing everything in my power to see his death answered for, that is something I'm willing to put my life at risk over,
Vane'in şu an beni yukarıdan izleyip, bütün gücüme rağmen ölümünün intikamını alamayışıma şahit olabileceği düşüncesi var ya işte bu uğrunda hayatımı riske atabileceğim bir şey.
Everything's gone to shit, that's how it's gone.
Her şey sarpa sardı.
I'd just moved the stuffed animals closer to the dunk tank, but other than that, everything looks spectacular.
Doldurulmuş hayvanları, dalış tankına yaklaştırdım. Bunun dışında her şey olağanüstü.
Well, you mustn't believe everything you read about policeman and their feet.
Polisler ve ayakları hakkında okuduğunuz her şeye inanmamalısınız.
So one of the pitfalls is that you tend To way overthink everything.
Dolayısıyla sürekli yaptığın hatalardan biri her şeyi gereğinden fazla düşünmek.
Remember after the remodel, we just walked around, Staring at how perfect everything was?
Hatırlar mısın, yeni tasarımından sonra içinde dolaşıp her şeyin ne kadar mükemmel olduğuna bakmıştık.
It's just for six years I've been wiping runny noses, organizing playdates, doing, uh... everything to be a good mom, you know?
Altı senedir sümüklü burun siliyorum. Oyun buluşması organize ediyorum. İyi bir anne olmak için ne gerekiyorsa yapıyorum.
Today's grocery day, so before Abigail eats everything,
Bugün alışveriş günü. Abigail her şeyi yemeden önce ben yemek istedim.
Ever since, everything's been strange.
O günden beri her şey tuhaflaştı.
Not everything's cool, though.
Her şey iyi değil ama.
Everything's gonna be fine, darling.
Her şey yoluna girecek hayatım.
Everything's gonna be fine.
Her şey yoluna girecek.
everything's gonna be okay 291
everything's fine 1373
everything's okay 264
everything's going to be all right 108
everything's in place 25
everything's gonna be fine 326
everything's gonna be all right 137
everything's gonna be ok 41
everything's going to be fine 101
everything's gonna be just fine 34
everything's fine 1373
everything's okay 264
everything's going to be all right 108
everything's in place 25
everything's gonna be fine 326
everything's gonna be all right 137
everything's gonna be ok 41
everything's going to be fine 101
everything's gonna be just fine 34