Finishing Çeviri Türkçe
2,501 parallel translation
You stay, put on the finishing touches, and, uh, clean Nikita.
Sen de orada kal ve son rötuşları yaparak Nikita'yı ortadan kaldır.
I'm finishing this tour with my boys, end of story.
Oğlanlar ile bu turu tamamlayacağım, hikayenin sonu.
I'm finishing my Master's.
Masterımı bitiriyorum.
You just caught me finishing lunch.
Özür dilerim. Öğle yemeğini yiyordum.
I'm pretty sure Charlie was just about to say that, but thanks for finishing his sentence.
Charlie zaten onu söyleyecekti ama cümlesini tamamladığın için sağ ol.
You get bored so you just slack off instead of finishing your work.
Canınız sıkıldımı işinizi bırakıp tembellik edersiniz.
Now... I'm not finishing my story.
Şimdi hikayemi bitireyim
You like finishing my jokes.
Şakalarımın sonunu söylemek hoşuna mı gidiyor?
The boys are just finishing the Horses Doovers.
Çocuklar fukara keşkülünü bitirmek üzereler.
I'm discarding this card and finishing my turn.
Bu kartı iptal ediyorum, ve sıramı bitiriyorum.
We were just finishing up.
Biz de bitiriyorduk.
I know you've been calling me about finishing that job, but I'm in a real dark place...
Beni işi bitirmem için aradığını biliyorum, ama şuan çok karanlık bir mekandayım...
And in this corner, finishing first in her class, delivering the commencement address, weighing in at - - What do you weigh, honey?
Bu köşede de sınıfını birincilikle bitiren ve mezuniyet konuşmasını yapacak olan kilosu- - Kaç kiloydun, canım?
Aw. Already finishing each other's...
Çoktan birbirlerinin cümlelerini...
- That a KGB agent wants to come to ISIS when Krieger's finishing his secret project.
Bir KGB ajanı ISIS'e gelmek istiyor hem de Krieger çok gizli projesini bitirmek üzereyken.
I'm just finishing up your home study, and I thought I'd check and see how Zola's doing.
İncelemenizi tamamlamak üzereyim de Zola'nın nasıl olduğunu kontrol edeyim dedim.
She's finishing her home study.
İncelemesini tamamlıyormuş.
OK. I'm very nearly finishing the first draft of a book.
Bir kitabın ilk şablonunu bitirmek üzereyim.
It's actually really great you're volunteering now because our other little boy volunteer is just finishing up!
Aslında tam da diğer çocuğun süresi dolarken gönüllü olmanız çok iyi oldu.
Don't mind me, I'm just finishing up my will, then I'm gone.
- Bana aldırış etme, sadece vasiyetnamemi bitiriyorum, - Sonra da gidiyorum.
The editing boys are finishing up a story on second-hand smoking.
Teknik ekip, pasif tiryakilik konulu haberi tamamlamak üzere.
Actually, I was just finishing some...
- Aslında dosyalara bakı... - Derhal, lütfen.
I'm just finishing a meeting at London Station.
Londra istasyonu ile görüşmemi bitireyim.
- You keep finishing- -
- Bitirmeye devam edecek- -
I-I do have every intention of finishing my sensitivity training, asap.
Ayrıca duyarlılık eğitimimi en kısa sürede bitirmek gibi bir niyetim var.
Roe is finishing up with her now.
Roe'nun kızla işi bitiyor. - Aman ne yardım.
Since we had to be at the finishing point by six and there were bonus points for getting there first, it became a very busy afternoon.
Saat 6'da bitiş çizgisinde olmamız gerektiği için..... ve oraya ilk gidebilmek için ek puanlar olduğu için çok yoğun bir öğleden sonra oldu.
Don't be finishing my sentences.
Benim cümlelerimi bitirme.
I'm finishing what I started.
Başladığım işi bitireceğim.
He was at his desk finishing up paperwork from his last case.
Son davasıyla ilgili raporları tamamlamak için masasında çalışıyormuş.
I'm just putting on the finishing touches.
Son rötuşları yapıyorum.
Yeah. All you have to do is help Wade with the finishing touches on the float.
Tek yapman gereken, Wade'e son rötuşları yaparken yardım etmen.
Still finishing up my face.
Makyajımı bitirmeye çalışıyorum.
Dixon's just finishing his set.
Dixon sahnesini az önce bitirdi.
Finishing what you started.
Başladığın işi bitiriyorum.
Yeah, just finishing our second pass.
Evet, İkinci geçişi bitiriyoruz.
WHERE WE NEVER STOPPED LAUGHING OR TALKING OR FINISHING EACH OTHER'S SENTENCES.
Gülüp, konuşup ve birbirimizin cümlelerini... tamamlayıp durduk.
She requires some finishing touches.
Son dokunuşlara ihtiyaç duydu.
I was just finishing up what Myk gave me and now it's gone.
Myk'in verdiklerini bitirmeye çalışıyordum sadece. Hem bitti de artık.
Finishing my last test before Christmas break?
Noel tatilinden önce son sınavımı da verdiğim için mi?
Um, honey, while you're finishing up with those people, would you do me a favor?
Tatlım, bu adamları..... hallederken bana bir iyilik yapar mısın?
That table is finishing soon.
Shu bu masa yakında bitirir.
- THE NEXT NIGHT, IN THE SPIRIT OF RESEARCH, I WAS FINISHING DINNER WITH MY CUTE OUT-OF-TOWNER
Ertesi akşam araştırmacı kişiliğimle, tatlı şehir dışı misafirimle yemekteydim.
Well, I'm a big believer in finishing what you start.
Başlattığınız işi bitirme konusunda inançlıyım.
Drink after finishing a job Not while you're on the job
İşini bitirdikten sonra iç. İşin esnasında değil.
Not finishing your sentence?
Cezan bitmedi mi?
Ended up finishing her time in a group home.
En sonunda yaşını bir grup evinde doldurdu.
Hey, Lisbon. Just putting some of the finishing touches in place.
Lisbon, ben de tam son rötuşları yapıyordum.
Well, I was just finishing Jonathan Franzen's book.
- Jonathan Franzen'in kitabını bitiriyordum.
I'm just finishing cleaning and lubricating the Hornby model of my namesake- - "The Mallard."
Benimle aynı adı taşıyan Hornby model Mallard lokomotifimi temizleyip yağlamayı yeni bitirdim.
Just finishing up.
- Bitmek üzere.
finish 98
finished 495
finish him 119
finish her 20
finish up 45
finish me off 18
finish it 204
finish me 16
finish him off 35
finish the job 36
finished 495
finish him 119
finish her 20
finish up 45
finish me off 18
finish it 204
finish me 16
finish him off 35
finish the job 36