English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ F ] / Forensic

Forensic Çeviri Türkçe

1,947 parallel translation
Lauren's analyzing the forensic samples.
Lauren da bunları araştırıyor.
So unless we come up with a forensic link, he'll be at her bedside by the end of the day.
Yani gün bitimine kadar adli bir delil bulamazsak, oğlunun tarafında yer alacak.
The type of shot is what is known in forensic medicine as "short - distance".
Bu tür atışlar tıpta "yakın mesafe" olarak adlandırılır.
Partnered in that forensic exercise...
Hani şu adli tıp egzersizinde ortaktık...
( and the forensic nursete needs to collect samples.
Raporu tamamlamamız gerek.
Screw that. ( and the forensic nursete needs to collect samples. needs to collect samples. ( and the forensic nursete needs to collect samples.
- Rapor mu? - Ve adli tabibin de örnek alması gerek.
The forensic report?
Adli tıp raporu mu?
Do the forensic exam!
Adlî imtihanı da yap!
It's too dark to see his face but the quality of the image has allowed forensic technicians to zoom in and enhance it enough to make out the word "Vengeance"
Yüzünü görebilmek için fazla karanlık Adli çalışanlar görüntü kalitesi üzerinde çalışıyor. Yaklaştırmak ve netleştirmek için
- I mean I have the experience... - Kathy. - I took extra forensic courses.
Tecrübem var, Fazladan adli eğitimim var.
And that's why I need my best forensic investigator.
Bu yüzden de en iyi tıbbî araştırmacımı getirdim.
You're here either because you have been found incompetent to stand trial, not guilty by reason of insanity, or you're undergoing a forensic evaluation, as in the case of some of our visitors up from the state jails and penitentiary.
Buraya gelme sebebiniz ; ya standart duruşmalar için yetersiz bulunmanız,.. ... delilik yüzünden suçlu bulunmanız değil, ya da eyalet hapishaneleri ve ıslahevlerinden gelen bazı ziyaretçilerimizde olduğu gibi, adli değerlendirilmeye alınmış olmanızdır.
You're here either because you have been found incompetent to stand trial, not guilty by reason of insanity, or you're undergoing a forensic evaluation, as in the case of some of our visitors up from the state jails and penitentiary.
Buraya gelme sebebiniz ya standart duruşmalar için yetersiz bulunmanız,.. ... delilik yüzünden suçlu bulunmanız değil, ya da eyalet hapishaneleri ve ıslahevlerinden gelen bazı ziyaretçilerimizde olduğu gibi adli değerlendirilmeye alınmış olmanızdır.
The fire at Roberts'flat destroyed any forensic evidence... we might have had.
Roberts'ın evindeki yangın elimize geçecek hukukî delilleri yok etti.
Well, we won't know for sure till we send them out for forensic testing.
Bunları adli test için göndermeden tam olarak emin olamayız.
There was no useful forensic evidence at the crime scene, so I thought we might start by canvassing the neighbourhood where the body was discovered, see if anybody heard something.
ve cinayet mahalinde işe yarar hiçbir ipucu yok... Düşündüm ki biz, cesedin bulunduğu mahalleyi... bir soruşturabiliiz. Bakalım bir şeyler duyan kimse var mı?
- And I need a forensic psychiatrist.
- Bir de adli psikiyatrist lazım.
Have you talked to the forensic psychiatry department?
Adli Psikiyatri bölümüyle konuştun mu?
Nowadays with forensic technology,
Bugünlerde adli tıp teknoloji...
After this we go to Forensic.
Bundan sonra Adlitıp'a gideriz.
Coincidentally, I had just finished reading Dr. Brennan's incredibly thorough repudiation of my attempts to get my field of study recognized by the Board of Forensic Scientists.
Ben de tesadüfen Dr. Brennan'ın, inanılmaz kusursuzlukta yazmış olduğu çalışma alanımı Adli Bilim Komisyonu'ndan dışlayan yazısını okumayı henüz bitirmiştim.
Dr. Filmore calls himself a forensic podiatrist even though that's not an officially recognized discipline.
Resmi olarak kabul görmesede Dr. Filmore kendini "Adli Ayak Hastalıkları Uzmanı" olarak tanımlıyor.
Yes, I am merely a board certified podiatrist who assists law enforcement professionals by providing sound podiatric analysis to forensic investigations.
Evet, sadece ayak hastalıkları analizi yaparak kanun güçlerine yardımcı olan alelade bir ayak hastalıkları uzmanıyım.
You dismissed him and ridiculed the notion that he be recognized as a forensic podiatrist.
Onu azletmiş ve adli ayak uzmanı olarak anılmak konusundaki hevesini de maskara etmişsin.
I had to, otherwise, we'd have forensic dermatologists, forensic chiropractors.
Yapmalıydım. Yoksa adli dermatologlar, adli masörler de peydahlanırdı.
The University of Hogansburg has one of three research facilities where forensic anthropologists can study decomposition of bodies after death.
Hogansburg Üniversitesi, adli antropologların ölüm sonrası vücut çürümesi konusunda çalışabilecekleri üç araştırma tesisinden biridir.
While I don't believe that forensic podiatry should be recognized as a separate specialty, I was remiss in my article not to have noted your remarkable skill and expertise.
Adli Ayak Uzmanlığının ayrı bir uzmanlık olarak tanınmaması gerektiğini düşünüyor olsam da makalemde olağanüstü yetenek ve tecrübenizi anlatmayı ihmal etmişim.
Forensic anthropologist Dr. Temperance Brennan is here.
Adli antropolojist Dr. Temperance Brennan aramızda!
And we need your forensic voodoo to tell us who she is and who her victim might be.
Kadının kim olduğunu ve kurbanın kim olabileceğini söylemek için senin adli tıp yeteneğine ihtiyacımız var.
Dr. Brennan is the best forensic anthropologist in the country.
Dr. Brennan, şehirdeki en iyi adli tıp uzmanıdır.
Well, the forensic techs, they went through Price's apartment.
Adli teknikerler Price'ın dairesine girdi.
And a forensic sweep of the water tank came up negative for any prints on the operating apparatus other than Zalman's.
Su tankının çalıştırma aparatında yapılan incelemeden de Zalman'ın izlerinden başka bir şey çıkmadı.
Forensic technicians found DNA under the victim's fingernails which matched Mr. Scott Bauer.
Adli tabip teknisyeni maktulün tırnağının altında Bay Scott Bauer'ın DNA'sını buldu.
But you know she accidentally destroyed forensic evidence collected at the crime scene and then later falsified it - to frame my client?
- Ama olay yerinde bulunan adli delili kazara yok ettiğini, sonra da müvekkilim aleyhinde kullanılacak şekilde tahrif ettiğini biliyorsunuz.
Okay, but like anything forensic, I need proof.
Tamam. Ama mahkemeye gidilecekse, kanıt isterim.
Conference. You're in luck. I've worked in every forensic discipline except QD.
Şanslısın, tüm adli bilim konularında tecrübem var, "hassas deliller" dışında.
I mean, I know that coroners were doing forensic autopsies back then, but it wasn't until 1975 that the FBI installed their first automated fingerprint reader.
Eskiden adli otopsileri sorgu yargıçlarının yaptığını biliyorum. 1975 yılında FBI ilk otomatik parmak izi okuyucusunu kullanmaya başladı.
Gibbs, Gibbs, Gibbs, Gibbs! He's like a forensic history book, and he's adorable. Come meet Dr. Magnus.
Gibbs, Gibbs, Gibbs, Gibbs!
Now, did you have a forensic epiphany on the recruiter case? No, not exactly.
Askere alma vakasıyla ilgili adli epifani yaptın mı?
Do you guys have a forensic accountant?
- Adli muhasebeciniz var mı?
Sure. We use forensic accountants all the time.
Çalıştığımız muhasebeciler var.
Uh, picking up Gibbs'forensic accountant.
Adli muhasebeciyi almaya gitti.
Instead of Thomas Schaeffer, we have forensic psychiatrist Frank Moland.
Thomas Schaeffer yerine, Adli Psikiyatrist Frank Moland var.
I'm talking to forensic pathology fellow Dr. Ethan gross.
Adli tıp patolojiden Dr. Ethan Gross ile konuşuyorum.
We had loaded up the freezer with its contents intact for transport to the Dallas Medical Examiner's office where the forensic experts over there are gonna study it.
Dondurucuyu, içindekilerle beraber, eksiksiz olarak Dallas Tıbbi Muayene Merkezi'ne gönderdik. Orada adli uzmanlar inceleme yapacak.
The top forensic pathologist in the country.
Kendi alanında ülkedeki en üst seviye doktormuş.
She's a gold standard in forensic pathology.
Patoloji alanında sarsılmaz ilkeleri olan biri.
Sorry, I guess my forensic analysis wasn't as advanced as I thought. Wait.
Özür dilerim, sanırım dedektifim düşündüğüm kadar üst düzey değilmiş.
To prove this... your honour... I'd like to call upon, forensic expert, Kuldeep Singh.
Bunu kanıtlamak için... Sayın yargıç... Adli uzman Kuldeep Singh'i çağırmak isityorum.
The court also accepted forensic expert Kuldeep Singh's report...
Mahkeme ayrıca adli uzman Kuldeep Singh'ın
Well, I wouldn't hold your breath for any forensic evidence.
Herhangi bir adli kanıt için nefesini tutmak istemem.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]