Fray Çeviri Türkçe
236 parallel translation
Fri day.
Fray dey.
Shoulder to shoulder into the fray
Omuz omuza dövüşeceğiz
And shoulder to shoulder into the fray
Omuz omuza dövüşeceğiz
For that reason, I order you, Fray Cicillo and to you Fray Ninetto... to continue the preaching to the birds and I say to you in addition, that it is right that you begin with the two very different species :
İşte bu sebeple siz Peder Cicillo ve Peder Ninetto kuzgunlarımız olacak diğer türlere vaaz vermek üzere sizi, kutsal bir vazifeyle görevlendiriyorum. Kulağınıza küpe olsun iki farklı türü deneyerek başlarsanız çok iyi olacaktır.
So, fray Cicillo and fray Ninetto start up to spread gospel among birds.
Böylece Keşiş Cicillo ve Keşiş Ninetto işbaşı yaptılar. Görevleri kuşlara telkin etmekti.
Everything depends on you, fray Ciccillo.
Bu iş senin elinden öper Keşiş Cicillo.
Here is fray Margarita
Şıracının şahidi bozacı da geldi!
Help, fray Cicillo!
İmdat, Keşiş Cicillo!
But Fray Cicillo could not answer him.
Peder Cicillo cevap vermemişti.
I said myself : "Fray Cicillo Think, use your brain."
Kendi kendime şöyle dedim : " Keşiş Cicillo! Düşün!
It doesn't seem to you, fray Cicillo?
Ne dersin Keşiş Cicillo?
In agreement, fray Cicci, I have not said anything,
Tamam keşiş efendi kapattım çenemi.
Grace is returned to you. blessed you are, fray Cicillo.
Aziz Peder, duy sesimizi!
What have learned fray Ciccillo after his long meditations?
Bu hummalı yolculuk Keşiş Cicillo'ya bir şeyler öğretebildi mi dersiniz?
Are you pleasured fray Cicillo... Eh?
Hoşnut musun Keşiş Cicillo?
It is necessary to change this world, fray Ciccillo
Bu dünyayı değiştirmek lazım Keşiş Ciccillo.
Henery Fray.
Henery Fray.
- Morning, Fray.
- Günaydın, Fray.
Fray.
Fray.
Right glad I am he was not at this fray.
İyi ki bu kavgada Romeo yoktu.
What fray was here?
Yine kavga mı oldu burada?
Benvolio, who began this bloody fray?
- Benvolio. kim başlattı bu kanlı kavgayı?
No, Colonel, I got hurt in the fray during the attack.
Hayır Albayım, saldırı sırasında mücadele ederken yaralandım.
Firearms are not used in the fray, only bayonets or daggers are used.
Göğüs göğüse mücadelede ateli silahlar kullanılmaz, sadece süngü ve bıçaklar kullanılır.
They thrust themselves into the fray.
Mücadelede kendilerine güvenirler...
Because, if you had taken the trouble to examine it, you'd have found that the cuffs had begun to fray and there was a little cigarette burn in the left sleeve.
Çünkü, onu inceleme zahmetine girseydiniz, manşetlerinin aşınmağa başladığını ve sol kolda küçük bir sigara yanığı olduğunu görürdünüz.
As temperatures stay high and tempers continue to fray fires continue in the Watts area the City of lndustry, Pacoima and East Los Angeles.
Hava sıcaklığı arttıkça ve tabiat yıprandıkça Sanayi şehri olan Watts bölgesinde, Pacoim ve Los Angeles doğusunda yangınlar da devam ediyor.
I Like standing at the window out of the fray.
ben bu işin uzağında durmayı seviyorum
And if my thinking is accurate, as it always has been the major powers will eagerly enter the fray creating an enormous demand for replacements, spare parts.
Doğru düşünüyorsam ki hep öyle oldu büyük güçler bu çekişmeye girecekler ve çok fazla değiştirme, yedek parça talebi olacak.
And so, if you will set aside this impressive peace offering, I shall fortify myself for the fray with a large glass of whiskey, and a pint of your most excellent beer.
Ve böylece, eğer bu etkileyici barış teklifini bir yana bırakırsak, geniş ve büyük bir bardak viski ve senin o mükemmel biran ile kendimi kavgaya karşı kuvvetlendireceğim.
He suffered terribly inthe fray, poor soul... but his valor shall not go unrewarded.
Zavallı bu savaşta korkunç acılar çekti fakat yiğitliği karşılıksız kalmayacaktır.
While walking down the road one day in the merry, merry month of September my squad got into a hell of a fray and lost one member.
"Bir gün neşe içinde yoldan aşağı yürürken," "güzel bir Eylül ayında," "benim takım bir çatışmaya girdi ve bir kişi kaybettik."
But each one went forth with his revolver ready to do the part of a true man in the fray.
Her bir adam altıpatlarıyla gerçek birer erkek gibi ortaya çıktı.
I saw the glimmer of the sweat as it glistened on your brow, the bulging of your muscle as it strained against your sleeve, the clenching of your buttocks as you leapt into the fray.
Bence, ticaretle ilgili bir şeyler öğrenmen iyi bir fikir olabilir. Senden mi? Niye olmasın?
Never strike a fallen man, an unarmed man, nor a man who had withdrawn from the fray.
Düşene vurulmayacak, silahsız olana, ne de mücadeleyi bırakmış olana.
You are really beginning to fray the edges of my patience.
Gerçekten sabrımı taşırmaya başlıyorsun.
You are almost come to part almost a fray.
Çıkmak üzere olan bir kavgayı tam zamanında önledin.
But, at some point, the two fleets will meet tensions will rise, nerves will fray and someone will make the tiniest mistake.
Böylelikle iki filo aynı yerde karşılaşır, gerginlik artar, sinirler yıpranır, ve sonunda biri ufacık bir hata yapar.
Spends all day dashing into fray while making world safe for democracy.
Sabahları savaşa atılıp dünyayı demokrasi için güvenli yapmaya çalışan biri.
Dashes into the fray fists flying.
Savaşa atılan yumruklarını savuran.
Where are the vile beginners of this fray?
Nerede kavgayı çıkartan aşağılık adamlar?
who began this bloody fray?
Benvolio, kim başlattı bu kavgayı?
All my life I've backed out of fights and watching you leap into the fray like that made me think I'd like to experience what you felt.
Hayatım boyunca kavgadan kaçtım ve seni öyle arbedeye girerken görmek aynı şeyi benim de denemek istememe yol açtı. Biriyle şöyle burun buruna gelmek istedim.
And I'm supposed to forget all the promises'cause you're going back into the fray?
Ve ben bütün sözleri unuttuğumu varsaymalıyım, çünkü sen işine geri dönüyorsun?
Askin'me to jump into the fray My answer is two words
Zeus'un oğlu olsan bile Sana cevabım iki kelime...
- For stepping into a fray, my friend, and using your considerable medical skill to save one of my special friends.
- Kargaşaya katılıp, dostum kıymetli arkadaşlarımdan birinin hayatını hatırı sayılır tıbbi yeteneğinle kurtardığın için.
Where are the vile beginners of this fray?
Nerde kavgayı çıkaran aşağılık adamlar?
Then the dream starts to fray like mist drifting in the wind
Sonra rüyan rüzgarda savrulan sis gibi dağılmaya başlar.
They now and again Join into the fray, and they
Zaman zaman Kavgaya katılırlar ve
♪ They now and again Join into the fray, and they
Zaman zaman Kavgaya katılırlar ve
Right glad I am he was not at this fray. so early walking did I see your son. with tears augmenting the fresh morning's dew. and makes himself an artificial night.
İyi ki bu kavgada Romeo'm yoktu. Efendim, kentin batısında akağaçların altında, Yürürken alacakaranlıkta, rastladım oğlunuza.