Gordon Çeviri Türkçe
5,661 parallel translation
From the great Detective Gordon?
Mükemmel Dedektif Gordon'dan mı?
Detective Gordon, what is the meaning of this?
Dedektif Gordon, ne demek oluyor bu?
Detective James Gordon now threatens to undo what we both seek.
Dedektif James Gordon ikimizin de istediği şeyi bozmak için artık bir tehdit.
Jim Gordon is guilty.
Jim Gordon bir suçlu.
Detective Gordon.
Dedektif Gordon.
Not your buddy Detective Gordon, not your butler.
Kankan Dedektif Gordon'a da, kâhyana da.
Detective Gordon, Dr. Thompkins said I was free to use this room.
Dedektif Gordon, Doktor Thompkins odasını kullanmama izin verdi.
This is my partner Jim Gordon.
- Bu ortağım Jim Gordon.
Uh... Detective Gordon wanted me to go through the forensic evidence
Dedektif Gordon bu eski cinayetlerin adli kanıtlarına...
Gordon, you got a call.
Gordon, birisi seni arıyor.
- Gordon.
- Gordon.
Detective Gordon spoke of you.
Dedektif Gordon sizden bahsederdi.
Ugh...! Gordon!
Gordon!
Jim Gordon,
Jim Gordon, tanıştırayım.
- Yeah. Listen, Gordon's running pretty hot on this one, Cap.
Bakın, Gordon bu davaya takmış vaziyette komiserim.
Detective Gordon,
Dedektif Gordon.
Gordon?
Gordon?
- Gordon, it's me.
- Gordon, benim. - Jiaying?
Take a breath, Gordon.
- Nefes al Gordon.
- It's okay to cry, Gordon.
- Ağlamanda sakınca yok Gordon.
I'm Gordon.
Ben Gordon.
Gordon, help.
Yardım et Gordon.
Hello, Skye, I'm Gordon.
Merhaba Skye. Ben Gordon.
Gordon, help.
Gordon, yardım et.
Gordon. Where am I?
Gordon, neredeyim?
Gordon's the only one who can make contact with the outside world.
Dış dünya ile iletişim kurabilen tek kişi Gordon.
Gordon's the only one who knows where we are, and he's the only way in or out.
Nerede olduğumuzu ve buraya giriş-çıkışları bilen tek kişi Gordon.
You weren't totally naked. And you asked Gordon to bring you here.
- Tamamen çıplak değildin ve Gordon'dan seni buraya getirmesini istedin.
Gordon didn't explain?
- Gordon açıklamadı mı?
Uh, the woman who changed with me, Raina, Gordon took her and my father.
Benimle birlikte değişen kadın, Raina Gordon onu ve babamı da aldı.
Gordon brought your bag from the cabin, so, you know, take some time, try to relax.
Gordon kabindeki çantanı getirdi. Biraz düşün taşın, rahatla.
That's why I called Gordon.
Bu yüzden Gordon'ı çağırdım.
Gordon brings them in from Chicago.
Gordon Chicago'dan getiriyor.
- Gordon! I hope we're still on for pizza tonight.
Umarım pizza gecesi hâlâ geçerlidir.
From what Gordon tells me, you could have as well.
Gordon'ın bana söylediğine göre sen de yapmış olabilirdin.
Gordon's dropping me off in Prague, so...
Gordon beni Prag'a bırakıyor.
Gordon, can you please?
Gordon, yapar mısın lütfen?
And I wish I could save Lincoln from that, but I suspect somehow HYDRA is tracking Gordon's movements.
- Ve Lincoln'ı bu durumdan kurtarmak isterdim ama bir şekilde Hydra'nın Gordon'ın hareketlerini izlediğinden şüpheleniyorum.
I spoke to Gordon.
Gordon'la konuştum.
- Yeah. In the meantime, why don't I have Gordon take you to pick up some of your belongings
Bu arada ben de Gordan'a senin birkaç kişisel eşyanı getirmesini söyleyeyim.
You know how he'll get when Gordon just abandons him in the middle of nowhere.
Gordon onu ıssız bucaksız bir yerde bırakınca neler olacağını biliyorsun.
Gordon's the only one who knows where we are.
Nerede olduğumuzu bilen tek kişi Gordon.
Gordon, do you think you could locate it, confirm it exists?
Gordon, yerini belirleyip, olup olmadığını onaylayabilir misin?
She convinced Gordon and Skye to go after Lincoln even though they knew it wasn't safe.
Güvenli olmadıklarını bildikleri hâlde Gordon ve Skye'ı Lincoln'ün peşine düşmeye ikna etti.
Gordon, this is it.
Burası Gordon.
Sort of, actually.
Gordon açıklamıştı.
Gordon explained it. He can sense us.
Bizi hissedebiliyormuş.
Gordon!
Gordon! Gordon!
Gordon!
Tanrıya şükür!
Gordon takes people everywhere.
- Gordon insanları pek çok yere götürür.
- Hmm.
Gordon!