He's a cop Çeviri Türkçe
1,276 parallel translation
He's a cop.
O bir polis.
Fucking cop, the guy I wasn't even gonna do it... Then he has a fucking gun in his car... So I popped him sure enough he's a fucking cop
Lanet bir polis, bunu yapmayacaktım aslında sonra arabasında silah görünce öldürdüm ve lanet olası polis çıktı.
Being the wife of a cop, you learn that every day... any day, could be the day that he doesn't come home.
Polis karısı olunca, bunu hergün yaşayabilirsiniz ve... herhangi bir gün kocanızın eve dönmediği gün olabilir.
Maybe he's a cop.
Belki polistir.
He's a good cop
O iyi bir polisti.
He's a cop like you're a cop?
O da senin gibi polis mi?
He's a cop.
Polismiş.
He's a good cop.
İyi bir polistir.
He's 27, and he was probably involved in a robbery that left a cop shot and somebody else dead.
27 yaşında, ve muhtemelen bir polisin vurulduğu bir soyguna karışmış ve birilerinin öldüğü.
He's a cop isn't he?
Polis ama değil mi?
I know he's a little unorthodox, but he's a great cop.
Biliyorum alışılmışın dışında, ama harika bir polistir.
I'm saying that this kid saw him leave a hustler bar At 2 : 00 o'clock in the morning With someone that he knew was a cop,
Bu çocuğun Jason'ı, gece yarısı 2 : 00'de bir fahişe barından bir polisle birlikte çıkarken gördüğünü ve bir kaç saat sonra da Jason'ın çöpte ölü bulunduğunu söylüyorum.
So maybe he's a cop.
Belki gerçekten polistir.
My ex, he's a bad dude... and I would only trust a really good cop with this.
Eski sevgilim, kötü bir herif ve ben sadece çok iyi bir polise güvenebilirim.
So he used the cop's badge to get you to unlock the place. He murders a guy for no reason, steals nothing and leaves?
Girmek için bir polis rozeti kullandı birini sebepsizce vurdu, ve bir şey almadan gitti, öyle mi?
When I go to remove him, he says he's a cop.
Onu tutmaya gittiğimde polis olduğunu söyledi.
The fact that he's a cop helps us.
- Polis olması işimize yarar.
Just'cause he's a cop doesn't mean he gets a free pass.
Polis olması joker alacağı anlamına gelmez.
Froebe is a good cop, and anyway, he's politically neutral.
Froebe iyi bir polis ve ne olursa olsun, siyasî olarak tarafsız.
Remember, he's a cop.
Unutma, o bir polis.
He's not a cop.
Polis değildir.
My brother really thinks he's a cop.
Kardeşim kendini polis zannediyor.
He's a cop.
Bir polis.
He's good for a former cop.
Bir eski polise göre iyi biri.
This guy gets his bumper tapped by a garbage truck... and he's suing the company for 12 million dollars.
Herifin tamponuna bir çöp kamyonu dokunmuş ve... şirketten 12 milyon dolar istiyor.
He's a cop!
O, bir polis.
He's a cop
O bir polis.
I told you, he's not a cop.
O polis falan değil. İşe yaramazın teki.
He's a cop.
O bir poIis.
He's not a cop who can't save his own wife.
Kendi karısını koruyamayan polis değildir.
My son wanted to be a cop since he's young
Benim oğlan da çocukluğundan beri polis olmak istiyor.
He's really a dutiful cop
O sorumluluklarını bilen bir polis.
- Tachi Hiroshi lt's a movie shoot, he's playing some cop
- Tachi Hiroshi. Film çekiyorlar, o polisi oynuyor.
I told you he's a cop!
Size onun bir aynasız olduğunu söylemiştim!
It's a movie shoot, he's playing some cop
Film çekiyorlar, o polisi oynuyor.
He says yes, he's a bad cop.
Evet derse, kötü polis olur.
Listen hmm, you know, this cop, he's, he's got a family so...
Bak, o polisin bir ailesi var.
He's gonna say, " Who the fuck threw a bowling ball in the garbage?
"Çöp tenekesine bovling topunu atan kim, lan!" der.
In seventh grade, he told everyone I licked a trash can.
Yedinci sınıfta herkese çöp kutusunun kapağını yaladığımı söylemişti.
I mean, he's gonna be backing up so much, he'll think he's a garbage truck.
Yani, o kadar darbe alacak ki, kendisini çöp kamyonunda sanacak.
- He's a cop!
- O bir polis!
They already know he's a cop.
Onun polis olduğunu zaten biliyorlar.
If he's a cop, then I'm in deep shit too.
Polisse benim de başım belada.
Yeah, but he's skipping the hardest part of being a cop :
Öyle de, polis olmanın en zor kısmını atlıyor :
He's a bitter ex. Not to mention a cop.
Acılı eski sevgilisi ve bir polis.
And before we went and took the wrong turn... and started up with these war games... the cop walked a beat, and he learned that post.
Biz yanlış adım atıp bu savaş oyunlarını başlatmadan önce bir polis devriyeye çıkar, bu karakolu öğrenir.
He realized she was a cop.
Polis olduğunu anlamış.
They say he killed a cop, and my bet is, he's never making it to court.
Bir polisi öldürdüğünü söylediler, ve bahse girerim ki, asla bunun bedelini ödeyemeyecek.
I see a cop in jeopardy, he's on his own, unless it benefits me to jump in for the save.
Başı dertte olan bir polis görürsem, yalnız başınadır onu kurtarmak benim yararıma olmadıkça.
He's a cop.
- Polistir.
He does look like a cop, but he is most definitely not a cop, so let's put that to bed right here and now.
Bir polis gibi görünür ama kesinlikle polis değildir. Bunu bir kenara bırakalım ve işe koyulalım.
he's an idiot 170
he's a doctor 159
he's a liar 128
he's an architect 23
he's a good boy 135
he's awake 133
he's a 342
he's all 26
he's an animal 43
he's alive 845
he's a doctor 159
he's a liar 128
he's an architect 23
he's a good boy 135
he's awake 133
he's a 342
he's all 26
he's an animal 43
he's alive 845
he's a good man 366
he's an asshole 70
he's an engineer 17
he's an alien 17
he's an angel 27
he's an actor 55
he's all yours 283
he's an ass 27
he's an artist 66
he's an old man 43
he's an asshole 70
he's an engineer 17
he's an alien 17
he's an angel 27
he's an actor 55
he's all yours 283
he's an ass 27
he's an artist 66
he's an old man 43
he's angry 68
he's an 20
he's adorable 75
he's all right 417
he's a hero 86
he's an adult 32
he's an expert 18
he's an assassin 16
he's a good guy 247
he's an ex 66
he's an 20
he's adorable 75
he's all right 417
he's a hero 86
he's an adult 32
he's an expert 18
he's an assassin 16
he's a good guy 247
he's an ex 66