He doesn't need to know Çeviri Türkçe
131 parallel translation
I mean, even if he doesn't need anybody himself he'd be bound to know of any openings.
İhtiyacı olan birilerini kesin biliyordur.
He doesn't need to know any...
Bunları niçin söylüyorsun?
No, not talk, Michele, but there are some things that need to be said. How can I know if my son wants to be a guru... in a place like this, if he doesn't tell me, if he's like a wall?
ama söylenmesi gereken bazı şeyler var. nasıl bilebilirdim.
Well, I'm of the opinion that if Marsellus lived his whole life, he doesn't need to know nothin'about this incident.
Marsellus ebediyen yaşasa da bu olaydan hiç haberi olmamalı diye düşünüyorum.
- He doesn`t need to know.
- Bunu bilmesi gerekmiyor.
He doesn't need to know.
Anlıyor musunuz? Bilmesi gerekmez.
He doesn't need to know my business.
Özel hayatımı bilmesine gerek yok.
The only thing you need to know about him is he doesn't take showers because it fogs up the mirror.
İhtiyacın olan tek şey onu tanımak aynaları buğuladığından dolayı duş alamaz.
Don't talk so much. He doesn't need to know these things.
Çok konuşma, onun bunları bilmesi gerekmiyor.
You don't need to know this bollix, and he doesn't need to know you.
Bu serseriyi tanımanıza gerek yok. Ve onun da sizi tanıması gerekmez.
He doesn't need to know that, Milly.
Bunu bilmesi gerekmez Milly.
It's our job to find out what this guy doesn't know that he needs but does need and make sure he knows he does need it and that we're the only ones to give him the answer.
Bizim işimiz, bu adama, ihtiyacı olduğunu bilmediği ama ihtiyacı olan şeyi bulmak, ona ihtiyacı olduğunu ve ona çare olabilecek tek kişinin biz olduğunu göstermek.
He doesn't need to know yet.
Henüz bilmesi gerekmez.
He doesn't need to know initial sell limits.
Satış limitlerini bilmesi gerekmiyor.
He doesn't need to know.
Fakat babam ne olacak?
But he doesn't need to know that.
Bunu bilmesine gerek yok.
He doesn't know about the engagement yet so let's keep it that way. Maria, I need you to tell Michael for me.
Nişandan henüz haberi yok yani bırakalım öyle kalsın.
She's a child who doesn't know what she's doing, and we need her testimony to go after this bastard, before he makes a habit of it.
O ne yaptığını bilmeyen bir çocuk. O pislik bunu alışkanlık haline getirmeden önce kızın ifadesini almalıyız.
Wendall doesn't need to meet him. Besides, you know he's sequestered.
Ayrıca o tecrit edilmiş durumda.
JJ is a great kid, he doesn't need to know anything.
JJ harika bir çocuk. Hiçbir şey bilmesi gerekmiyor.
Mr. Keats feels the need to keep this on the q.t. He doesn't want anybody to know about it.
bunu güzlü tutmalıyım, kimse duymamalı.
He doesn't need to know!
Bilmesi gerekmiyor ki!
He doesn't need to know you're perfect
Senin mükemmel olduğunu bilmeye ihtiyacı yok.
We knew he'd need to adjust but he doesn't know who he is.
Evet, uyandığında, ortama alışma dönemi olacağını biliyorduk ama kim olduğunu bile bilmiyor!
He doesn't need to know.
Bilmesi gerekmiyor.
She doesn't even need to know he was here.
Ron'un burada olduğunu bilmesine gerek yok.
He doesn't need to know about any of this nonsense.
Ve önemsiz şeyleri bilmesi için de bir sebep yok.
He doesn't need to know where our people are working.
Adamlarımızın nerede çalıştıklarını bilmesi gerekmiyor.
I figured he doesn't need to know where it came from.
Nereden geldiğini bilmesine gerek olmadığını düşündüm.
Look, who I'm banging... he doesn't need to know about.
Bak, kiminle yattığımı bilmek zorunda değil.
And his poor family doesn't need to know anything more than that he crashed his jeep trying to avoid a bunny rabbit.
Ve zavallı ailesinin, onun küçük bir tavşana çarpmaktan kaçarken cipini çarpmasından başka birşeyi bilmesi gerekmiyor.
No. He doesn't need to eat But we don't know where he gets his energy either
Hayır, yemek zorunda değil ; ama bu enerjiyi nereden aldığını da bilmiyoruz.
He doesn't need to know.
Yargıcın bilmesine gerek yok ki.
And he doesn't need to know.
Hayır. Bilmesi de gerekmiyor.
He doesn't need to know how to choreograph a three-way.
Üçlü seks'in kareografisini öğrenmesede olur.
He doesn't need to know how to choreograph a three-way.
Daha 12 yaşında. Üçlü seks'in kareografisini öğrenmesede olur.
I mean, I don't want him to do it either, but, you know, he doesn't need our consent.
Yani, ben de bunu yapmasını istemiyorum, ama, biliyorsun, bizim onayımıza ihtiyaç duymuyor.
And he doesn't need to know we're doing this.
Bunu yaptığımızı bilmesi gerekmiyor.
- He doesn't need to know this.
- Bunu bilmesine gerek yok.
All right, I do. But he doesn't need to know that.
Evet, hoşlanıyorum ama bunu bilmesine gerek yok.
- Hey, Dad, guess what. - Whoa, whoa, he doesn't need to know.
Baba, bil bakalım ne oldu?
He doesn't need to know.
Bilmesine gerek yok
He just doesn't need the whole world to know that he donated all this money.
Bağışladığı parayı Tüm dünyanın bilmesine gerek duymamış sadece.
Paulie Ferrari doesn't need you beating him up for him to know that he did something wrong, do you understand me?
Paulie Ferrari'nin hatasını anlaması için, onu dövmen gerekmez. Beni anladın mı?
Josh doesn't know anything and he doesn't need to know.
Josh da bir şey bilmiyor ve bilmesi gerekmiyor.
And you, you know, you're so confident, you're so definite telling me, you know, that he's not going to a class for gifted children, what the hell do you know about what he needs or doesn't need?
Ve sen, gayet kendinden emin gayet kesin bir şekilde yetenekli çocuklar için olan bir okula gitmeyeceğini söylüyorsun. Onun neye ihtiyacı olup olmadığı konusunda ne bok biliyorsun?
but he doesn't need to know them, he lives them, every day.
Ama bilmeye ihtiyaç da duymuyor. Her gün bunlarla yaşıyor.
- He doesn't need to know.
- Bilmesine gerek yok.
The Organized Crime Task Force says he doesn't need to play dirty, you know?
Organize Suç Birimi kandırmasına gerek yok diyor.
He doesn't need to know that.
Bunu bilmesi gerekmiyor.
No, You Weren't. he Had A Churchgoing Wife With Real Breasts Who Doesn't Need To Know About Her Husband's Extras, Okay?
Onun kiliseye giden, gerçek göğüsleri olan ve kocasının ekstralarını bilmemesi gereken bir karısı var, tamam mı?