Head of security Çeviri Türkçe
682 parallel translation
Comrade Wrona, head of security.
Yoldaş Wrona, güvenlik sorumlusu.
I'm head of security for Sunways Systems.
Sunway Systems güvenlik şefiyim.
He's the'Head of Security'
"Emniyet" in başıdır!
Fellows, let's drink to the'Head of Security'
Beyler! Hadi "Emniyet" in adına içelim!
To the'Head of Security'
"Emniyet" adına!
So you are Master Yu, Head of Security
Demek sen "Emniyet" in başındaki Yu Bey'sin!
I'll call the Head of Security.
Güvenlik Şefi'ni arayacağım.
Only the Head of Security.
Sadece Güvenlik Şefi.
The Head of Security put him there.
Güvenlik Şefi oraya gönderdi.
Today Mr. Heydrich, general of the S.S. And head of security, was sent to Paris by Mr. Himmler, chief of the S.S. And the police, to officially install Mr. Oberg in his new post in occupied territory.
Bugün, S.S.'in generali ve güvenlik şefi Bay Heydrich Bay Oberg'i işgal altındaki bölgede resmi olarak yeni görevine yerleştirmek üzere polis ve S.S. amiri Bay Himmler tarafından Paris'e gönderildi.
And I'd be delighted to be of assistance to Chief Yang, head of security
Ve güvenklik birliğinin başı şef Yang'a... yardımcı olmaktan şeref duyarım
I'm head of security here
Burada güvenliğin başında ben varım.
My husband came here to take a job as head of security for Comtron.
Kocam buraya Comtron'un güvenlik şefi olmak üzere gelmişti.
Jake Phillips, head of security.
Jake Phillips, güvenlik şefi.
This is Pascal, head of security.
Bu Pascal, güvenlik şefi.
And this is my head of security Colonel Heller.
Ve bu bay güvenlik bölümü başkanım Albay Heller.
An ex-partner of mine is head of security... so he owes me one.
Eski ortaklarımdan biri güvenliğin başındaydı... yani bana borçluydu.
As head of security, it is my duty to be concerned.
Güvenliğin başı olarak, ilgilenmek benim görevimdir.
Your head of security explained that there was an attack here.
Güvenlik şefiniz buraya bir saldırı olduğunu izah etti.
I am head of security here.
Buranın güvenlik şefi benim.
This is my head of security, Lt Worf.
Güvenlik şefim, Yüzbaşı Worf.
I'm head of security for Atlantic International.
Atlantic lnternational'da güvenlikten sorumluyum.
Head of security.
Güvenlikten sorumlusun.
Doesn't say head of security.
Burada güvenlikten sorumlu yazmıyor.
I'm former head of security for Atlantic International.
Atlantic lnternational'ın eski güvenlik şefiyim.
The head of security at Sitka Airport happens to be a friend of mine.
Sitka Havaalanı güvenlik müdürü arkadaşım olur.
I'm just the head of security.
Ben sadece güvenlik şefiyim.
I'm the head of security here.
Buradaki güvenlik şefi benim.
I suppose the Bajoran underground could have smuggled it aboard during construction... before I took over as Head of Security.
Bajoryalı yeraltı örgütlerinin inşa sırasında gizlice gemiye soktuktularını farzediyorum... Ben güvenliğin başına geçmeden önce.
But in those situations, you were Head of Security, not First Officer.
Ama o zaman sizin pozisyonunuz, Güvenlik subayıydı Birinci subay değildiniz.
Lt Worf of the Klingon Empire is my head of security.
Klingon İmparatorluğundan teğmen Worf, güvenlik şefim.
- Ellis DeWald, head of security.
- Ellis DeWald, güvenlik müdürü.
Our head of security confirmed your identity with the Detroit police.
Güvenlik müdürümüz, Detroit Emniyetinden kimliğinizi onaylattı.
Head of security at Wonder World and private law enforcement's Man of the Year award winner, my dear friend, Ellis DeWald.
Wonder World Güvenlik Müdürü ve özel güvenlik sektörünün Yılın Adamı ödülü galibi, sevgili dostum, Ellis DeWald.
You're head of security.
Sen güvenliğin başısın.
Fantastic, we can ask her to be the head of security.
O zaman, onu bizi koruması için kiralayalım.
I'm not head of security because of my looks.
Yakışıklıyım diye güvenlik amiri yapmadılar beni.
That was the head of our border security.
Sınır güvenlik merkeziydi.
The party chairman of a small Iron Curtain country recently demoted this man, the infamous Stefan Prohosh from his post as head of Internal Security and relegated him to the unimportant position of Director of the People's Art Museum.
Küçük bir Demir Perde ülkesinin parti başkanı olan kötü şöretli Stefan Prohosh, İç Güvenlik başkanlığından alınarak daha önemsiz bir görev olan Halk Sanatları Müzesi müdürlüğüne geçen günlerde atandı.
From today on, I take over as head of the Security Department.
Bugünden itibaren Güvenlik Bölge Amirliği'nin başına geçiyorum.
The Shum residence has a security head and a number of servants
Shum Evi çok iyi korunuyor ve onlarca hizmetlisi var
At a party last night in the home of Herbert Siskins - prominent head of the IKZ Institute - an Institute employee reports that Chief of Security Günther Lause vanished in the middle of a conversation.
Dün akşam SFE'nin başında bulunan ünlü Herbert Siskins'in evinde verilen partide Enstitü çalışanlarından biri güvenlik amiri Günther Lause'nin bir anda kaybolduğunu bildirdi.
You see, the security man got hit on the back of the head and there was no sign of struggle.
Gördüğünüz gibi, güvenlik elemanı kafasının arkasından darbe yemişti ve hiçbir mücadele izi yoktu.
How does an experienced security man surprise a criminal in the middle of his crime and allow himself to get hit in the back of the head?
Deneyimli bir güvenlik elemanı nasıl olur da suçun işleneceği sırada suçluyu gafil avlayayaım derken kendisi kafasının arkasından darbe almasına izin verir?
- I am the head of the hotel's security.
- Ben otel güvenliğinin başkanıyım.
Every Friday night at 7 : 00, two guys from Security... with two boxes full of cash from the head cashier's office... come down here and take the subway to the next station.
Her Cuma akşamı 7 : 00'de, iki güvenlik görevlisi vezneden çıkıp metroyla bir sonraki istasyona gidiyor.
Head of security.
- Nasılsınız.
It is my prerogative, as head of this country's Security Service...
Bu imtiyaz hakkı Haberalma Teşkilatı Başkanı...
I'm Lt Worf, head of ship's security.
Ben Yüzbaşı Worf, güvenlik şefi.
Don't worry, Dennis. Now that you are head of our personal security... And my lover...
Artık kişisel korumalarımızın başı olduğuna göre ve benim sevgilim dostum, muhteşem bir hayat seni bekliyor.
But isn't the security of a deuridium shipment a little over his head?
Fakat deuridium sevkiyatının güvenliği onun boyunu aşan bir iş değil mi?