Heurtebise Çeviri Türkçe
29 parallel translation
Heurtebise, help Cegeste across the square.
Heurtebise, meydanı geçmesinde Cegeste'ye yardım et.
Heurtebise, help them.
Heurtebise, onlara yardım et.
My name is Heurtebise.
İsmim Heurtebise.
Heurtebise, at your service.
Heurtebise, emrinize amade.
There's a woman for you, Heurtebise.
Seni seven bir kadın vardır, Heurtebise.
Where could they be coming from, Heurtebise?
Nerden geliyor bu, Heurtebise?
Take her away, Heurtebise, or I'll do something I'll regret!
Götür onu, Heurtebise, yoksa pişman olacağım şeyler yapacağım!
Heurtebise, I may be silly but I feel things.
Heurtebise, aptalın biri olabilirim ama neler olduğunu hissederim.
- I must go, Heurtebise.
- Gitmem gerek, Heurtebise.
Heurtebise will help you.
Heurtebise sana yardım edecek.
Could I appear and disappear like Heurtebise?
Heurtebise gibi ortaya çıkıp, kaybolabilir miyim?
I suppose, Heurtebise, that you want to stay on Earth?
Sanırım, Heurtebise, sen dünyada kalmak istiyorsun?
Heurtebise, there's nothing more to be done.
Heurtebise, yapılacak bir şey yok.
Did you notice anything peculiar about Heurtebise's behavior?
Heurtebise'in davranışlarında tuhaf bir şey fark ettin mi?
So, Heurtebise... now is the time to say what you have to say.
Evet, Heurtebise şimdi söylemen gerekenleri söyleme zamanı.
It's Heurtebise.
Heurtebise.
It's Heurtebise.
O Heurtebise.
Heurtebise, do you love this woman?
Heurtebise, bu kadını seviyor musun?
Heurtebise forbids me to look at myself in the mirror.
Heurtebise aynada kendime bakmamı yasakladı.
Heurtebise will sit you down while I'm in the kitchen.
Ben mutfaktayken, Heurtebise seni oturtur.
It had to happen, Heurtebise.
Olmak zorundaydı, Heurtebise.
The letter, Heurtebise.
Mektup, Heurtebise.
Heurtebise leads Orpheus where he should not lead him.
Ona yol göstermemesi gereken yerde Heurtebise, Orpheus'a yol gösteriyor.
Heurtebise, I'll help you.
Heurtebise, sana yardım edeceğim.
You must will it, Heurtebise.
Bunu istemek zorundasın, Heurtebise.
A fiinal effort, Heurtebise.
Son bir gayret, Heurtebise.
You left me alone in the zone where the living are not alive and the dead are not dead. arrested Princess the and Heurtebise with me of became what care you Did. ?
Beni, yaşayanların canlı ve ölülerin de ölü olmadığı bölgede yalnız bıraktınız.
Before that, it was the name of an angel in my poem "L'Ange Heurtebise."
Ondan önce, "L'Ange Heurtebise" şiirimdeki bir meleğin adıydı.
Heurtebise, the princess?
Heurtebise, prenses?