How are you doing this Çeviri Türkçe
171 parallel translation
How are you doing this to me?
Bunu bana nasıl yaparsınız?
How are you doing this?
Bunu nasıl yaparsın?
How are you doing this evening?
Nasılsınız?
How are you doing this?
Nasıl becerebiliyorsun?
How are you doing this?
Carol, buna nasıl dayanıyorsun?
How are you doing this morning?
Bu sabah nasılsın?
How are you doing this?
Bunu nasıl yapıyorsun?
How are you doing this?
- Bunu nasıl yapıyorsun?
- How are you doing this morning?
- Bu sabah nasılsın? - İyiyim.
- How are you doing this?
- Bunu nasıl yapıyorsun?
How are you doing this?
Nasıl yapıyorsun bunu?
- How are you doing this morning?
- Nasılsınız? - İyiyim.
Uh, how are you... how are you doing this to my computer?
Nasıl... Bunu bilgisayarıma nasıl yapıyorsunuz?
And how are you doing this fine day?
Böyle güzel bir günde, nasılsınız?
How are you doing this?
Bunu nasıl yapıyorsunuz?
I smelled his cologne. - How are you doing this?
Onun kolonyasının kokusunu aldım Bunu nasıl yapıyorsun?
- How are you doing this?
- Bunu nasıl yapıyorsunuz?
How are you doing this for me?
Bunu bana nasıl yaparsın?
What are you doing here? How did you find a place like this?
Burada ne işin var?
But since this is a hands-off planet, how are you gonna prove they're doing otherwise?
Başka bir şey yaptıklarını nasıl kanıtlayacağız?
So, how are you all, you are doing this evening?
Evet, bu akşam ne yapmak istiyorsunuz?
How long are you gonna keep doing this?
Bunu yapmaya daha ne kadar devam edeceksin?
I can't tell you how happy we are that you're doing this work for the Historical Society.
Tarih Derneği için bu işi yapacak olmanızdan ne kadar mutluluk duyduğumu anlatamam.
Throw away the key. "Hello, Drake." This is the way I'll talk. "How are you doing, Drake?"
"Merhaba, Drake.Benim konuşma şeklim bu.Nasıl gidiyor', Drake?"
Hey brother, how many times have you been up and down this hill? What are you doing here?
Bu tepeye kaç kere inip çıktın?
- How long are you doing this job?
- Ne kadar zamandır bu işi yapıyorsun?
Okay, so here's how this- - What are you doing?
Şimdi, en baştan başl- - Ne yapıyorsunuz?
Uh, how are you ladies doing this evening?
Bu gece nasılsınız bayanlar?
And how are you doing... in this world, Master Frik?
Ya sen bu dünyada neler yapıyorsun, Efendi Frik?
How are you doing with this whole dad thing?
Bu baba olayı nasıl gidiyor?
How are you doing with all of this?
Olanlardan sonra durumun nasıl?
How are you doing with this twin thing?
Sence bu durum nasıl şu ikiz durumu?
- How are we doing on that spell? - You keep throwing this "we" word around, and I don't see you doing anything.
- Sürekli "biz" diyip duruyorsun ama senin bir şey yaptığını görmüyorum.
I've been doing quite a bit of research knowing how hard you are to please... this one comes highly recommended.
Zor beğendiğinizi bildiğim için biraz araştırma yaptım ve.. bu seferkini çok tavsiye ettiler.
Hi, this is Stephanie Gold from Dateline. How you doing? - Good, how are you?
Dateline'dan Stephanie Phillips.
How are you doing with the media coverage on this case?
Davaya basının ilgisi nasıl?
How many girls are you doing this for?
Kaç tane kız için daha yapıyorsun bunu?
You don't know how good this feels. Claes, what are you doing?
Ne kadar güzel hissettirdiğini bilemezsin.
How are you doing with this whole JD thing?
Hey, Elliot, J.D. ile aranızdakiler nasıl gidiyor?
How many times are you gonna keep doing this? "
Bunu daha kaç kez yapacaksın? " diye düşündüm.
How are you doing with all this?
Sizin çalışmanız nasıl gidiyor?
Anyway, how long are you going to be doing this?
Peki sen ne zamana kadar bu işe devam edeceksin?
How are you doing with all this?
Bütün bununla nasıl başediyorsun?
And how would you know? - We are doing the best we can. This is not a precise science.
Elimizden gelenin en iyisini yapıyoruz, ama bu gözleme dayalı bir bilim değil.
How you get them to believe in themselves if they can't even admit their feelings about who they are and what they're doing in this world?
Kim oldukları, ve bu dünyada ne yaptıklarını... kendileri bile kabul etmezlerken, onlara özgüven nasıl aşılarız?
There is only a stream of goodness or well-being which you are allowing or not, and your magnificent emotions are telling you what the mix is, how you're doing in your allowing or your resisting of this connection.
Kabul ya da reddettiğiniz tek bir bolluk ve refah akımı vardır ve duygularınız size ne yapacağınızı söyler : bu akıma direnebilir ya da izin verebilirsiniz.
How are you gonna hit the ball when you're doing this?
Gözlerin kapalıyken topa nasıl vurmayı düşünüyorsun?
How are you doing with all of this?
- Selam. Olanlardan sonra nasılsın?
How are you not going to get arrested doing this?
Bunu tutuklanmadan nasıl yapacaksınız?
Let me tell you how you are going to pay for this. For the next four months, you will spend every off weekend doing night duty in B Section.
Önümüzdeki 4 ay boyunca, izinli olduğun her haftasonunu "B" Bölümünde, gece vardiyasında çalışarak geçireceksin.
No, I can see how busy you are. I appreciate you doing this.
Hayır, ne kadar meşgul olduğunu görebiliyorum bunu yaptığın için sağ ol.