I'll get them Çeviri Türkçe
1,645 parallel translation
I'll get the servants to burn them.
Uşaklara söyleyeceğim onları yaksınlar.
I'll get them.
İlaçlarını getireyim.
If you'd like to come with me, I'll get someone to write them down.
Benimle gelirseniz bilgilerinizi birine yazdırırız.
In the kitchen there must be some old rags. I'll go get them.
Mutfakta eskiden kalma paçavralar vardır.
Don't worry, cuz, I'll get them to the courthouse.
Endişelenme kuzen, ben onları mahkemeye getiririm.
I'll get you some garbage bags so you don't get wet carrying them there.
Sana biraz çöp torbası veririm sen de bunları oraya taşırken ıslanmazsın.
He did get some funny stuff, I'll admit... but he didn't live life, he viewed it... then edited the best bits and archived them. Okay.
Tamam!
Three dates, and I'll get you here, to the high-stakes medal round... where eight out of 10 women believe that the first kiss... will tell them everything they need to know about the relationship.
Üç randevuda sizi riskli madalya raunduna çıkarabilirim. 10 kadından sekizinin ilk öpücüğün... ilişki hakkında onlara her şeyi anlatacağına inandığı aşamaya.
I'll go get those girls, bring them over here... and we'll have a conversation like human beings.
O kızları getireceğim... ve insan gibi sohbet edeceğiz.
- I'll get them.
Ben onları alacağım.
- Wait in the car, and I'll go get them.
- Arabada bekle.
I'll get them.
Onları getiricem.
I'll get them to send your stuff to your house.
- Eşyalarını eve yollarım.
I'll go wake them and get dressed.
Gidip uyandırayım ve giyineyim.
I'll get their prints before we put them on ice.
Morga koymadan önce parmak izlerini alırım.
I'll go find out what the victims were driving. Well, get an APB out on them if you get anything.
Bunların hepsi sayılar, eşitlikler.
I'll get them right away.
Hemen değiştireyim.
- I'll go get them.
- Gidip getireyim onları.
I'll give you the 50 you'd get if I gave her 100 for the drink. But I'm not gonna give them 100.
- Sana elli veririm, ama bunlara 100 $ vermem.
I want to play with them, take them out... come to think of it, they'll get love from two mothers!
Onlarla oynamak istiyorum, onları çıkarmak bunu bir düşünsene, 2 tane anneleri olacak.
I'll just get them.
Hemen getiriyorum.
I'll get them.
Getireyim.
I'll get them
Ben alırım
I'll get them for you.
Ben alırım.
- I'll get them!
- Alacaksın!
- Here. Here. I'll get them.
- Ben gidip araba bulayım.
I'll feed them when they get bigger. "
Büyüdüklerinde iyice beslerim onları " diyor.
I'll get them all at a proper time
Münasip bir zamanda hepsini yakalayacağım.
I'll get them.
Ben alırım.
We need a diversion. I'll get their attention and lead them away from the hatch.
Dikkatlerini çekip, onları ambardan uzaklaştıracağım.
I'll go get them.
Gidip onları getireceğim.
Listen, Miss Freedom Hater, they'll strike again, and I have to get them off the street.
Dinle, Bayan Özgürlük Düşmanı, onlar tekrar saldıracaklar, Ve ben onları onlar tekrar saldırmadan önce sokağımızdan postalamak zorundayım.
I'll do them as soon as I get back to the lab.
İyi, Labaratuara döner dönmez yapıp gönderirim.
Yeah. Yeah, I'm going to get a hold of the video tapes, I'll get them over to A.V.
Evet, bantları bulup ses ve görüntü laboratuvarına göndereyim.
As soon as we get a fix on them, I'll make sure of that.
Yerlerini öğrenir öğrenmez, her şey düzelecek.
I promise i'll get them back to you.
Onları sana geri getireceğim, söz veriyorum.
I'll get them!
- Doktor! Ben onlarla ilgileniyorum.
- I'll speak to them first chance I get.
- İlk fırsatta onlarla konuşacağım.
I now love bike riders so much... that from now on when driving, I'll no longer consider... how many points I'd get if I took them out.
Artık bisikletçileri o kadar çok seviyorum ki, araba kullanırken onları altıma alırsam kaç puan alırım diye bir daha düşünmeyeceğim.
I'll just have one of my guys get them out of here.
- Elemanlarımdan birine attırırım.
Again. A mistake. I'll get the policy out, I'll call them myself.
Poliçeyi çıkarayım, kendim ararım.
- I'll have my secretary get them.
- Sekreterime aldırırım.
So, come on, I'll draw the enemy fire, you outflank them get in there, get the bone marrow sample.
Tamam, ben düşman ateşine göğüs gererken sen de arkalarından dolaşıp, kemik iliği örneğini alırsın.
I'll get them in as soon as I can.
Elimden geldiğince çabuk yapmaya çalışacağım.
All right, I'll get them all back, I promise.
Tamam tamam Ben onları alırım. Hepsini Söz veriyorum.
- Wait here and I'll get them to put out a call.
- Burada bekleyin ve bende bir anons geçeyim.
- It's no trouble, I'll get them. - Thank you.
- Sorun değil, ben alırım.
I'll get them off to school. I'll tell them you're sick.
Onları okula bırakırım, hasta olduğunu söylerim.
I'll get the TAs to do them.
Bunu yapması için Tas'ı çağıracağım.
I take the blame for all of them... if it'll help get Nathan into High Flyers.
Hepsinin suçunu üzerime alıyorum... Nathan'ın High Flyers kampına katılmasına yardım edeceğim.
If I get this guy in custody, I'll have something to squeeze them with.
Bu adamı tutuklatırsam onları köşeye sıkıştırabilirim.
i'll get it 1406
i'll get this 36
i'll get him 207
i'll get you back 17
i'll get back to you 214
i'll get 59
i'll get over it 38
i'll get out of your hair 27
i'll get it done 26
i'll get you 212
i'll get this 36
i'll get him 207
i'll get you back 17
i'll get back to you 214
i'll get 59
i'll get over it 38
i'll get out of your hair 27
i'll get it done 26
i'll get you 212