English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ I ] / I'll get you some

I'll get you some Çeviri Türkçe

1,410 parallel translation
Look, why don't you watch the stuff, and I'll go get some pizza.
şimdi valizlere göz kulak ol,.. ... pizza alayım.
I'll get you some.
Ben sana bir miktar getireceğim.
I'll go get some help and we'll get you out.
Ben gidip yardım alıp seni oradan çıkartacağım.
I'll get you some stupid food.
Size salak gıdalar bulucam.
But see, we're all there trying to map out a game plan and rehearsal schedule... and I'm sure whatever you two are talking about here... is so much more fascinating and important and, let's just say it, fun... but I'd really like to get an'A'on this assignment, and to do that... you'll have to discuss your sock hops and clambakes some other time.
Şurada plan yapmaya çalışıyoruz. Eminim konuştuğunuz konular çok daha ilğinç,.... ... önemli ve eğlencelidir, ama bu ödevden A almak istiyorum.
I'll get you a lipstick with some actual color in it.
Sana şöyle rengini belli eden birde ruj getireyim.
I'll get you some money out in the next few days.
Önümüzdeki birkaç günde size para bulabilirim.
Let's go to the garage, and I'll get you some paint thinner.
Hadi garaja gidelim ve sana biraz boya tineri vereyim.
I'll get you some water.
Sana su getireyim.
I'll get you some help.
Sana yardım bulacağım. sana yardım bulacağım.
Look, I'll get some tweezers... and choke you with a cotton ball, you son of a...
Bak cımbız alıp koparıcam seni... ve sonra çoırap tıkıcam oraya, Seni oros- -
I'll get you some pantyhose.
İç çamaşırı alacağım.
Ian, if you're going to be in this family, I'll get you some earplugs... because the Portokalos women, if they're not nagging somebody, they die!
Ian, eğer bu ailede yer almak istiyorsan sana bir çift kulak tıkacı lazım. Çünkü Portokalos kızları birinin başının etini yemezlerse ölürler.
I'll go get you some water.
Sana su getireyim.
Get up, have a shower, and I'll make you some coffee.
Kalk bir duş al. Ben sana kahve yaparım.
I'll get you some Mexican shit.
Sana Meksikalı bulurum.
I'll get you some help.
Yardım getiriyorum.
I mean, once you get to college... we won't have anything to talk about, anyway... and I don't know, you'll probably end up meeting some skinny girl, right?
Yani, sen üniversiteye gittikten sonra... konuşacağımız bir şey kalmaz, yine de... bilmiyorum, büyük ihtimalle sen sıska bir kızla çıkmaya başlarsın.
I'll get some more towels, you look tired.
Sana biraz su getireyim.
- Oh man. I'll get you some help, all right?
Sana yardım getireceğim, tamam mı?
How about you bet for me, and I'll get us some drinks?
Sen benim için de oyna... Ben içecek birşeyler alayım.
I'll get you some more.
- Biraz daha getireyim.
I'll get you some medicine.
Ben ilaç getireyim.
I'll get you some kibble out of it, all right?
Sana biraz kuru mama alırım, tamam mı?
- ( groans ) I'll get you some Alka-Seltzer.
Alka-Seltzer getireyim.
I'll get you some!
Getiriyorum!
I'll get you some
Sana kahvaltı hazırlayım.
I'll send you some money as soon as I get a job.
Ben para kazanmaya başlıyayım da gönderirim size.
I'll get you some food.
Sana biraz mama getireceğim.
A mystical antibiotic. I'll get you some.
Mistik bir antibiyotik, sana biraz alırım.
It's called Styrofoam. I'll get you some china ones.
Buna styrofoam deniyor, sana çin porseleninde biraz çay getireyim.
- But I'll go with you to get some.
- Ama size getirebilirim.
I'll get you some water.
Sana biraz daha su getireyim.
All right, you keep looking, I'll go get some coffee.
Pekala, sen bakmaya devam et, ben gidip kahve getireceğim.
I'll get you some coffee.
Sana kahve getireyim.
I'll tell you what, let's go get some ice cream, when we get back...
Gidip dondurma alalım. Dönünce ders çalışacağım.
- I'll get you some chips.
- Biraz cips getireyim.
I'll come back for you... just as soon as I get a place, some money...
Senin için geri döneceğim... bir yer ve biraz para bulduğum zaman- -
Why don't we all get some rest, and on Monday I'll sing you a song, explaining the difference between semen and Sea-People.
Neden biraz dinlenmiyoruz? ve Pazartesi günü... Size Deniz insanları ( Sea people ) ile meninin ( semen ) arasındaki farkı anlatan bir şarkı söyleyeceğim.
Let me get some beers for you first, then I'll be back to take your orders.
Bir bira içene kadar yemeğin hazır olur
I'll get some beers for you.
çok afedersin
Now, ma'am, I'll be very candid with you about this so please, don't get freaked out or think that I'm some kind of weirdo who you shouldn't meet for the best fried clams in Maine.
Bu konuda çok açık olacağım bu yüzden kızmayın ya da Maine'de birlikte akşam yemeği yenmeyecek bir sapık olduğumu düşünmeyin.
You and I don't get after him right away, he'll get out of my range and some kind of shit is gonna hit the planetary fan.
Hemen peşine düşmezsek menzilimin dışına çıkacak ve tüm gezegen uzaylı bokuna saracak.
I'll get you some aspirin.
Aspirin getireceğim.
I'll get you some more.
sana birkaç tane getireceğim.
I'll call you when I get some time to talk, all right?
Konuşmak için biraz vaktim olduğunda seni ararım, tamam mı?
I'll make some coffee, get you your pills, whip us up some French toast.
Kahve yapayım, sen haplarını al, yumurtalı ekmek yapayım.
I'll get you some more, dude.
Sana biraz daha getireyim ahbap.
If you need some help, I'll do what I can to get you back with your kids
Yardıma ihtiyacın varsa, çocuklarına kavuşman için elimden geleni yaparım.
- Will I get some tips first? "Sure, if he runs away, you'll get a tight slap"
Tabii, eğer buradan kaçarsa seni eşek sudan gelinceye kadar döverim!
Once we get home, I'll take you to a hot spring for some r est.
Eve vardığımız zaman, seni biraz dinlenmen için sıcak bir kaplıcaya götüreceğim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]