English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ I ] / I'm going away

I'm going away Çeviri Türkçe

1,520 parallel translation
Sir, yes, there is one thing I'm going to be needing from you right away.
Efendim evet, sizden yapmanızı istediğim bir şey var.
How am I going to take her away?
Onu nasıl uzaklaştıracağım?
I'm going away on business for a few days
İş için bir kaç günlüğüne burada olmayacağım.
I am going away.
Ben de beş dakika sonra gelirim, tamam mı?
I'm not going away in a hurry.
Gitmek için acelem yok!
I'm going to throw it away!
Onları atacağım!
"My brother Anthony is a fucking retard, " so I'm going to go into the army and I'm gonna run a fucking million miles away. "
"Kardeşim Anthony geri zekalının teki bu yüzden orduya katılacağım ve binlerce kilometre uzağa gideceğim."
Believe me, I'm going right away back.
İnan bana, dosdoğru geriye uçacağım.
I'm going away for a while Don't worry about me
" Kısa bir süreliğine ayrılıyorum, benim için endişelenme
- I'm not going away!
- Ben hiç bir yere gitmiyorum!
She left a note, "I'm going away for a while"
Bir not bırakmış ; "Kısa bir süreliğine uzaklaşıyorum."
I'm going away for years.
Yıllarca hapis yatacağım.
I wasn't going to let him get away with that.
Yaptıklarını yanına bırakamazdım.
But if I find out you did this thing, I'm going to put you away for good.
Ama bu işi senin yaptığını öğrenirsem, uzun süre yatıya kalacaksın.
I'm going away.
- Sally! Ben gidiyorum.
I have dug myself up from dirt to afford these things, and no one is going to take them away from me.
Bunları satın alabilmek için canla başla çalıştım, ve hiç kimse bunları benden geri alamayacak.
I am going to take away your money, your family, and your dignity.
Senin paranı, aileni, ve saygınlığını elinden alacağım.
Well, I can't say it's going to be easy meeting the guy who's going to take my mother away, but I'll try to keep an open mind.
Eh pek kolay olacağını söyleyemem Annemi benden uzaklaştıracak adamla tanışmak, Ama elimden geldiğince açık fikirli olacağım.
If you need anything at all I'm just going to be less than an hour away so just call anybody...
Herhangi bir şeye ihtiyacın olursa birini ararsın, gelmem 1 saati bulmaz.
And you think I'm going to throw it away on some ad campaign that tells people they're going to feel like hell?
Şimdi bana tüm bunları, insanların kendilerini berbat hissettiklerini söyledikleri bir reklamla çöpe mi atayım diyorsun?
" I'm going away, don't contact the authorities,
" Gidiyorum. Yetkililere haber vermeyin.
I'm going to get you for getting carried away with yourself, half-pint!
Eğer bu küçük çocuğu çalmaya kalkışırsan, seni affetmeyeceğim!
No, I'm sorry, I'm not going to walk away like this.
Hayır, üzgünüm, böyle çekip gitmeyeceğim.
No, I'm not running away. I'm going after them and I'm going alone.
Hayır peşlerinden gidiyorum ve yalnız gideceğim.
I'm terrified, because all the good things keep going away.
Hem de çok korkuyorum. Çünkü tüm iyi şeyler devamlı yok oluyor.
Lieutenant O'Grady, I'm going to step away.
Teğmen O'Grady, ben kalkıyorum.
I am going to go up in one of those metal cans and I am gonna fly away.
O metal kutuların içine girip uçacağım.
As it is, I'm going away.
Bu durumda, gidiyorum.
God ought to realise, Sumi I'm a man who has sold toys to children all over the world... and now I'm going away without even playing with my own grandchild
tanrı bunu fark etmeli, Sumi ben oyuncaklarımı dünya üzerindeki bütün çocuklara satan bir adamım... ve belkide bu oyuncaklarımla torumla oynamadan gideceğim
But I assumed you're not going to turn me away.
Ama sanırım bana hiç geri dönemeyecektiniz.
I'm going to throw the gun away!
Silahı uzağa fırlatacağım!
Ain't getting married again But I'm going away with him
Bir daha evlenmeyi düşünmüyorum. Ama onunla gideceğim
Somewhere a million miles away the girl I once loved was going down her road and I was stuck back on mine.
Milyonlarca mil ötede bir yerde... Somewhere a million miles away..... bir zamanlar sevdiğim kız, kendi yolunda ilerliyordu. ... bense yolumda sıkışıp kalmıştım.
Nina, hold on, I'm going to go away for a little while, okay?
Nina, bana bak, bir süreliğine gidiyorum, tamam mı?
Mom I'm going away for the weekend.
Anne. - Ben hafta sonu arkadaşımda kalacağım.
I said we should get serious about me going away.
Gitme kararımın ciddi olduğunu söylemiştim.
Now, I'm going away for a short period of time... to pay a political debt to our illustrious police department.
Şimdi kısa bir süre için burada olmayacağım. Şanlı emniyet müdürlüğümüze ödemem gereken politik bir borcum var.
And while I'm away, I don't want no fucking drama... on our streets... about anything... by anyone that's going to draw heat... or attention to us in any way... unless you have my fucking permission.
Ben yokken, hiçbir şekilde... kimsenin... benim iznim olmadığı sürece... sokaklarımızda... polisin dikkatini üstümüze çekecek... herhangi bir olaya sebebiyet vermesini istemiyorum.
I wasn't going to give it to you but I made it for Charley when you were gonna give him away.
Onu evlatlık vermen halinde, Charley için hazırlamıştım sana vermeyecektim ama.
I'm actually going away next Friday.
Önümüzdeki cuma uzağa gidiyorum.
Going away, I'm going away Oh Ram Chand re...
Uzağa, uzağa gidiyorum.. Oh Tanrım...
Going away, I'm going away Oh Ram Chand re...
Gidiyorum, çok uzağa.. Oh Tanrım.
- She's with me now. - I'm going away with him.
- Onunla uzaklara gideceğim.
Now get the fuck away, or I'm going to get really mad. See what I get for telling the truth?
Şimdi siktir git buradan, kızmaya başlıyorum bak.
Tomorrow morning, I'm going to let her run away.
Yarın sabah, kaçmasına izin vereceğim.
I'm going to the village. I want to get these sent down to the office right away.
Köye gidiyorum, bunları hemen ofise göndereceğim.
I was going to leave you here and run away.
Seni burada bırakıp kaçacaktım.
I'm not going to take that away... until I have to.
Gerekmedikçe ellerinden almayacağım.
I was never going to tell you about the complaint, because i'm going to find some way to make it go away.
O şikayetten hiç bahsetmeyecektim, çünkü ekarte etmenin bir yolunu bulacağım.
I'm not going away!
Hiçbir yere gitmiyorum!
No, I was going to say we shouldn't get all carried away'cause we didn't win.
O yüzden değil, kazanmadık diye kendimizi kaptırmayalım dedim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]