English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ I ] / I'm gonna go change

I'm gonna go change Çeviri Türkçe

135 parallel translation
I'm gonna go find'em and have some fun for a change.
Gidip onları bulacağım ve biraz eğleneceğim.
Well, I'm gonna go change, you guys.
Ben gidip üstümü değişeceğim.
I'm gonna go over there and change the shakers.
Oraya gidip karıştırıcıları değiştireceğim.
I'm gonna change my shirt, then we'll go.
Gömleğimi değiştiririm, sonra gideriz.
Well, I'm just gonna go change the old underwear and we'll start this again.
Ben gidip iç çamaşırımı değiştireceğim. Sonra baştan başlarız.
Next time those "some people" come here, I'm gonna ask if they don't want anybody to know... who they are under those sheets... when they go marchin'in those stupid parades, how come they don't have sense to change their shoes?
bir dahaki sefere o "bazıları" buraya geldiğinde, aptal törenlerinde üstlerine çarşaf geçirip, ayakkabılarını değiştirmeyi akıl edemeyenlerin... gerçekte kimler olduğunu herkesin bilmesini... isteyip istemediklerini sorarım.
I'm gonna go change and hang myself in the shower now.
Gidip üstümü değiştireceğim. Sonrada kendimi duşa asacağım.
If I were gonna change my name, I'd go with Deion.
Adımı değiştirecek olsaydım, Deion yapardım.
Oh, I'm gonna go change the music.
Ben müziği değiştirmeye gidiyorum.
But I think I'm gonna go change because...
Fakat değiştireceğim çünkü... Hayır.
I'm gonna go change.
Gidip üstümü değişeyim.
I'm gonna go change.
Gidip üstümü değiştireyim.
I'm gonna go to the bookie and change my bet right now.
Şimdi gidip bahsimi değiştireceğim.
Steve, I'm just gonna go change.
Steve, üstümü değişip hemen geleceğim.
I'm gonna go to the bookie and change my bet right now.
Hemen şimdi gidip bahsimi değiştiriyorum.
I'm just gonna go change. Be right back.
Ben üzerimi değiştirip hemen geliyorum.
Okay, I'm gonna go change the cat litter.
Tamam, gidip konuşmayı dağıtacağım.
I'm gonna change, and go to the gym.
Üzerimi değişip, spora gideceğim.
I'm gonna go change.
Ben üstümü değiştireyim.
Okay, I'm gonna go change, and then I'm gonna go to the library.
Tamam, üstümü değiştirip kütüphaneye gideceğim.
So I think I'm gonna go upstairs, change and then I will be out of your hair.
Bu yüzden yukarı çıkıp üstümü değiştirsem iyi olacak ve başınızdan ayrılmış olurum.
I'm gonna go change.
Değişeceğim
OK, I'm gonna go change now.
Şimdi üzerimi değiştireceğim.
Then I'm gonna go home and change for the show tonight.
Sonra eve gidip bu geceki konsere hazırlanacağım.
SO DO OUR FIVE OTHERS. I'M GONNA GO CHANGE HIM, HONEY.
Altını değiştireceğim, tatlım.
- I'm gonna go upstairs and change.
- Yukarı çıkıp giyineyim.
So I am gonna go change, and then I'm gonna kick your ass in that game.
Önce üzerimi değiştireceğim sonra da bu oyunda canına okuyacağım.
I'm gonna go to Doc Magoo's, get some breakfast, find a toothbrush change my underwear, and then I'll clear your borborygmi.
Doc Magoo'ya gidip kahvaltı edeceğim. Bir diş fırçası bulup iç çamaşırlarımı değiştireceğim Ondan sonra gazı olan hastaya bakarım.
I'm gonna go home, I'm gonna shower, I'm gonna change my clothes, okay?
Kaçtın ve her şeyi bana bıraktın Eve gideceğim, duş alacağım ve kıyafetlerimi değiştireceğim. Tamam mı?
- Okay, I'm gonna go change then.
- Üstümü değiştireyim o zaman.
I'm gonna go change the tire.
Lastiği değiştireceğim.
I'm gonna go change.
Ben üstümü değiştireceğim.
Now, I'm gonna go change.
Ben üstümü değiştirmeye gidiyorum.
All right, I'm gonna go change. You look over the menu.
Tamam, ben üstümü değiştireyim sen de mönüye bak.
I'm gonna go change.
Ben üzerimi değiştireceğim.
It's gonna end up with the whole town taking this too far, and us having to talk about what we learned to change everyone's minds, and I say we just stop it right now and go play cards or something.
Bu her zamanki gibi, tüm kasabanın çılgına döndüğü, büyük bir hengameye dönüşen, sonra da bizim ne öğrendiğimizi anlattığımız günlerden birine doğru gidiyor. Ben diyorum ki şimdiden çekilelim, gidip kağıt falan oynayalım.
I'm gonna go change.
Gidip üzerimi değişeceğim.
I'm gonna go up and change.
Gidip üstümü değiştireyim.
I'm gonna go down to the set early and see if I can change Lauren's mind.
Tamam. Ben erkenden sete gidiyorum ve bakalım Lauren ın fikrini değiştirebilecekmiyim
I think I'm gonna go straight home and change, but thank you for this.
Eve gidip üstümü değiştirsem iyi olacak. Teklifin için yine de teşekkürler.
I'm gonna go home and change and be right over.
Eve gidip üstümü değiştirip, hemen gelirim.
- I'm gonna go change.
- Harika.
I'm gonna go change.
Üzerimi değiştireceğim.
I'm gonna go change
Değiştirmeye gidiyorum.
I'm gonna go change into my Pocahontas costume.
Gidip Pocahontas kostümümü giyeyim.
I'm just gonna go and change my dress.
Gidip elbisemi değiştireceğim.
I'm gonna change it and then go get Beckett.
Bunu değiştireceğim ve sonra gidip Beckett'ı getireceğim.
I'm gonna go change.
Gidip üstümü değişeyim
All right, everything's good. I'm gonna go change.
Tamam, herşey güzel gidip üstümü değişeyim
I swear, Elliot, if you don't tell me this secret, I'm gonna go in that stall and change your butt rating.
Yemin ediyorum Elliot, eğer bana anlatmazsan, tuvalete girip, kıç notunu değiştiririm.
I'm gonna go home and change, And then...
Eve gidip üzerimi değiştireceğim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]