I'm just wondering Çeviri Türkçe
1,267 parallel translation
I just know that if I don't see him, I'll spend the rest of my life wondering.
Eğer onu görmezsem hayatımın geri kalanını merak ederek geçireceğim.
Handy, I was just wondering... now that Sally is dating the president... Does that mean that you're available?
Handy, merak ediyordum da, artık Sally başkanla çıktığına göre bu senin bekar olduğun anlamına mı geliyor?
We do have $ 1.2 billion that we wish to invest... and I'm just wondering, with EYE Tech, if there's...
Yatırıma ayırmak istediğimiz 1,2 milyon dolar var. Acaba diyorum, EYE Tech...
Sam, I'm gonna be buying a lot of stuff... and I'm just wondering, what's your best price?
Sam.. Sam'di değil mi? Daha birçok şey alacağım ve merak ediyorum, en uygun kaça verebilirsin?
I was just wondering if I can let go of an old, painful memory.
Eski, acı bir anıyı unutup unutamayacağımı düşünüyordum.
No, I was just lying in bed, wondering what to do.
Hayır, yatakta uzanmış ne yapayım diye düşünüyordum.
I'm relaxed, I'm just wondering whether Eric will like it.
Rahatım, Erik sevecek mi diye merak ediyorum.
Because I'm just- - There's an intimacy that you get when it's just a few people in the room, and I'm just wondering if that's gonna get lost, if we're gonna go back to sort of, like,
Çünkü, odada az kişi varsa bir samimiyet oluyor. Merak ettiğim, bu kaybolur mu, yine birbirimizle mücadeleye girer miyiz, üstünlük kurmaya çalışır mıyız...
I was just walking by, and wondering if you need some help.
Geçiyordum da, yardıma ihtiyacınız var mı diye merak ettim.
I'm just wondering though, what you're going to do... when the conductor comes by.
Kondültör geldiğinde ne yapacaksın.
- l'm good. I was just wondering how you were. I haven't seen you in a week.
Bir hatadır seni görmedim diye düşünüyordum.
I'm just wondering... what you're doing.
Ne yapıyorsun diye merak etmiştim.
I'm just wondering what happened to Duke.
Yalnızca Duke'a ne olduğunu merak ediyorum.
I'm just wondering.
Merak ettim sadece.
I'm just wondering if anything turned up on Illyria.
Illyria'nın başına bir şey mi geldi diye endişeleniyordum.
I was just wondering when you decided to eat your friend, Chip? On the life raft.
Arkadaşınız Chip'i ne zaman yemeğe karar verdiğinizi soracaktım?
I was just wondering how things are going with Miss Fairchild.
Bayan Fairchild'la nasıl gidiyor diye sorayım dedim.
But we did come here for spring break... and I'm just wondering if we're not spring-breaking... the way you're supposed to spring-break.
Ama buraya bahar tatili için geldik. Acaba bahar tatilini olması gerektiği gibi geçirmiyor muyuz?
A friend of mine is here... but she didn't say exactly where, so I'm just wondering...
Ama tam olarak nerede olduğunu söylemedi, acaba...
I'm just wondering what you're thinking about.
- Ne düşündüğünü merak ediyorum.
I was just wondering... do your alumni friends have any daughters?
Bir şeyi merak ettim. Mezun arkadaşlarının kızları var mı?
I'm in our room and I was just wondering how I could have beat you here.
Odamızdayım ve nasıl senden önce geldim diye merak ediyordum.
I WAS JUST WONDERING IF THERE'S ANY WAY I COULD STOP DELIVERY TO 1616 MERIDIAN STREET.
Acaba Meridian Caddesi 1616 numaraya teslimat yapmamamın bir yolu var mıdır diyecektim.
I was just wondering if you had those, uh, you know, sweet little figs.
Pardon? Aa, acaba o güzel tatlı incirlerden sizde var mı diye soracaktım.
So I'm just wondering if there's a possibility that you forgot to flush.
Tahminime göre eğer bir olasılık varsa oda sifonunu çekmeyi unutmuş olabileceğinizdir.
Sloppy, stumbling, stinking drunk. Now, I'm just wondering if there's a possibility... that you miscounted your chips?
Şimdilik, Yalnızca tahminde bulunabilirim Fişlerinizi yalnış... hesaplamış olmanız mümkün mü?
Now, I'm just wondering though, what's keeping you awake?
Şimdi, şunu merak ediyorum, seni uyanık tutan ne?
I was just wondering if there was any rhyme or reason behind how you divide up assignments. / Yeah
Görev dağılımı tarzının arkasında bir kafiye ya da mantık var mı? Var.
I was just wondering if I could post this flyer on your board.
Şu afişi dükkana asabilir miyim diye soracaktım.
So I was, um, wondering ; and I know this is a really huge favour for which I'd be eternally grateful ; if, uh, I could use your place, just for an hour?
Merak ediyordum da, biliyorum bu çok büyük bir iyilik, ki bu yüzden sana minnettar kalırım, daireni bir saatliğine kullanabilir miyim?
Just in case you're wondering, I'm a 34-C cup.
Eğer merak ediyorsanız, 34-C kupasındayım.
I'm just wondering what would happen if we ran out of excuses.
Mazeretlerimiz bitince ne olacak acaba?
I'm doing a story on the "torch" on dan cormier and I was just wondering if I could talk to you for a little bit.
- Merhaba. Torch'a Dan Cormay haberi hazırlıyorum. Acaba sizinle konuşabilir miyim?
But since I've been this lucky... I was just wondering if you'd like... to get together, you know, for the econ test.
Ama bu kadar şanslıyım madem merak ediyordum eğer bir araya gelip, Ekonomi testi için.
And I never got an answer and I was just wondering, you know?
Ve bir cevap alamamıştım ve merak ediyordum...
Tru was looking it up on her computer... and I was just wondering whether I'd lost a body.
Tru, bilgisayarında inceliyormuş ve bir ceset kaçırıp kaçırmadığımı merak ettim.
I was just wondering if you'd heard anything from Tru or Harrison.
Tru ya da Harrison'dan haber aldın mı merak ettim.
I'm just wondering if I can get my test results over the phone.
Test sonuçlarımı telefondan öğrenebilir miyim diye merak ediyordum
So I was just wondering when we're gonna have to sit down and reevaluate our decision-making paradigm.
Yani merak ediyorum da ne zaman oturup karar mekanizmalarımızı tekrar gözden geçereceğiz.
Hey, listen, we're setting up this rally upstate next week and I was just wondering if there was some way we could attract you know, some upstanding African-Americans like yourself.
Haftaya ralli düzenliyoruz. Merak ettim daha çekici bir şey... sizin gibi American afrikan karşımı siz bilrsiniz
I was just wondering if maybe you wanted to go to the ball with me.
Benimle baloya gelmek ister misin diye soracaktım.
I was just wondering if this guy was helping you to make choices?
Sadece, bu adamın size karar vermeniz için yardım edip, etmediğini merak etmiştim
No, I'm just wondering.
Hayır, sadece merak ettim.
I'm just wondering, why would robots buy new upgrades if parts are so much cheaper?
Merak ediyorum, neden robotlar yedek parçalar bu kadar ucuzken yeni ürünler alsın?
I was just wondering if you had any more of those amazing cakes?
Merak ediyorum da, acaba şu muhteşem kekinizden biraz daha var mıdır?
I'm just wondering if this whole thing is better on the phone.
Ben sadece bunları telefonda konuşmanın daha iyi olup olmayacağını merak ediyorum.
But, son, you know, I'm just wondering...
- Ama evlat, sadece merak ediyorum..
I was just wondering, did it hurt at all?
Acıdı mı diye merak ediyordum.
I was just wondering if, when I'm too old to be here like this... if my daughter will be here instead, in my place.
Düşünüyordum da burada olmak için çok yaşlandığım zaman... acaba benim yerime kızım mı geçecek.
Well, just to tell you that I wasn't going to call so you wouldn't... be aggravated, sitting around and wondering when I was...
Şey, eğer seni arayacak olsaydım sinirlenebilirdin... sen yokken oturup seni merak ettim ve ne...
Good morning. Sorry to wake you but I was just wondering if Maria could grab your sheets.
Uyandırdığım için üzgünüm ama Maria çarşaflarını alabilir mi acaba?
i'm just fucking with you 43
i'm just saying 2329
i'm just kidding 550
i'm just getting started 85
i'm just asking 203
i'm just messing with you 85
i'm just 2693
i'm just fine 70
i'm just playing 44
i'm just curious 283
i'm just saying 2329
i'm just kidding 550
i'm just getting started 85
i'm just asking 203
i'm just messing with you 85
i'm just 2693
i'm just fine 70
i'm just playing 44
i'm just curious 283