I'm not here to hurt you Çeviri Türkçe
130 parallel translation
Don't call your attorney,'cause I'm not here to hurt you.
Avukatını arama. Çünkü sana zarar vermeye gelmedim.
I'm not going to hurt you, son, just come here.
Canını yakmayacağım evlat, sadece bir dakikalığına gel.
I'm not here to hurt you.
Sana zarar vermeye gelmedim.
I'm not going to hurt you. Here.
Sana zarar vermeyeceğim.
I don't know. And I'm, I'm not here to hurt you.
Bilemiyorum, ve seni incitmek için gelmedim buraya.
I'm not here to hurt you. I'm here to help you.
Zarar vermek için değil, yardım etmek için buradayım.
... I'm not going to hurt you, come here!
... sana zarar vermeyeceğim, buraya gel!
I'm not here to hurt you.
Söz veriyorum.
I told you, I'm not here to hurt you.
Lütfen, sana zarar vermeyeceğimi söyledim.
- Listen. I'm not here to hurt you.
- Buraya seni incitmek için gelmedim çocuk.
Don't be scared, I'm not here to hurt you
Korkma, seni incitmek için gelmedim.
I'm not here to hurt you.
Seni incitmek burada değilim.
And he knows I'm not here to hurt you.
Ve seni buraya incitmeye gelmediğimi biliyor.
You and Audrey are both adults and I am not gonna sit here and apply some ridiculous double standard to the situation, just because my feelings got a bit hurt.
Sen ve Audrey, ikiniz de yetişkinsiniz. Sırf duygularım biraz incindi diye bu duruma çifte standart uygulamam.
I'm not here to hurt you.
Sizi incitmeye gelmedim.
I'm not here to hurt you.
Size bir şey yapmayacağım.
I'm not here to hurt you and I didn't... I didn't hurt your friend. I promise he slipped.
Size zarar vermeye gelmedim, arkadaşına da zarar vermedim.
I'm not here to hurt you, Grundy.
Buraya sana zarar vermek için gelmedim, Grundy. Vazgeç artık.
Please, I'm not here to hurt you! I need to speak to Vic!
Seni incitmeye gelmedim buraya.
I'm not here to hurt you.
Size zarar vermeye gelmedim.
My name is Dove. I'm not here to hurt you.
Benim adım Güvercin sana zarar vermeyeceğim.
I'm not here to hurt you.
Seni incitmeye çalışmıyorum.
I knew one day you'd walk through those doors back into my life. Marco, I'm not here to hurt you.
Senin bir kez daha hayatıma gireceğini biliyordum.
- Ignacio, I'm not here to hurt you.
- Ignacio, canını yakmaya gelmedim.
I'm not here to hurt you, Ed.
Sana zarar vermek için burada değilim, Ed.
I'm not here to hurt anyone and I really do hope this leads to something fabulous for all of us, but it's not easy out there, and I'm sure you can appreciate that a girl has to do what a girl has to do to get by.
Buraya kimseyi incitmeye gelmedim. Bunun hepimiz için iyi şeyler getirmesini umuyorum ama dışarısı hiç kolay değil. Bir kızın yaşaması için yaptıklarını takdir etmelisin.
I'm not here to hurt you.
Sizi incitmek için gelmedim.
I'm not here to hurt you.
Seni incitmeyeceğim.
Isabelle, I'm not here to hurt you.
Isabelle, seni incitmek için burada değilim.
Claudia, I'm not here to judge you, but I think that someone got hurt by aat youwhnd kevin did.
Claudia, seni yargılamak değil niyetim ama sen ve Kevin'ın yaptıkları yüzünden birileri zarar görmüş.
- I'm not here to hurt you.
- Sana zarar vermeye gelmedim.
I'm not here to hurt you.
Seni incitmek gelmedim.
I'm not here to hurt you.
Canını yakmayacağım.
I'm not here to hurt you, tess.
Buraya sana zarar vermeye gelmedim Tess.
I'm not here to hurt you.
Buraya seni incitmeye gelmedim.
Okay, here's what's gonna happen next : i'm gonna have one of my men waiting near the front door, but he's not there to hurt you.
Tamam, ne yapacağımızı söyleyeyim adamlarımdan birisini ön kapıya göndereceğim.
Whoever you are, I'm not here to hurt you.
Her neysen, buraya seni incitmek için gelmedim.
Look, I'm not here to hurt you.
Size zarar vermek için buraya gelmedim ben.
I'm not quite sure what you're selling here, - but I just want to make sure she doesn't get hurt.
Burada ne pazarlıyorsunuz tam emin değilim ama zarar görmeyeceğinden emin olmak istiyorum.
I hope you're not here to hurt me.
Umarım, beni incitmek için burada değilsindir.
"hi. I'm not here to hurt you"...
"Şayet isteseydim çok kötü canını yakabilirdim."
I'm not here to hurt you.
Sana zarar vermeyeceğim. Dur!
- I'm not here to hurt you! Girl...
- Sana zarar vermek için gelmedim!
I'm not here to hurt you or your son.
Buraya seni ya da oğlunu incitme maksadıyla gelmedim.
I'm not here to hurt you, John.
Buraya seni incitmeye gelmedim, John.
Now, don't worry, I'm not here to hurt you.
Merak etme, sana zarar vermeyeceğim.
I'm not here to hurt you.
Buraya sana zarar vermeye gelmedim.
I'm not here to hurt you, okay?
Sana zarar vermeyeceğim, tamam mı?
Hey, I'm not here to hurt you.
Buraya seni incitmek için gelmedim.
I heard from someone that you guys don't really look like us underneath, and... and... and that you're actually here to hurt humans, not... not to help us. I know it sounds crazy.
bizim gibi görünmüyormuşsunuz ve, ve aslında insanlara zarar vermek için buradaymışsınız bize yardım etmek için değil.
I'm not here to hurt you. You were in my car.
Arabamdaydın, beni öldürmeye çalıştın.