English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ I ] / I'm standing right here

I'm standing right here Çeviri Türkçe

265 parallel translation
I'm standing right here until you kiss me.
Şimdi de ben, sen beni öpene kadar bir yere kımıldamam.
Listen. Boy, one of these days, just like I'm standing right here, man,
Dostum, bu günlerden birinde, tıpkı tam burada durduğum gibi, adamım, o aşağılığı ortadan kaldıracağım.
Buddy boy, I'm standing right here like an elm until you cash that check.
Dostum, sen çekimi bozana kadar burada ağaç gibi dikileceğim.
- Yes, ma'am. I was standing right over here when you said it, and I was standing right out there on those front steps when he walked up the horse, grabbed a hunk of mane,
- Evet hanımefendi bunu söylediğinizde tam şurada duruyordum ben oradayken atına doğru yöneldi, bende şuraya bir kaç adım ileriye geçtim.
Now, one thing for sure, as I'm standing here, we know he's out there right now somewhere, holding up another stagecoach.
Şimdi, burada durduğum gibi kesin bir şey,... şu anda orada bir başka posta arabasını soymakta olduğunu biliyoruz.
You know, Miss Chandler, if anybody ever told me I'd be standing here, I mean, right face-to-face with you.
Bilirsiniz, Bayan Chandler, biri bana burada duracağımı söyleseydi, yani, sizinle karşı karşıya geleceğimi...
He's standing right here. Good, I hope he heard me!
İyi, umarım beni duymuştur!
You know, Miss Chandler, if anybody ever told me I'd be standing here, I mean, right face-to-face with you. I mean, I've been in love with you all my life.
Biri bana burda olacağımı söyleseydi yani sizinle, yüz yüze... yani siz benim hayatımın aşkısınız.
I was standing right here.
Tam buradaydım.
Okay, then I'm standing over here, right?
Tamam, ben de burada duruyorum, oldu mu?
I'm standing right here.
İşte tam burdayım.
I'm right here, standing guard.
Ben buradayım, daima korurum.
Don't talk about me as if I'm not standing right here!
Ben burada yokmuşum gibi konuşup durmayı kesin!
- Lenny, I'm standing right here.
- Lenny, çene patlatıyorum burada!
- I'm standing right here!
- Tam burada duruyorum!
I will still be standing right here, on this floor, in these shoes.
Ama ben hep burada, bu koridorda çalışıyor olacağım.
I'm standing right here.
Burada duruyorum.
- I'm standing right here.
- Tam burada duruyorum.
Yeah, maybe, but right now, I'm standing here and I can't wait to spend my first night in my own place.
Yeah, belki, ama şimdi, Ben burda duruyorum! Kendi yerimdeki İlk gecem için sabırsızlanıyorum
One day the Klingon Empire will fall before the Jem'Hadar and when that day comes and piles of Klingons lie dead at my feet I will think of you, standing here impotent and weak, and I will laugh. All right!
Bir gün Klingon İmparatorluğu Jem'Hadar önünde dize gelecek ve o gün geldiğinde Klingon ölüleri ayaklarımın altında uzanırken burada aciz ve zayıf olarak dikildiğini hatırlayıp güleceğim.
Oh, gee, I'm standing right here, sir.
Tanrım, ben tam burada duruyorum efendim.
I need 20 strong men standing right here.
20 güçlü adama ihtiyacım var.
If you want vengeance, I'm standing right here.
İntikam istiyorsunuz madem, işte karşınızdayım.
Excuse me, I'm standing right here.
Affedersin ama ben buradayım.
I mean, I'm standing here in a basement on fucking Avenue D, so I'm sorry if you're having troubles finding the right girl and everything.
Yani, s.ktiğimin D caddesinde, bir bodrumda duruyorum, ve senin doğru kızı bulmanla ilgili yaşadığın problemler umrumda değil.
But, right now, I'm standing here. I look back,
Ama, şu anda, burada duruyorum.
You just happened to get thirsty right when I'm standing here half-naked?
Burada yarı çıplak durduğumu görünce mi birden susadın?
Hello? I'm standing right here within face viewing range.
Yüzünü görebileceğim bir mesafedeyim.
I'm standing right here within face viewing range.
Yüzünü görebileceğim mesafedeyim. Karen mı?
I'm standing right here.
Buradayım ve sana soruyorum.
I'm standing right here, four-eyes.
Karşındayım dört göz.
Uh, I'm standing right outside your place here.
Uh, evinin tam önünde duruyorum.
Standing here, right now I'm totally freezing.
Şimdi, burada, böyle dikilirken soğuktan donuyorum.
I'm standing right here.
Hâlâ buradayım.
Mom, I got to go. My boss is standing right here.
Patronum tepemde duruyor, kapatmalıyım.
I'm standing right here.
Burada dikiliyorum ya!
You have to see me, because I'm standing right here.
Ama görmek zorundasın çünkü burada duruyorum.
I'm standing right here in front of you.
Tam önünde duruyorum.
I don't know anything... ... except that right now, as I'm standing here, I want you.
Hiçbir şey bilmiyorum sadece şu anda burada durdum ve seni istiyorum.
- Hey, I'm standing right here.
- Hala buradayım.
But I'm standing right here with you, aren't I?
Ama burada sizin yanınızdayım, değil mi?
Okay, guys, I'm standing right here.
Tamam çocuklar. Yanınızda duruyorum.
- Hey, I'm standing right here.
- Burada duruyorum! - Özür dilerim.
I wouldn't be standing here right now if it wasn't for you!
Sen olmasan şu an burada duruyor olamazdım.
- I'm standing right here
- Tam burada duruyorum.
-'Cause I'm standing right here
- Çünkü tam burada duruyorum.
I'm standing right here.
Ben burada duruyorum.
He hit me as sure as I'm standing right here!
Tam burada duruyordum ve bana vurdu!
Don't do that shit while I'm standing right here!
Ben buradayken sakın bunu yapma.
I'm standing right here.
Ben buradayım.
You do realize that I'm standing right here?
Burada dikildiğimi fark ettiniz, öyle değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]