English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ I ] / I'm sure she is

I'm sure she is Çeviri Türkçe

359 parallel translation
Is she up? I'm sure she is.
- Uyanmıştır.
I'm sure she is.
Eminim.
She's lovely to look at, but I'm not sure I approve of Myriame... if what I hear is true.
Görünüşü çok güzel, ama eğer duyduklarım doğruysa, Myriame'ı onayladığımı söylemem.
She's a washout, if you know what I mean and I'm sure you know what I mean.
Onda iş yok, bilmem anlatabiliyor muyum? Ne kastettiğimi anlamışsındır.
But I'm sure she is attractive.
Ama çekici biri olduğuna eminim.
- I'm sure she is.
- Bundan eminim.
I'm sure that where she is now Pao Chu is happy.
Pao Chu'nun şimdi olduğu yerde mutlu olduğuna eminim.
I'm sure she is.
Eminim öyledir.
Yes, she is, and I realize that now. And like you say, maturity sure is fascinating.
Evet, öyle, ve ben bunu şimdi anladım dediğiniz gibi, olgun olmak büyüleyici birşey.
Nina is here. I'm sure she is.
Nina burada, ben eminim.
Mummy deserves to be happy and I'll make sure that she is.
Annem mutlu olmayı hak ediyor ve ben, olmasını sağlayacağım.
My mother is really, she really lives in a lot of pain because she's sure I'm going to go to hell and there's nothing I can do to tell her that there is, that it just does not exist for me.
Annem... o gerçekten, çok acı çekmiş. çünkü başımı derde sokacağımdan falan emin ve bu konuda yapabileceğim hiçbirşey yok.
And I'm sure Miss Rokoczy's gonna do a lot more talking when she knows that this is really a murder.
Bunun cinayet davası olduğunu öğrenince herşeyi anlatacağından da adım gibi eminim.
I'm not sure if I've explained myself, but th-th-that lady is a woman, she's naive...
Nasıl söylesem bilmiyorum ama o hanımefendi bir kadın, o saf.
- Well, I'm sure she is. - Extremely nice.
Benim daha iyi bir fikrim var.
She didn't admit to be Radeck's daughter, but I'm pretty sure that she is.
Radeck'in kızı olduğunu reddediyor, ama ben o olduğundan eminim.
She doesn't show it, but I'm sure she is.
Göstermiyor ama, eminim öyle.
Oh, I'm not sure if she is Mum's sister's.
Annemin kardeşi mi ne, pek emin değilim.
She's in the lounge, with the man that I'm sure is her brother.
Adamla beraber kanepeye uzanmış, ama eminim ki onun kardeşidir.
I'm sure she is.
Eminim öyle.
What I mean is, no matter what she says, I'm sure Kelly wants you to come to career day. Hmm.
[ikisi de boğazını temizliyor] afedersiniz, gençler.
Wherever fate has taken her, I'm sure that she is grateful for what you've done for her.
Kader onu her nereye götürdüyse eminim onun için yaptıklarına minnettardır.
The worst part, I'm sure she told you is Natacha accuses Eve of terrible things.
En kötüsü - ki eminim sana da bahsetmiştir -... Natacha, Eve'i ağır şeylerle suçlıyor.
Yeah, I'm sure she is. Really.
- Ona şüphem yok.
I'm sure she is, too.
Onun da aynı şeyi hissettiğine eminim.
I'm sure she is!
Eminim öyle!
If love is a contest, I'm not sure she's the winner.
Aşk bir yarışsa eğer kazanan o muydu bilmiyorum.
Yeah, I'm sure she is.
Evet, eminim öyledir.
Sure, this is not certain because she asked me where I had seen her.
Eminim, çünkü nerede karşılaştığımızı sordu.
I understand. I'm sure she will realise what a grand opportunity this is for you.
Anliyorum. Bayan Nadal, senin için büyük bir firsat oldugunu kabul edecektir.
Well, I'm sure that white woman feels fairly strongly that she is, and there are a lot of people who'll agree with her.
- Beyaz kadın da öyle hissediyordur.
I'm sure she is.
Hiç şüphesiz.
Look, I'm sure Captain Janeway is doing everything she can to find us.
Bana bak, Kaptan Janeway, bizi bulabilmek için, elinden geleni yapıyordur.
I'm not sure yet, it is she who is responsible for my sprain.
Emin değilim ama ayağımın burkulmasından sorumlu olan odur.
This is my first date with Dr. Albright. Dr. Solomon, I'm sure she'll understand.
Çok zekice!
Lex is Lois'beat, but I'm sure she won't mind having another set of eyes with her.
Lex, Lois'in işi ama eminim yanında bir çift göz olmasına aldırmaz.
I'm sure she is, but I must say, having a nurse around is rather like having another mother.
Eminim iyidir ama etrafta sürekli bir hemşire olması ikinci bir annenin olması gibi.
I'm not sure she wouldn't rather hear we were just in love... ... because as painful as it is... ... it doesn't destroy her idea of who she thought he was.
Ve, yani, birbirimize âşık olduğumuzu söylememi tercih etmeyeceğinden emin değilim, çünkü bu, ne kadar acı verici olursa olsun, onun sahip olduğunu düşündüğü kişiliği yok etmez.
All I know is that she's a ricocheting bullet... and I just have to make sure that when she hits a guy, it's notyou.
Bütün bildiğim o seken bir kurşun... ve bir erkeğe isabet ettiğinde onun sen olmayacağından emin olmalıyım.
Is it possible she could have lied to me? With my trained eye, very few things can escape my notice, as I'm sure you've observed, Daphne. No.
Bana yalan söylemiş olabilir mi?
I'm sure she is.
Bundan eminim.
Though the law does not yet cover her claim the spirit of the law is to prevent women from being victimized by sexually charged environments. I'm just not sure she hasn't been victimized.
Bay Stone, şu anki yasalar henüz Bayan Curry'nin iddiasını gerçekten kapsamasa bile, hukuk, tabiatı gereği, kadınların cinsel gerilim bulunan iş ortamlarından zarar görmelerini engeller.
Being an artist, I'm sure she is enthusiastic about the finer things.
- Evet. Sanatçı olduğuna göre, eminim daha güzel şeylere de meraklıdır.
Off duty, I'm sure Kasidy is exactly what you need but on the Defiant, she's a random element... a piece that doesn't fit anywhere in the puzzle.
Vazife dışında Kasidy tam olarak istediğin şey olabilir ama Âsi'de olması, onu hiçbir bulmacaya uymayan rastgele bir parça yapıyor.
I'm sure she is.
Eminim, öyledir.
- Well, I'm sure she realises, pretty as she is, that she won't be alone for long.
Eminim uzun süre yalnız kalmayacak kadar güzel olduğunun farkındadır.
I'm sure you two were very close, but she is a holodeck character.
Eminim size yakın iki kişiden biridir, ama o sadece sanal bir karakter.
Well, she has a way of self-medicating that I'm sure is very familiar to you.
Onun kendine göre tedavi yöntemleri var ve eminim sana yabancı değil.
I'm sure Charlotte is appreciated wherever she goes.
Eminim ki Charlotte, gittiği yerleri çok beğenmiştir.
she's welcome too - i'm sure they prefer being together nonono, i can stay really, anyway my girlfriend can't pick me up tonight, and i only got to be at work at 9 that's all - and what job is that?
Onun da gelmesini isteriz. - Eminim beraber olmak isterler. Yo, yo, kalabiliriz tabii, kız arkadaşım zaten bu gece beni alamayacaktı ve 9'da işte olmam gerekiyor o kadar.
I'm sure they didn't think what she said was true but when you sue over it, when you go to trial they might think, "Maybe there is something to it."
Eminim, söylenenleri ciddiye almadılar fakat sen bunu dava ettiğinde, mahkemeye taşıdığında "Belki de gerçek payı vardır" diye düşünebilirler.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]