I can't stand it any longer Çeviri Türkçe
58 parallel translation
Pat, I can't stand it any longer.
Pat, artık dayanamıyorum.
I can't stand it any longer!
Artık dayanamıyorum!
I can't stand it any longer!
Daha fazla dayanamayacağım!
I can't stand it here any longer.
Buraya dayanamıyorum artık.
I can't stand it any longer, Helen!
Daha fazla duramayacağım, Helen!
My dearest, sweetheart Klara, I can't stand it any longer.
Canım sevgilim Klara, artık daha fazla dayanamıyorum.
I can't stand this any longer, and I won't stand it.
Artık dayanamıyorum, dayanmayacağım da.
I can't stand it in this house any longer.
Bu evde durmaya artık dayanamıyorum.
I can't stand it any longer.
Daha fazla duramam.
- I can't stand it any longer, I tell you...
- Daha fazla dayanamıyorum, sana söyl -
But I can't stand it any longer.
Ama artık dayanamıyorum.
I can't stand it any longer!
Buna daha fazla katlanamam!
I can't stand it any longer.
Artık buna dayanamadım.
I can't stand it any longer.
Bu böyle süremez.
I can't stand it any longer, Amy.
Daha fazla dayanamam Amy.
I can't stand it any longer.
Artık dayanamıyorum.
I can't stand it any longer.
Daha fazla dayanamıyorum.
I can't stand it any longer.
Buna katlanamıyorum artık.
I can't stand it any longer!
Daha fazla dayanamıyorum!
Oh, Charles, I can't stand it any longer.
Oh, Charles, artık buna dayanamıyorum.
- I can't stand it any longer.
- Artık dayanamıyorum.
And he left a note saying, " I can't stand it any longer.
Ardında da, " Artık dayanamıyorum.
Yes. I can't stand it any longer.
Çünkü daha fazla dayanamayacağım!
I can't stand it here any longer.
Artık burada daha fazla kalamam.
I can't stand it any longer.
Daha fazla dayanamayacağım.
I can't stand it any longer. Get me a dentist!
Daha fazla dayanamıyorum bana bir dişçi bulun!
I can't stand it any longer.
Artık dayanamayacağım.
I can't stand it any longer.
Buna daha fazla dayanamam.
I can't stand it any longer
Artik daha fazla dayanamam.
I hope it's soon cos I can't stand those pills any longer.
Umarım fazla uzun sürmez, çünkü artık bu haplara dayanamıyorum.
- Look, I can't stand it any longer.
- Artık buna katlanamıyorum.
I can't stand it any longer.
Artık dayanamıyorum!
I can't stand it, I can't stand it any longer.
Artık dayanamıyorum.
No, you'll feel better in a minute. I can't stand it any longer.
- Birazdan kendini iyi hissedeceksin.
I can't stand it any longer.
Buna daha fazla dayanamayacağım.
I can't stand it any longer...
Dayanamıyorum...
I can't stand it any longer.
Buna daha fazla dayanamıyorum.
Oh, God. I can't stand it any longer.
Dayanamayacağım.
Sir, I can't stand it any longer
Efendim, artık buna tahammül edemiyorum.
"I can't stand out here any longer in this unbearable" "heat" Oh it's hot
Konuşmamıza neden yukarıdaki süper rahat süitimde devam etmiyoruz?
I can't stand it here any longer.
- Burada daha fazla kalamayacağım.
I can't stand it any longer.
Tahammülüm kalmadı buna.
I can't stand it any longer.
Artık buna katlanamıyorum.
I can't stand it any longer, woof!
Artık dayanamayacağım, hav!
I just can't stand it any longer...
Ama artık dayanamıyorum...
I can't stand it any longer.
Dayanamıyorum artık.
I can't stand it any longer, Figen.
Dayanamıyorum artık Figen.
I can't stand it any longer!
Daha fazla kalamam!
I can't stand it here any longer.
Buna daha fazla katlanamıyorum.
I-I can't stand calling it "peanut" any longer.
Ona daha fazla "fıstık" diye seslenmek istemiyorum.