I didn't know how Çeviri Türkçe
1,972 parallel translation
I didn't know how to answer them.
Ne cevap vereceğimi bilemezdim.
I don't know how he got there. She wasn't in no dope deal cos she didn't do drugs, right?
Nasıl oldu anlamadım.
I didn't know how to get in touch with you but as chance had it... today I was fortunate enough to coincide with your charming wife.
Sizinle nasıl iletişime geçeceğimi bilmiyordum ama kısmete bakın ki bugün büyüleyici eşinizle karşılaşma şansına nail oldum.
What I know now and what I didn't know... when I held that gun and those pills in my hand... is that life has value... no matter how dark the past or tortured the present.
Şu anda bildiğim birşey var ki... O silahı ve hapları elime aldığım zaman... hayat ne kadar karanlık ve zorlu olursa olsun... yine de yaşamaya değer olduğunu bilmememdi.
even though I know how hard you worked to put me through law school, it just didn't feel right.
Beni Hukuk fakültesine yerleştirmek için ne kadar çok çalıştığını bilmeme rağmen. Sadece, doğru gibi gelmedi.
How about she sweet I didn't really, she missed me how much, know it.
Ne kadar tatlıydı. Gerçekten beni ne kadar özlediğini bilmiyordum.
I didn't know if you wanted to keep doing this or how you felt.
Böyle devam etmek istiyor musun, ya da nasıl hissediyorsun bilemiyorum.
So John, you know how at your trial, you said that you didn't kill all those boys under your house and someone else must have done it?
Pekala John, duruşma sırasında evinin altındaki o çocukları öldürmediğini ve başka birinin yapmış olabileceğini nasıI söyledin?
Just because I didn't know to keep a record of how it was assembled, doesn't mean it wasn't legit.
Sadece nasıl kurgulandığının kaydını tutmasını bilmediğim için bunun yasal olmadığı anlamına gelmez.
Because I didn't know how. Okay? I didn't know how.
Çünkü nasıl söyleyeceğimi bilemedim, tamam mı?
How come I didn't know that?
Bunu neden bilmiyordum?
I just didn't want Will or your parents to know how awful I was back then.
Sadece Will ile ailenin eskiden ne kötü olduğumu bilmelerini istemedim.
I didn't know how to level out your house, though, especially with no help.
Evi nasıl dengeleyeceğimi bilmiyordum, özellikle kimsenin yardımı olmadan.
I'm, like, "dude, how does The world owe you something You didn't even know existed 30 seconds ago?"
Daha 30 saniye önce varlığından haberin olmayan bir şey için dünya sana nasıl borçlu olsun?
I don't know how i didn't see this before.
Bunu daha önce nasıl farketmedim bilmiyorum.
But I didn't know how to control myself.
Kendimi nasıl kontrol etmem gerektiğini bilmiyordum.
Yes, sir, I do, but I really would appreciate it if you didn't talk to me as a schoolchild, because I know how operations work,'cause I'm in charge.
Evet, efendim, ama benimle okul çocuğu gibi konuşmazsanız sevineceğim çünkü işlerin nasıl yürüdüğünü biliyorum, çünkü yetkili benim.
I didn't know how to tell kevin this,
Kevin'a Sam'in bir arkadaştan daha fazlası
Well, I didn't know you knew how to sail.
Yelkenli sürmeyi bildiğini söylememiştin.
I didn't know how to say I'm here.
Oh, sadece... nasıl burda olduğumu söyleyeceğimi bilmiyorum.
I didn't know how to find you - if I would find you.
Seni nasıl bulacağımı bilmiyordum... Eğer seni bulabilseydim...
How did I know that if he didn't like a design, I'd have to redo it!
Dizaynları beğendiğini nerden bileceğim peki, yenilemek zorunda kalabilirim!
# I didn't know how lost I was #
* Bilmiyordum ne kadar kaybolduğumu *
How do I know you didn't fall for him as a provocation?
Bunu bir provokasyon için yapmadığını nereden biliyorsun?
We didn't know how we learned the stories in our heads, but sometimes they stop running and I can really see Anna's eyes in 2003.
Kafamızdaki hikayeleri nasıl öğrendiğimizi bilmiyorduk ve bazen bunların arkası gelmiyordu. 2003 yılında Anna'nın gözlerini gerçekten görebiliyorum.
But didn't know how he'll love me.
Ama nasıI seveceğimi bilmiyordum.
I didn't know how to be there for you.
Senin yanında olmayı bilemedim.
How can I call you when I didn't know anything?
Hiçbir şey bilmiyorken seni nasıl arayabilirim?
How would I know this stuff if you didn't tell us?
Bana söylemezseniz bunları nasıl bilebilirim ki?
- I'm sorry, I didn't know how...
- Üzgünüm. Nasıl söyleyeceğimi...
They thought I was probably a drug-taking freak so they were scared, they were freaked out, they didn't know what to do. They didn't know how to handle it.
Onlara göre ben muhtemelen uyuşturucu kullanan bir ucubeydim o yüzden korktular, paniklediler, ne yapacaklarını, nasıl başa çıkacaklarını bilemediler.
And by the way, do you know how many times I didn't get laid in college because girls don't like getting hissed at by a jealous possum?
Bu arada lisede kaç kez kıskanç bir sıçan yüzünden... bir kızla yatma fırsatını kaçırdım... haberin var mı?
No, how do you know I didn't buy them from someone else who stole them?
Hayır, onları başka bir satıcıdan almadığımı nereden biliyorsunuz?
I didn't know how to help him.
Ama ona nasıl yardım edeceğimi bilmiyordum.
I didn't know how to let it go.
ne zaman bırakacağımı bilmiyordum.
And how did she know I didn't get along with Nick?
Nick'le aramızın iyi gitmediğini nasıl öğrendi peki?
How was I supposed to know he got left at the altar? Woman : Didn't you read the headlines?
Nerden bileyim ki bunu?
I didn't know how to get a library card.
Kütüphane kartını nasıl alacağımı bilmiyordum.
But I didn't know how much I'd come to care for you.
Ama sana ne kadar değer vermeye başlayacağımı bilmiyordum.
- I didn't... how am I supposed to know?
- Bilmiyordum ki- - Nereden bileyim!
I was insecure'cos I didn't know how someone could be.. .. so passionate about their dreams.
Kendime güvenim yoktu, çünkü hayallerin peşinden nasıl gidileceğini bilemiyordum.
I just didn't know how to show'em.
Ama duygularımı nasıl ifade edeceğimi bilmiyordum.
I could have clung to the excuse that I didn't know how Jules felt.
Jules ne hissediyordu bilmiyordum bahanesini kullanabilirdim.
Earlier, when you asked me how I knew about Tasha's, I didn't say'cause I don't know, I wanted you to think it was my idea.
Az önce bana Tasha'yı nereden bildiğimi sorunca bir şey söylemedim çünkü bilmiyordum benim fikrim olduğunu düşünmeni istedim.
Somehow I forgot everything then... all the things I didn't know, how there's way more to surviving in the Academy than just ballet.
Nasıl olduysa birden herşeyi unuttum hiç bir şey bilmiyordum, Akademide nasıl hayatta kalabileceğimi.
I don't know how to say this, But it's possible joe don didn't set that fire.
Bunu nasıl söyleyeceğim bilmiyorum ama o yangını Joe Don çıkartmamış olabilir.
Do you know how I worried I was? ! Why didn't you answer your phone?
Senin için ne kadar endişelendiğimi biliyor musun?
They kept telling me to grow up, But I didn't know how.
Büyümemi söyleyip dururyorlardı ama nasıl yapacağımı bilmiyordum.
I mean, he didn't even seem to know how he got here.
Buraya nasıl geldiğini bile hatırlamıyor.
Kids, looking back, I don't know how I didn't see that Henrietta was madly in love with me. ( phone rings )
Çocuklar, şöyle bir bakıyorum da Henriatta'nın bana sırılsıklam aşık olduğunu nasıl anlamadım merak ediyorum.
I didn't know how to get home.
Eve nasıl gideceğimi bilmiyorum.
i didn't know how to tell you 35
i didn't 6296
i didn't ask 203
i didn't mean to 734
i didn't mean to upset you 69
i didn't mean to offend you 51
i didn't want to bother you 42
i didn't hear you 152
i didn't realize 188
i didn't want to wake you 60
i didn't 6296
i didn't ask 203
i didn't mean to 734
i didn't mean to upset you 69
i didn't mean to offend you 51
i didn't want to bother you 42
i didn't hear you 152
i didn't realize 188
i didn't want to wake you 60
i didn't do it on purpose 65
i didn't see you 162
i didn't mean to hurt you 93
i didn't know 1538
i didn't do it 744
i didn't mean 401
i didn't do anything 1161
i didn't mean it 356
i didn't want to upset you 33
i didn't say that 1004
i didn't see you 162
i didn't mean to hurt you 93
i didn't know 1538
i didn't do it 744
i didn't mean 401
i didn't do anything 1161
i didn't mean it 356
i didn't want to upset you 33
i didn't say that 1004