I didn't mean to wake you Çeviri Türkçe
98 parallel translation
I didn't mean to wake you.
Uyandırmak istememiştim.
Darling, I'm sorry. I didn't mean to wake you.
Özür dilerim sevgilim uyandırmak istemezdim.
- I didn't mean to wake you.
- Seni uyandırmak istememiştim. - Uyandırmadın.
I didn't mean to wake you.
Seni uyandırmak istememiştim.
I'm sorry, I didn't mean to wake you.
Üzgünüm, seni uyandırmak istemedim.
I didn't mean to wake you up but I need a place to crash.
Seni uyandırmak istemezdim ama... uyuyacak bir yere ihtiyacım var.
I didn't mean to wake you.
Seni uyandırmak istemedim.
Oh, Gosalyn, I didn't mean to wake you.
Gosalyn, seni uyandırmak istememiştim.
I didn't mean to wake you.
Uyandırdım, özür dilerim.
I didn't mean to wake you.
Sizi uyandırmak istemedim.
I didn't mean to wake you.
- Uyandırmak istememiştim.
I didn't mean to wake you up. I'm sorry.
Seni uyandırmak istememiştim. Üzgünüm.
I didn't mean to wake you up.
Seni uyandırmak istememiştim.
I didn't mean to wake you.
Seni uyandırmak istememiştim
I... I didn't mean to wake you.
Uyandırmak istemedim.
I didn't mean to wake you up.
Seni uyandırmak istemedim.
- I didn't mean to wake you up.
- Seni uyandırmak istememiştim.
I didn't mean to wake you up but this doesn't make me feel so good
Seni uyandırmak istemezdim ama şu kız hakkında çok iyi şeyler hissetmiyorum.
I didn't mean to wake you up.
Üzgünüm. Uyandırmak istememiştim.
- I didn't mean to wake you, sir.
- Sizi uyandırmak istememiştim, Efendim.
Oh, sorry, I didn't mean to wake you.
Üzgünüm. Seni uyandırmak istememiştim.
Excuse me. I didn't mean to wake you.
Sizi uyandırmak istememiştim.
I'm sorry we didn't mean to wake you.
Özür dilerim. Seni uyandırmak istememiştim!
Sorry, I didn't mean to wake you.
Özür dilerim, seni uyandırmak istememiştim.
Oh, look, I... I didn't mean to wake you.
Seni uyandırmak istemedim.
I didn't mean to wake you. Go back to sleep.
Seni uyandırmak istemedim.
I'm sorry. I didn't mean to wake you up.
Seni uyandırmak istememiştim.
I didn't mean to wake you up too.
Yakında yağmur duracak gibi.
I didn't mean to wake you up from your sleep.
Hepsi benim suçum. Şimdi daha iyi anlıyorum...
- Going home? - I didn't mean to wake you.
- Uyandırmak istememiştim.
- l'm sorry. I didn't mean to wake you up. - No, no, no.
Kusura bakma uyandırmak istemezdim.
I didn't mean to wake you up.
Uyandırmak istememiştim.
I didn't mean to wake you, but it seemed like you were having a really bad dream, so...
Pardon seni uyandırmak istemedim ama kötü bir rüya gördüğünü sandım ve...
Oh, hey, sweetie. I'm sorry. I didn't mean to wake you up.
Canım, kusura bakma.
I'm sorry. I didn't mean to wake you.
Affedersin, seni uyandırmak istememiştim.
I didn't mean to wake you.
Uyandırmak istemedim.
Sorry. I didn't mean to wake you.
Üzgünüm, seni uyandırmak istemezdim.
I didn't mean to wake you, Mr. Dawson.
Uyandırmak istemedim, Bay Dawson.
I didn't mean to wake you.
Affedersin, uyandırmak istememiştim.
Sorry, I didn't mean to wake you.
Üzgünüm, Seni uyandırmak istememiştim.
I didn't mean to wake you up.
Kusura bakma. Uyandırmak istememiştim.
- I didn't mean to wake you, Pop.
- Uyandırmak istememiştim, baba.
I-I... I didn't mean to wake you up.
Seni uyandırmak istememiştim.
I didn't mean to wake you because you were sleeping so deeply.
Seni uyandırmak istemedim, çünkü deliksiz uyuyordun.
No, I didn't-I didn't mean to wake you.
Hayır, benim... Benim seni uyandırmak gibi bir niyetim yoktu.
- I didn't mean to wake you up. - Mmm.
- Seni uyandırmak gibi bir niyetim yoktu.
Sorry, I didn't mean to wake you.
Affedersin, seni uyandırmak istememiştim.
Sorry, I didn't mean to wake you.
Üzgünüm, seni uyandırmak istememiştim.
I mean, when you didn't wake up I couldn't figure out what to do.
Yani, sen uyanmayınca ne yapacağımı kestiremedim.
Sorry, I didn't mean to wake you up.
Afedersin, seni uyandırmak istememiştim.
I didn't mean to wake you.
- Seni uyandırmak istemedim.