I don't mind at all Çeviri Türkçe
142 parallel translation
I don't mind being kept awake, but at least tell me why you're all so merry.
Uyuyamamam dert değil ama en azından, neden bu kadar mutlu olduğunuzu söyleyin.
I don't mind at all.
Hiç umursamıyorum.
In that case, I don't mind at all.
Bu durumda, hiç sorun olmaz.
Personally, I don't mind at all.
Şahsen bence bir mahzuru yok.
You can sit down. I don't mind at all.
Oturabilirsiniz.
You know, I don't mind you being such a lofty person at all.
Biliyorsunuz ki kibirli biri oluşunuzun benim için hiç önemi yok.
I don't mind this at all now.
Şimdi hiçbir şeyi umursamıyorum.
I don't mind. Not at all.
Hiç önemli değil.
No, I don't mind at all.
Hiç sakınca yok.
I don't mind, I don't mind at all.
Zararı yok, hiç zararı yok.
No, sir, I don't mind, not at all.
Olabilirsiniz.
Ladies and gentlemen... I'm not a part of this show, so don't encourage me or pay me any mind at all.
Bayanlar baylar... programda yerim yok... o yüzden beni alkışlamayın, benimle ilgilenmeyin.
- I hope you don't mind. - Not at all.
- Umarım mahsuru yoktur.
You don't have to think that because I haven't got a suspicious mind at all.
Böyle düşünmenize gerek yok çünkü ben şüpheli bir insan değilimdir.
I don't know what she had in mind... but this writer said that the Chinese Army... had to get hopped up on opium before staging an attack... that they had lousy clothes... and no discipline at all.
Karımın ne düşündüğünü bilmiyorum, ama yazara göre... Çin ordusu saldırmadan önce afyonla kafayı buluyormuş. Üstleri başları dökülüyormuş, ekipmanları berbatmış, disiplin diye bir şey yokmuş.
I don`t mind at all, but...
Hiç mahzuru yok, ama- -
But no, I don't mind stopping now at all.
Fakat bence de bıraksak iyi olacak.
But I don't mind, not at all, because I'll be leaving here quickly enough.
Ama bu beni bozmaz.
I don't mind at all lf you did, would you tell me?
Benim için hiçbir sakıncası yok. Sen yapsaydın bana söylemezmiydin?
I don't mind at all about that sort of thing.
Ben bu tip şeyleri pek kafama takmam.
I don't mind it here at all.
Burayı kafama çok da takmıyorum.
I don't mind at all.
Hiç de bile.
I don't mind at all.
Hiç sorun değil.
Oh, I don't mind at all, Nurse Ratched, I'm... as gentle as a puppy dog.
Bence bir sakıncası yok Hemşire Ratched, ben cici bir köpek yavrusu kadar usluyum.
I don't think I mind analysis at all.
Aslında ruh çözümlemesi konusuna tam olarak inandığıma da emin değilim.
I don't mind at all.
Umursamam.
- Yes, but I don't mind at all.
- Evet, ama fark etmez.
I don't mind at all. On the contrary.
Bence hiç sakıncası yok.Tam aksine.
I don't mind this at all.
Benim için sakıncası yok.
I don't mind at all.
Tabii ki sorabilirsin.
I don't mind waiting at all.
Beklerim sorun değil.
They are freaks, but I don't mind it at all.
Hepsi kaçık, ama beni rahatsız etmiyor.
I... I hope you don't mind my talking to you like this at all.
Sizinle böyle konuştuğum için kusura bakmayın.
I hope you don't mind. I'm using my speaker phone. Not at all.
Hoparlörü kullanmamın sakıncası yoktur umarım.
I don't mind that at all.
Katiyen kafama takmam.
- No, I don't mind at all.
- Hayır, sorun olmaz.
No, no, I don't mind at all.
Hayır, hayır, önemli değil.
If you... were to kiss me again, I don't think I'd mind at all.
Eğer beni tekrar öpmek istersen, aynı şekilde karşılık vermeyeceğim.
No, I don't mind at all.
Tabi, sorun değil.
No, I don't mind at all. Hang on.
Hayır, hiç sakıncası yok.
I don't mind you at all.
Sizden rahatsız olmam olanaksız zaten.
I don't mind that at all.
Hiç umurumda bile değil.
I hope you don't mind. I borrowed your shirt. Oh, not at all.
Gömleğini ödünç aldım.
I don't mind at all, sir.
Hepsi bu mu?
- No, come on, I don't mind at all.
- Hadii, Benim için sorun değil.
I don't mind the two kids at home, that's all good.
İki çocuğun evde olmasında bir sorun yok.
I'm just, I'm staying next door with the Leery's... they've been really great... no, no, they don't seem to mind at all.
Yan komşumuz Leery'lerde kalıyorum... Bana çok iyi davranıyorlar... Hayır, burada kalmamın sakıncası olduğunu sanmıyorum.
No, I don't mind at all.
Ne istersen ona izin veriyorum.
- To be honest, I don't mind these "wild buttocks" at all!
- Doğrusunu söylemek gerekirse, "vahşi popolar" umurumda değil!
I'm sure you've heard this before, Mr DiscoII, if you don't mind me saying that You don't look at all like in your photograph
Eminim bu size çok söylenmiştir, Bay Driscoll ama yorum yapma imkanım varsa, hiç resimlerdeki gibi görünmüyorsunuz.
No, no, I don't mind at all.
Hayır, hayır. Rahatsız olmadım.