I just wanted to say that Çeviri Türkçe
736 parallel translation
Well, I just wanted to say that -
Söylemek istediğim...
I just wanted to say that you were right, but so am I.
Tek söylemek istediğim senin haklı olduğun. Ama ben de haklıyım.
I just wanted to say that in my country we also come quickly to the point.
- Nasıl söyleniyor? Benim ülkemde de, konuya doğrudan girme alışkanlığı vardır.
Hi. I just wanted to say that... I'm very embarrassed by the way I behaved tonight and I... well, I don't know quite what to say now, except... the thing about love is that you can really make an ass of yourself.
Merhaba, söylemek istediğim... bu geceki davranışım için özür dilerim... ve aslında ne söyleyeceğimi tam olarak bilemiyorum... aşkın insana salakça şeyler yaptırdığını söylemek dışında.
I just wanted to say that...
Benim söylemek istediğim...
I just wanted to say that that accident wasn't his fault.
Kaza onun suçu değildi. Benim suçumdu.
I just wanted to say that Natacha and I are leaving.
Natacha'yla bizim gideceğimizi söylemeye geldim.
I just wanted to say that I was sorry and I'm wrong.
Üzgünüm ve yanıldım.
Jack, I just wanted to say that she's not doing too well right now.
Jack, maalesef pek iyi değil.
I just wanted to say that... I guess I still have something to learn about boxing.
Söylemek isterim ki sanırım boks hakkında hala öğrenmem gereken şeyler var.
Hey, Luce, I just wanted to say that, uh,
Selam, Luce, Sana bir şey söylemek istiyordum, şey,
I just wanted to say that I understand what you're going through.
Tek söylemeye çalıştığım, yaşadıklarını anlıyor olmamdı.
I just wanted to say that you were right and I was wrong. About the Corps.
Psişik Birliği hakkında haklı olduğunu söylemeye geldim.
Al I just wanted to say that despite everything I still respect you, man.
Al... Sadece her şeye rağmen sana saygı duyuyorum, adamım.
. I just wanted to say that
. - Size ve tüm çalışma ben dışarı ofnerves kadar vidalama olduğumu düşünüyorum
I just wanted to say that.
- Sadece bunu söylemek istemiştim.
This is my last night working here and I just wanted to say that I made some good friends here.
Bu benim burda çalıştığım son gece ve söylemek istiyorum ki burda iyi arkadaşlarım oldu.
I just wanted to say that this university thing is a brilliant idea.
Pekala, üniversite fikrinin çok akıllıca olduğunu söylemek istemiştim.
I just wanted to say that I strongly agree with your views concerning Rushmore.
Sadece, Rushmore ile ilgili görüşlerinize tamamen katıldığımı belirtmek istemiştim.
I just wanted to say that I heard how you handled the telepath problem.
Telepat sorununu nasıl hallettiğini duydum.
I just wanted to say good-bye to you before you left and... thank you for being so sweet to me that day in the office.
Gitmeden önce sana veda etmek ve o gün ofiste nazik davrandığın için teşekkür etmek istedim.
They just wanted me to say that I've...
Söylememi istedikleri...
That's all I wanted to say, was just...
Tek söylemek istediğim bu, sadece...
We love it. What I wanted to say is that, although it's great... it's just as I told you, Father.
Demek istediğim, gerçekten güzel olmasına rağmen, size söylediğim gibi, Peder.
Well, I just wanted to say, ma'am, that the gentleman wasn't making no trouble.
Sadece şunu söylemek istiyorum, hanımefendi beyefendi bir sorun çıkarmıyordu.
Nothing, I just wanted to say hello, that's all.
Hiç, sadece bir merhaba demek istemiştim, hepsi bu.
I just wanted to say I wish for each one of you that you may come to be on the same terms with God as I am.
Size yalnızca hepinizin benimle aynı koşullarda Tanrı karşısına..... çıkacağınızı söylemek istedim.
Well, I just wanted to hear you say that.
Sadece söylemeni duymak istedim. Teşekkür ederim.
I just wanted to say good-bye, till tonight, that is.
Sadece veda etmek istedim. Akşama görüşeceğiz.
Well, if i had a wish, just for the sake of argument, i'd say i wanted that broken glass in that case to be fixed.
Ne diyordunuz? Pekâlâ, eğer bir dilek hakkım olsaydı sadece muhabbet olsun diye söylüyorum şu vitrindeki kırık camın düzelmesini isterdim.
I just wanted to say thank you and that...
Sadece bir uğrayıp teşekkür edeyim dedim ve...
I just wanted to say, as long as I'm here that only Miller is to be charged with murder.
Sadece demek istiyroum ki... Düşünüyorum da sadece Miller cinayetle suçlanmalı.
I just wanted to say one thing to you before you jump out that window.
O pencereden atlamadan önce sana bir tek şey söylemek istiyorum.
Emma, you don't know... how many years I wanted to hear you say... just that.
Emma sadece bunu söylediğini duymak için kaç yıl bekledim bilemezsin.
I just wanted to say I'm on to a story and that you can trust me
Sadece bir hikâyê peşinde olduğumu söylemek istedim ve bana güvenebilirsin.
Barn, I just wanted to say I'm really sorry about that Las Vegas stuff.
Barn, Şunu söylemek istiyorum ki Şu Las Vegas saçmalığı için çok üzgünüm.
I didn't say I hadn't, just that I hadn't really wanted to.
- Yapmadım demedim. Sadece yapmayı içten istediğim olmamıştı.
I just wanted to say a few words about this motion, so that you wouldn't think that we were encouraging destruction with this idea.
Bu teklif hakkında birkaç bir şey söylemek istiyorum. Çünkü niyetimizin herhangi bir zarar vermek olmadığını anlamanızı isterim.
I just wanted to say to you that I will never forget that moment.
Sana sadece o anı asla unutmayacağımı söylemek istedim.
I just wanted to say about that letter I sent, requesting the copy of Rattesnake His'sale to De Spiege.
Sadece "Çıngıraklı yılan tıslaması" nın De Spiege'e satışının bir kopyasını... istediğimi yazdığım mektupla ilgili aramıştım.
I just wanted to see how it felt to say that.
Ama söyleyince nasıl hissedeceğimi bilmek istedim sadece.
I just headed instinctively back to my apartment because I wanted to hold Judy and kiss her and say things to her, and then then I realized that, you know, I really blew it.
İçgüdüsel olarak daireme döndüm çünkü Judy'ye sarılmak, onu öpmek ve ona bazı şeyler söylemek istiyordum ama sonra sonra fark ettim ki her şeyi mahvetmiştim.
I just wanted to say thanks, for gettin'me outta town, that's all.
Sadece şehirden çıkmama yardım ettiğin için teşekkür ederim.
Okay, well I just wanted to call and say that I'm really sorry about the fight we had.
Pekala şunu söylemek için aramıştım kavga ettiğimiz için gerçekten çok üzgünüm.
Okay, I just wanted to say that.
Sadece söylemek istedim.
I just wanted to say that I've invested a lot in this relationship, and if you think you can treat me this way, you're wrong.
Saçın çok güzel görünüyor. Sağ ol.
I, um, just wanted to say... that I've done some research, and, uh... he was great.
Ben sadece bazı araştırmalar yaptım ve onun harika olduğunu söylemeliyim.
I just wanted to say... That I hope we all work together in harmony.
Söylemek istediğim umarım hepimiz güzel bir uyum içinde çalışırız.
I just wanted to come out here and say that I'm very sorry about all this... but ifyou and Abby don't come to the party -
Buraya sadece tüm bunlardan dolayı çok üzgün olduğumu söylemeye geldim ama eğer sen ve abby partiye gelmezseniz -
I wanted to hear him say that just one more time!
Bunu bir kez daha söylediğini duymak istiyordum!
Just wanted to tell you that I was sorry... and to say thank you for sendin'me raisins.
Sadece üzgün olduğumu söylemek için aradım ve o kuru üzümleri gönderdiğin için teşekkür etmek için.