I need you to come with me Çeviri Türkçe
414 parallel translation
I need you to come with me.
Benimle gelmeni istiyorum.
I need you to come with me to Cleveland Thursday... You got it. ... to talk to The Food Chain.
"Food Chain" le görüşmek için Perşembe benimle Cleveland'a gelmeni istiyorum.
I'm sorry to disturb you, but I need you to come with me right now.
Rahatsız ettiğim için üzgünüm, ama benimle gelmen gerekli. Hemen.
Sorry to bother you, Dr. Fleischman, but I need you to come with me to Holling's bar.
Rahatsız ettiğim için özür dilerim Dr.Fleischman ama benimle Holling'in barına gelmeniz gerekiyor.
I need you to come with me.
Benimle gelmen gerekiyor.
I need you to come with me.
Şimdi benimle gelmelisin
Miguel, I need you to come with me.
Benimle gelmen lazım.
I claim that honour, Sire. Gawaine, I hope that you don't win... you know I need you to come with me.
Gawaine, umarım kazanmazsın sana yanımda ihtiyacım var..
I need you to come with me.
Benimle gelmen lazım.
I need you to come with me.
Senin de benimle gelmen lazim tatlım.
I need you to come with me.
Benimle gelmen gerek.
Listen, I need you to come with me.
Dinle, benimle gelmelisin.
I need you to come with me to the station
Benimle karakola gelmeniz gerekiyor.
- But now I need you to come with me. - I don't want to.
Ama şu anda benimle gelmen gerekiyor.
I need you to come with me.
Benimle gelmeniz gerekiyor.
I need you to come with me now.
Kate, benimle gelmen gerekiyor.
- Luke, I need you to come with me.
- Benimle gelmen gerekiyor.
Mia, I need you to come with me.
- Benimle gelmene ihtiyacım var.
I need you to come with me.
Özelliksiz mi?
I need you to come with me.
Senin benimle gelmen lazım.
- Kathy. I need you to come with me.
- Benimle gelmenizi istiyorum.
I need you to come with me.
Benimle gelmeniz gerek.
Saori, I need you to come with me later to buy a new powder brush.
Saori, yeni bir makyaj fırçası almak için benimle gelmen lazım.
Come with me on my calls... I'll introduce you to the ones who need regular attention.
Ziyaretlerime eşlik et seni, düzenli olarak ilgilenilmesi gerekenlerle tanıştıracağım.
If you'd like to come with me, I need your help.
Eğer bana katılmak istersen, kabul. Sana ihtiyacım var.
No, I want you to come with me. I need you.
Benimle gelmeni istiyorum, sana ihtiyacım var.
I just need you to come with me...
Sadece benimle gelmenizi istiyorum...
The Nile is an obsession and I need to go back and I want you to come with me.
Nil bir saplantı. Geri dönmeliyim, sen de benimle gel.
Come on my little ghost satellites, I need you with me to hide my baby so she can blow the fuck out of Washington.
Haydi küçük hayalet uydularım, bebeğimi saklayabilmem için yardım edin ki... kahrolası Washington'u havaya uçurabileyim.
Now, what I need you to do, is I need you to come... to my parent's house with me, all right?
Şimdi, yapmanı istediğim şey benimle birlikte ailemin evine gelmen, tamam mı?
I need you to come to a dog show with me.
Benimle köpek yarışmasına gelmen gerek.
So when you're ready I want you to feel free to come to me with anything you might need.
O yüzden hazır olduğunda ne zaman istersen gelip benden bir şeyler isteyebilirsin.
I need you two to come with me.
İkinizin benimle gelmesi gerekiyor.
There's a lot more I need to tell you, and I will, if you come with me.
Sana söylemeye çalıştığım eğer sen, benle gelirsen.
The thing this is, you see, I- - I, uh... I need you to, uh, come with me... on an errand.
Aslında benimle bir angarya için gelmen gerekiyor.
Come on. I need you to roll with me.
hadi, arabayIa gezeIim.
Steve, could you come with me to Sally's? I'm gonna need your help.
- Steve benimIe SaIIye geIir misin, yardımına ihtiyacım var.
And then on Monday when I come home from work... I'll help with the pictures or whatever you need me... to help around the house with, I'll help when I come home.
Ve pazartesi işten eve geldiğimde sana resimler için yardım ederim, ya da ne gerekiyorsa işte evde yardım edilecek ne varsa, eve geldiğimde hallederim.
- I need you to come somewhere with me.
- Benimle bir yere gelmeni istiyorum, Max.
J'onn, I need you to come with me.
Jonn, benimle gelmeni istiyorum.
I need you to come back to New York with me,
Benimle birlikte New York'a gelmen lazım.
I need you to come to Miami and drive with me.
Benimle Miami'ye gelip yarış.
I need you to come out to dinner tonight with me, Dad, and the fiancé.
Bu gece benimle yemeğe gel, babam ve nişanlısıyla.
Dadi, I need to speak to you about something... can you please come With me to the kitchen?
- Büyükanne, seninle konuşmalıyım. Benimle gelir misin?
All I need to know right now is whether you want to come with me.
Şu anda tek bilmem gereken benimle gelip gelmeyeceğin.
I need one of you to come with me.
Birinizin gelmesini istiyorum.
Maddy, I love that you wanted to come to work with me today, but I have a lot of work to do so I need you to keep up.
Benimle işe gelmek istemene sevindim, ama çok işim var o yüzden bana ayak uydurmalısın.
I've decided I need to go to Milton and I'd like you to come with me.
Niçin, bilmiyorum.
So, I'm going to need you to come with me now. Can't do it ; got to work.
Benimle gelmen gerek.
I don't know what's going on, but you need to come home with me right now.
Neler oluyor bilmiyorum ama benimle hemen eve gelmelisin.
I think you probably need to come with me.
Sizden benimle gelmenizi isteyeceğim.