I wanted to tell you that Çeviri Türkçe
1,141 parallel translation
I wanted to tell you that I'm sorry.
Üzgün olduğumu söylemek istedim..
I was proud, Mrs. Whatever-your-name-is... and I wanted to tell you that.
Gurur duydum Bayan... Soyadın her ne ise. Bunu sana söylemek istedim.
I wanted to tell you that I`m turning down Eastern Europe.
Doğu Avrupa teklifini reddettiğimi bildirmek istiyorum.
Actually, I wanted to tell you that Ensign Riley is improving.
Aslında, Teğmen Riley'in gelişme gösterdiğini söyleyecektim.
I wanted to tell you that everything is taken care of.
Sadece herşeyin yolunda olduğunu söylemek istedim.
I wanted to tell you that some of the local trades people have been pressing for payment on your debt.
Bölge tüccarlarının sizin üstünüze bahis oynamak için baskı yaptığını söylemek istedim.
No, I wanted to tell you that it's all a lie.
Hayır, sana herşeyin bir yalan olduğunu söyleyecektim.
I wanted to tell you that the Doctor said he could adjust one of your implants so that you won't receive any more homing signals.
Doktor implantları yeniden ayarlamış eve dönüş sinyali almayacağını söylemek istedim.
I, uh... I wanted to tell you that you look great today.
Bugün harika göründüğünü söylemek istiyordum.
Mr. Simpson, I just wanted to tell you... that you've done a wonderful job with Lisa.
Bay Simpson, size söylemek istiyorum ki Lisa`yla muhteşem bir iş yapmışsınız.
That's what I wanted to tell you.
Sana bunu söylemek istiyordum.
I just wanted to tell you... that the reports on your progress have been very good.
Sana sadece, gösterdiğin ilerlemeye dair raporların çok iyi olduğunu söylemek istedim.
I wanted to tell you how much you've hurt me like that rabbit means the world to you call me, you know I could do something stupid...
Beni nasıl yaraladığını anlatmak istedim ki seni aramamı söylemiştin. Ben Jeanne Resnais. Tahmin ettiğin gibi aptalca birşey yaptım...
Look, win or lose I just wanted to tell you that I'm really very proud of you.
Kazanın ya da kaybedin sadece şunu söylemek istedim : Sizinle çok gurur duyuyorum.
I just wanted to tell you that.
Sana sadece bunu söylemek istedim.
And what I wanted to tell you... was that I love you... and, uh... just wanted to make sure that that was clear... so that there wasn't any confusion.
Sana söylemek istediğim şey, seni seviyorum. Yanlış anlama olmaması için bunu anlamanı istedim.
That's all I wanted to tell you!
Sana bunu söylemek istemiştim!
- Well, unless... something showed up on my blood test that was too horrible to tell me over the phone, and he wanted you here for support in case I flipped out.
Kan tahlilimde, bana telefonda söyleyemeyeceği kadar korkunç bir şey çıkmadıysa. Seni de buraya bana destek ol diye çağırmıştır.
I just wanted to tell you that I -
Söylemek istedim ki...
I just wanted to tell you that - that I miss you.
Söylemek istedim ki - seni özledim.
- I always wanted to tell you that.
- Hep bunu söylemek istemişimdir.
- I just wanted to tell you that Tommy's been talking a lot about you recently.
- Sadece diyecektim ki... Tommy son zamanlarda senden çok bahsediyor.
Sir, I wanted to tell you about my decision to hire an assistant to compile obituaries in advance of famous authors that may die at any moment.
Sir, bir asistanı işe alma konusundaki fikrimi aktarmak istiyorum. Her an ölebilecek olan ünlü yazarlar için önceden ölüm yazıları yazacak.
Well, what I didn't tell you is that I learned how to keep her out when I wanted to.
Ama sana, istediğim zaman onu aklımın dışında tutmayı öğrendiğimi anlatmadım.
Anyway, what I wanted to tell you was that well, last night was one of the greatest nights of lovemaking I've had since...
Her neyse, sana şunu söylemek istiyorum : Dün gece cinsel açıdan yaşadığım en muhteşem gecelerden biriydi. - Şeyden beri...
I wanted to tell you how happy I was for you... f-for us but it didn't come out that way.
Aslında söylemek istediğim senin için ne kadar sevindiğimdi, bizim için ama o anlamda çıkmadı.
I always wanted to tell you, Kes... that you're beautiful.
söylemek istedim... Kes.
Emma, I'm not sure I had your attention earlier... with others so desirous of your company, but I wanted to tell you... that Frank is coming at last.
Emma, daha önce anlatırken duydun mu bilmiyorum? Sana söylemek istediğim bir şey var. Frank sonunda buraya geliyor.
I wanted so badly to call you and... tell you how sorry I felt tor what happened that night... but I just couldn't.
Arayıp, o gece olanlar için ne kadar üzgün olduğumu söylemeyi çok istedim ama yapamadım.
I just wanted to tell you that you're doing good work.
Bilemiyorum. Sadece sana iyi bir iş yaptığını söylemek istedim. - Sağ olun.
- No, that's what I wanted to tell you.
- Sana söylemek istediğim de buydu.
I'm sorry to bother you, Mr. Hobson, but I wanted to tell you I left that book on your table.
Bay Hobson, rahatsız ediyorum ama masanıza bir kitap bıraktığımı söyleyecektim. Aşağıdaki çöp kutusunda buldum...
- I just wanted to tell you that...
- Size şunu söylemek istedim...
I just wanted to tell you that only you can decide.
Benim sana söylemek istediğim tek şey sadece senin karar verebileceğin
Pete, I just wanted to jump on and tell you that I'm really glad you're doing OK.
Pete, yalnızca sana iyi olduğun için ne kadar mutlu olduğumu söylemek istedim.
I wanted to see you and Cyan and tell you that I might be gone a few days.
Seni ve Cyan'ı görüp, birkaç gün buralarda olmayacağımı söylemek istedim.
I wanted to be the first to tell you that...
Sana ilk olarak kendim söylemek istedim...
I just wanted to tell you that I miss you.
Sadece seni çok özlediğimi söylemek istedim
" I wanted so badly to tell you that.
Bunu sana o kadar çok söylemek istedim ki
Well, Mr. Inspector Schneider, I just wanted to tell you that Brest now stole a police car!
Peki, Bay Komiser Schneider, sadece şu Brest'in bir polis arabası çaldığını söyleyecektim!
I just wanted to tell you that, um,
Sadece sana...
I just wanted to tell you that I'm sorry you're gonna die.
Öleceğin için üzgünüm.
I just wanted to tell you that the whole thing with the spoons, the whole Allah thing, it's awesome.
Hım? Size bir şey söylemek istiyorum... Bütün bu kaşık olayı ve Allah'la ilgili şeyler, muhteşem.
Just wanted to tell you that I was sorry... and to say thank you for sendin'me raisins.
Sadece üzgün olduğumu söylemek için aradım ve o kuru üzümleri gönderdiğin için teşekkür etmek için.
I wanted to tell you... how lonely that night was for me... how I tried to imagine your face...
O gece çok yalnızdım. Gözlerimi kapadım ve yüzünü düşledim.
"Okay, first I wanted to tell you all something" That most of you already know
Öncelikle hepinizin zaten çok iyi bildiği bir şey söylemek istiyorum.
- I just wanted to tell you that I liked your speech.
Konuşmandan hoşlandığımı bilmeni istedim.
That's what I wanted to tell you.
Size bunu söylemek istemiştim.
Oh, well, I don't know how long that offer was good for but I just wanted to tell you that I accept your proposition.
Teklifin hâlâ geçerli mi bilmiyorum ama buraya kabul ettiğimi söylemeye geldim.
I only wanted to call to tell you that I'm so sorry for what happened.
Seni aramamın sebebi olanlar için çok üzgün olduğumu söylemek istemem.
I only wanted to call to tell you one last time that I'm so sorry and that I'm going away.
Sadece sana son bir kez üzgün olduğumu ve uzaklara gideceğimi söylemek istedim.