I was just thinking about you Çeviri Türkçe
500 parallel translation
Why, Cary, I was just thinking about you.
- Merhaba. Ben de seni düşünüyordum.
I was just thinking about you... imagining you in your expensive villa, enjoying life... while we work like idiots for a loaf of bread.
Seni düşünüyordum. Seni lüks villanda hayal ediyordum. Biz ekmek parası için çalışırken sen hayatın tadını çıkarıyorsun.
I was just thinking about you.
Ben sadece seni düşünüyordum.
I was just thinking about you, Paul.
Ben de seni düşünüyordum Paul.
I was just thinking about you.
Ben de tam seni düşünüyordum.
- I was just thinking about you.
- Ben de seni düşünüyordum.
God, that's so funny because, you know I was just thinking about you.
Tanrım, biliyorsun bu çok komik, çünkü geçen gün seni düşünüyordum.
I was just thinking about you.
Bende tam seni düşünüyordum.
Hi, I was just thinking about you.
Merhaba. Ben de şu an seni düşünüyordum.
[Mark Sr. On Tape] I was just thinking about you.
" Ben sadece seni düşünüyordum.
I was just thinking about you.
Sadece seni... düşünüyordum.
I was just thinking about you.
Simdi seni düsünüyordum.
I was just thinking about you.
Bende şimdi sizi düşünüyordum.
I was just thinking about you.
Sadece seni dusunuyordum.
I was just thinking about you.
Sissy. Ben de tam seni düşünüyordum.
I was just thinking about you.
Ben de seni düşünüyordum.
Tiron, I was just thinking about you.
Tiron, seni düşünüyordum.
You know, I was just thinking about you.
- Ben de şimdi seni düşünüyordum.
I was just thinking about you.
- Tam da seni düşünüyordum.
I was just thinking about you.
Senin hakkında düşünüyordum.
I was just thinking about you and wishing you were here.
Seni düşünüyordum ve burada olmanı isterdim.
Do you know I was just thinking about you? - Oh, no, were you?
Biliyor musun ben de tam şimdi seni düşünüyordum.
I was just thinking about you.
Tam seni düşünüyordum.
God, I was just thinking about you.
Tanrım, ben de tam seni düşünüyordum. Ne?
I was just thinking about you.
Seni düşünüyordum.
I was just thinking about you!
Ben de tam seni düşünüyordum!
I was just thinking about you.
- Ben de tam seni düşünüyordum.
I was just sitting here thinking about you, and, you know, how amazing you've been during this painful, awful time.
Seni düşünüyordum... Bu acılı, kötü zamanımda yanımda olmanı.
Then the war came, and just as I was thinking, like you... that all the things I'd been preaching about would have to wait until peacetime... a miracle happened.
Sonra savaş geldi ve ben de sizin gibi verdiğim mücadelenin barış zamanına kadar beklemesi gerektiğini düşünürken bir mucize gerçekleşti.
I was just thinking how much you can tell about a person from such simple things.
Basit şeylerden bir insan hakkında ne çok şey söylenebileceğini düşünüyordum.
Well, I was just thinking about it. But he will never forgive you this.
O zaman sizi hiç affetmeyecektir.
- I was just thinking the same about you.
Ben de aynı şeyi düşünüyordum sizin hakkınızda, tatlım. Benim yaşımda, üstelik?
I was just thinking about that when you came in.
Sen geldiğinde ben de tam o konuyu düşünüyordum.
Just what I was thinking about you
Tam da senin hakkında düşündüğüm gibi.
I was just thinking about the night you hurrahed the town. Remember?
Kasabada sevinç çığlıkları attığın geceyi düşünüyordum.Hatırladın mı?
You know, Lois, I was sort of thinking, later on I was just wondering what you wanted to do about the arrangements.
Bilirsin Lois, düşünüyordum da daha sonra... nasıl bir düzenleme yapmak istediğini merak ediyorum.
I was thinking about you just before you came, so...
Ben de tam sizi düşünüyordum.
I was just thinking about the fact... that you're being transferred.
Aslında sadece seni transfer... edebileceğimi düşünmüştüm.
Wait a minute, I was just thinking about what the turnip said here and I'd be stupid to let either one of you guys walk out that door.
Durun bir dakika, şu şalgamın söylediklerini düşünüyordum da, Eğer ikinizden birinin şu kapıdan çıkıp gitmesine izin verseydim, büyük aptallık yapmış olacaktım.
You know, darling, just now in the john I was thinking about how your eyes remind me of moonlit pools on a warm summer night.
Biliyor musun sevgilim, az evvel, tam da tuvaletteyken sıcak bir yaz gecesinde gözlerinin mehtapta bir göl gibi parladığını düşünüyordum.
You know, I was thinking about him the other day, and it's just very good to hear that he's pretty fine.
Geçen gün aklımdan geçiyordu. İyi olmasına sevindim.
I was just thinking about going by your place to see if you had any speed.
Elinde Speed var mı diye sana uğramayı düşünüyordum.
So I was just thinking, we should get together and talk about her, don't you think?
Düşündüm de buluşup bunları konuşmalıyız.
I was just ready to go home and I was thinking about your situation you know, with this Prankster, and I thought I'd call to see if you're okay.
Tam eve gitmeye hazırlanıyordum ve senin durumunu düşünüyordum biliyorsun, şu Şakacı ile olan ve iyi olup olmadığını görmek için aramayı düşündüm.
I was just thinking about our discussion earlier this afternoon, and I've decided to give you an extra week off.
Sana bir hafta fazladan izin vereceğim.
Oh, I was just thinking about things, you know?
Bazı şeyleri düşünüyorum da.
- Why shouldn't I be? - You know, I was just thinking about the timing of that evacuation at Z'Ha'Dum.
- Z'ha'dum'daki tahliye işleminin zamanlaması dikkatimi çekti.
I was thinking about getting him one of those you know, those giant hamster wheels. Just to keep him running.
Yo, hayır, hani şu hamster'ların içinde koşturduğu koca tekerlekler vardır ya ondan alalım diyorum.
You know, I was just thinking about that.
Bilirsin, sadece düşünüyordum da.
I found the costume that you wore in the movie, and... um, and I was just thinking about how good you looked in it...
Senin filmde giydiğin elbiseyi buldum, ve... um, ve senin onun içinde ne kadar güzel gözüktüğün aklıma geldi...
I was just sitting here, thinking about you, and how much I love you, and how great you've been about Dad moving in and everything.
Burada oturmuş seni ne kadar çok sevdiğimi ve babamın bize taşınması konusunda ne kadar anlayışlı olduğunu düşünüyordum.