I will not calm down Çeviri Türkçe
44 parallel translation
I will not calm down.
- Sakinleşmeyeceğim.
- I will not calm down.!
- Sakin olmayacağım!
I will not calm down!
Sakin olmayacağım!
- No, I will not calm down!
Hayır, sakin olmayacağım!
No, I will not calm down.
Hayır, sakinleşmeyeceğim.
- No! I will NOT calm down and I will NOT be quiet!
- Hayır olmayacağım ve susmayacağım da.
I will not calm down.
Sakin olmayacağım.
No, Leo, I will not calm down.
Hayır, Leo, sakinleşmeyeceğim.
I will not calm down.!
Sakinleşemem.!
No, Jorge, I will not calm down, and listen,
Beni dinlesen iyi olur.
No, i will not calm down!
Hayır, sakinleşmeyeceğim.
- I will not calm down.
- Sakin olmayacağım!
- No, I will not calm down.
- Hayır, sakin olmayacağım.
Sam, i will not calm down.
Sam, olmayacağım.
No, I will not calm down.
- Sakin olun, bayım. Sakin olun. - Hayır, sakin falan olmuyorum.
I will not calm down.
Sakin falan olamam.
I will not calm down.
- Sakin falan olmayacağım!
No. Please calm down. [No, I will not calm down.]
Lütfen sakin ol
- I will not calm down.
- Sakin falan olamam.
You're asking me to calm down? I will not calm down.
Sen sakin olmak için bana mı soruyorsun?
No, I will not calm down.
Hayır, sakin olmayacağım.
- I will not calm down.
- Sakinleşmeyeceğim!
- I will not calm down.
- Hayır efendim, sakinleşemem.
- I will not calm down. Stop.
Hayır, Sakinleşmiyorum
- I will not calm down.
- Sakin olmayacağım.
No, I will not calm down.
Hayır sakinleşmeyeceğim.
I will not calm down until this woman is locked away and rotting in jail for the rest of her life!
Bu kadın kilitlenip hayatı boyunca hapiste çürüyene kadar sakinleşmeyeceğim.
I will not calm down!
Sakinleşmiyeceğim!
- I will not calm down.
Hayır, sakinleşmeyeceğim.
Wally, I will not flee nowhere, just calm down.
Wally, hiçbir yere kaçmıyorum. Sadece çekip gidiyorum.
I'm not gonna calm down until I can talk to someone who will listen to what I'm saying!
Ne dediğimi dinleyecek biriyle konuşana dek sakinleşmeyeceğim!
I thought it was a place for tomorrow's leaders, not their wives. - Calm down, please. - No, I will not!
Yarının liderlerini yetiştirecek bir yere geldiğimi sanıyordum, eşlerini değil.
I Will Not Repeat That, And, You, Calm Down.
Bunu söylemeyeceğim, ve, sen de sakinleş. Niye?
- I will not calm down!
- Sakin olmayacağım!
I will not calm down.
- Sakinleşmeyeceğim!
I'm not saying that we use it, but if we have the authority, everyone who's dumping their shares will calm down, back off.
Kullanalım demiyorum, ama eğer otoritemiz olursa, herkes hisselerini satmayı bırakıp sakinleşiriz, geri çekiliriz.
Sweetheart, if you speak in an inside voice, you'll calm your body down- - I will not calm my body down!
Canım, eğer iç sesinle kendinle konuşursan, sakinleşeceksin- - sakinleşmek istemiyorum!
If you do not calm down, I will have to place you under arrest.
Eğer sakinleşmezseniz sizi tutuklamak zorunda kalacağım.
Maybe he will calm down and stop showing off if I am not there.
- Ben burada olmazsam belki sakinleşip bir şeyler söyler.
- I certainly will not calm down!
- Kesinlikle sakin olmayacağım!
You keep calling me your assistant, and I'm not that, but I will help you if it means getting out of here, so calm down.
Beni asistanın sanıyorsun ama değilim. Ama buradan çıkmak için yardım ederim. Sakin ol.