If you're right Çeviri Türkçe
3,303 parallel translation
And if you can't see it, then you're blind, all right, and I give up.
Eğer bunu göremiyorsan körsün demektir. Ve pes ederim.
If you're right, this upsets the balance of power in Italy, Lorenzo.
Haklıysan, bu İtalya'daki güç dengesini alabora eder Lorenzo.
If you're not comfortable, this conversation can end right now.
Eğer rahatsızlık hissediyorsan, bu konuşma burada bitebilir.
I have to go to the bathroom, and I'm not gonna do it if you're standing right there.
Duşa girmem gerek ve sen orada dikilmeye devam edersen bunu yapamam.
So if you're a danger then I am too, right?
Ben de kendimi seninle birlikte öldürmeliyim.
All right, I am going to press three numbers on this phone, and if you are not off my property, you're going to jail.
Pekala telefondaki üç düğmeye basacağım ve eğer hala bahçemdeysen içeri gideceksin.
If I see Jennifer with another man, going fucking crabbing, antiquing, getting pushed on a swing, this whole charade you're doing right now, it's over.
Eğer ki Jennifer'ı başka biriyle görüştüğünü, krablamaya gittiğini antikacıya gittiğini, salıncakta sallandığını görürsem, tüm bu sinema biter.
If I remember right, you're not too thrilled about what the time he spent on that did to your family.
Yanlış hatırlamıyorsam, ailen için ayırdığı zamanın az olduğundan yakınıp dururdun.
Even if you're right, there's no harm in making sure.
Haklı olsan bile, emin olmaktan zarar gelmez.
You're gonna go right through if you keep doing that!
Bunu yapmaya devam edersen içine düşeceksin.
So, tell me. If you're right, where are the diamonds now?
Söyleyin o zaman, haklıysanız elmaslar şimdi nerede?
Hmm... Well, both if you're doing it right!
Doğru yaparsan ikisi de!
Yeah, if you're gonna take the job, you might as well do it right.
Evet, işi istiyorsan eğer, doğru bildiğinin yapmalısın.
Listen, if... If they're still on the call, I need you to patch me through right away.
Hala hattaysalar bana yönlendir hemen.
If you're upset about somebody else playing it, then I can just take it home and put it right away.
Gitarını başkası kullanır diye endişe ediyorsan şimdi de götürebilirim.
Look, if you're thinking of stealing from Kai Proctor, you may as well take a bullet and put it in your head right now.
Kai Proctor'dan bir şey çalmayı düşünüyorsan bir mermi alıp kafana sokabilirsin.
Well, if you're gonna gamble our money, you should hold onto it, right?
Paramizla kumar oynayacaksan sende kalmasi lazim degil mi?
But hey, um, let me know if the rules are changing, right, and you're gonna pull this shit again?
Kurallar degisiyorsa sayet ve bu boku bir daha yiyeceksen haberim olsun.
If you're not getting fucked right now, make it up.
Eğer kendine yarak bulamıyorsan, kafadan uydur gitsin.
So if you want a chance to do the right thing with this film then you're going to have to pay for it.
Bu yüzden eğer bu filmle doğru bir şey yapma şansını istiyorsanız bunun için ödeme yapmalısınız.
If you can't be objective, you're not the right fit.
Objektif olamazsan, uygun kişi sen değilsin demektir.
If you're being hunted, hide right under the hound's nose.
Eğer seni avlayacaklarsa av köpeğinin burnunun dibine saklan.
Listen, if you're okay I'm going to go get some help and I'll be right back.
Dinle, eğer iyiysen hemen gidip yardım bulup geleceğim, tamam mı?
- That's right. So you're wondering if the lines are blurring, or if he's on to something.
Yani zihni mi bulanık, yoksa bir ipucu mu yakaladı ; bunları merak ediyorsun.
I need to know if you're right about the copycat, Will.
Kopyacı katil konusunda haklı olup olmadığını öğrenmem gerek Will.
What if you're right?
Ya yanılmıyorsan?
Right now if you're ready.
Eğer hazırsan hemen.
Right... if you're trying to throw me off my game before we get down, it's working.
Tamam... aşağıya inmeden önce oyunumu bitirmeye çalışıyorsan, işe yarıyor.
Maybe you're right- - if that's what you think, then she definitely is.
Haklı olabilirsin - eğer düşündüğün bu ise haklıdır.
♪ You ain't nothin but a hound dog ♪ if you're looking for trouble, then you've come to the right shop.
# Av köpeğinden başka bir şey değilsin sen # Bela arıyorsan doğru yere geldin.
I don't know if it's all the gay sex talking or not, but you're looking pretty fucking good to me right now.
Gey seks mevzusundan mıdır nedir şu an gözüme çok fena geliyorsun.
And if you're thinking what I'm thinking, you're right.
Ve benim düşünüğümü siz de düşünüyorsanız, haklısınız.
All right, you know what, Rachel, if you are still obsessing over what you're gonna sing at your Funny Girl callback, may I suggest your best jam ever, "Run, Joey, Run."
Pekala, Rachel, eğer hala Funny Girl geri çağrında ne söyleyeceğini düşünüyorsan benim önerim şimdiye kadar ki en iyi işin olan "Run, Joey, Run"
And if we're really gonna talk about late, can you say something to Gramps right here?
Ve gerçekten gecikmekten bahsedeceksek buradaki büyükbabalar hakkında konuşabilir miyiz?
I don't know if you can ever make that right, but if you're gonna try, you need to come home with me right now.
Düzeltebilir misin bilmiyorum ama deneyeceksen şu an benimle eve gelmen gerekiyor.
If you're a photographer, then you should be hunting up moments like that for yourself, right? Oh, now that's a nice line.
- Eğer fotoğrafçıysan o zaman anları kendin için avlamalısın, tamam mı?
If what you're saying is right, then it assumes that we are simply complex machines, that we may not have a soul, certainly not any free will.
Söylediğin doğruysa hepimiz karmaşık makineler oluyoruz. Ruhumuz ve özgür irademiz olmuyor demek.
If you're right, then you've seen this conversation already.
Haklıysa bu konuşmayı önceden görmüş olmalısın.
If you're right...
Haklıysan...
But if what you're saying is right, I'm going to be losing my workers to the army.
Ama dediklerin doğruysa işçilerimi orduya kaptıracağım.
If you're here with us right now in this house for the love of Jesus, give us a sign.
Eğer şu an bizimle beraberseniz Tanrı aşkına, bir işaret verin.
The tapes don't really make any linear sense right now. But, uh, I think if we put it together- - Yeah, we're just gonna try to cut it together into a, you know, full thing and see what we got, dude--we got dude...
Bantlar şimdilik doğru bir şey ifade etmiyor ancak, birleştirirsek yani kesip, birleştirip dikkatli bir şekilde montaj yaparsak elimizde ne olduğunu anlarız ahbap, ve...
Even if you're right, it doesn't necessarily follow that Simeon is the culprit.
Haklı bile olsanız bu mutlaka Simeon'un suçlu olduğu anlamına gelmez.
Sleepless nights, stressed out about the baby, worried if you're doing the right thing, or, even worse, if something's wrong with you.
Uykusuz geceler olsun, bebeği düşünüp durmak olsun doğru şeyi yapıp yapmıyor olmaktan korkmak ya da daha kötüsü, kendinde bir sorun olduğunu düşünmek.
I got a right to know if you're gonna screw me.
Ağzıma sıçacaksan da bilmeye hakkım var.
I don't know if you're messing with me right now.
Şu an benimle uğraşıyor musun bilemiyorum.
If it doesn't feel right, then bail, but don't miss out just because you're scared.
Eğer sana doğru gelmezse, hayatından çıkart onu, ama sadece korktuğun için bu fırsatı kaçırma.
Right now, you'd better get me to a hospital, because if I bleed to death, you're going to jail.
Şu an beni hastaneye götürseniz iyi olur çünkü kan kaybından ölürsem... Hapse gireceksin.
I'd ask if you're all right, but...
İyi misin diye sorardım ama...
If you're right about Voorhees, the President will be the first to know.
Eğer Voorhees hakkında haklıysan, Başkanın bilmek isteyeceği ilk şey bu olacaktır.
OK, well, if you'll just take a seat, we're gonna be right with you.
Tamam, o zaman oturursanız sizinle hemen ilgileneceğiz.
if you're happy and you know it 31
if you're hungry 89
if you're 71
if you're reading this 32
if you're watching this 56
if you're not happy 19
if you're not ready 23
if you're lying to me 20
if you're interested 214
if you're gonna kill me 28
if you're hungry 89
if you're 71
if you're reading this 32
if you're watching this 56
if you're not happy 19
if you're not ready 23
if you're lying to me 20
if you're interested 214
if you're gonna kill me 28