Ilana Çeviri Türkçe
330 parallel translation
According to the notice posted up in Saga, it's only me that the authorities are searching for.
Saga'da gördüğüm ilana bakılırsa, sadece beni arıyorlar.
And 20 years later, I came crawling back to you through an advertisement in the newspaper.
20 yıl sonra, gazetedeki bir ilana bakarak sürünerek bana geliyorsun.
If he's so generous, why doesn't he pay for an ad people can see?
O kadar cömertse, niçin insanların görebileceği bir ilana para vermez?
Your Honour, I object to that commercial announcement.
Sayın yargıç, bu ticari ilana itiraz ediyorum.
You know... I was gonna answer that ad myself.
Var ya o ilana kendim başvuracaktım.
With the answer to an advertisement.
Verdiğim bir ilana başvurdu.
- Chris is ordained? ! - He answered an ad in Rolling Stone.
- Rolling Stone'daki bir ilana cevap verdi.
So, the first ad I ran across...
Sonra da ilk gördüğüm ilana...
And your response to the ad I placed.
Ayrıca ilana verdiğiniz cevaptan.
How accurate is this data you sent us, Ilana?
Bu gönderdiğin bilgi, ne kadar gerçekçi, Ilana?
A little.
Ilana Green.
Ilana Green.
Adı Green. Ilana Green.
Like you sped Calvin along, and Ilana Green, right?
Calvin ve Ilana Green'e yaptığınız gibi değil mi?
If Miss Eyre, who advertised in the Yorkshire Herald last Thursday, is in a position to give satisfactory references as to character and competency, a situation can be offered to her.
Eğer Bayan Eyre, geçen perşembe Yorkshire Herald gazetesinde verilen ilana tatminkar ve iyi referanslar verebilecekse ve mesleği bakımından işinin ehliyse bu teklifi ona sunabiliriz.
Isn't it a fact that you never told Mr. Dewey he'd have to do anything else?
Bay Vogelman, kaç kişisel ilana yanıt verdiniz Bayan Frutt öncesinde?
Ilana?
Llana?
"Dan Paxton."
Gazetecilik profesörü Dan Paxton kişisel ilana cevap veriyor.
Why did you call and tell me to look for your ad?
Niye arayıp ilana bakmamı istedin?
Had you ever answered an ad before that?
- Daha önce bir ilana cevap verdiniz mi?
How do you go about answering an ad?
Bu ilana nasıl cevap verdiniz?
They're opening a Price Mart right in our own town... 14.95 for a toaster.
- Şu ilana bak Red. Kasabamızda yeni bir Price Mart açıyorlar. - Bir ekmek kızartma makinesi 14.95 $.
I took out an ad, for Christ's sake, and I end up with the Jewish Sandra Dee.
Tanrı aşkına, bir ilana karşılık verdim ve karşıma Yahudi Sandra Dee çıktı.
- You answered that ad!
- O ilana yanıt verdin!
You did call me out of the blue from a poster.
Bir ilana bakıp durup dururken beni aradın.
She's Ilana's mother.
Kendisi Ilana'nın annesi olur.
Dita, Ilana's grandmother.
Dita.. Ilana'nın büyük annesi.
I'm Ilana.
Ben de Ilana.
Ilana is a good girl.
Ilana iyi bir kızdır.
Ilana, you're too much for me.
Ilana, benim için sen çok fazlasın.
- Ilana!
- Ilana!
A woman answered a personal ad in a Chinese-Ianguage newspaper.
Bir kadın Çin gazetesindeki ilana cevap vermiş.
Check out this flyer.
- Şu ilana bak.
After they put me on that flyer, my boss fired me.
O ilana resmimi koyduklarından beri işimden oldum.
My daughter, Ilana.
Kızım Ilana.
I responded to so many ads, back then.
Daha sonra bir çok ilana baktım.
Ilana?
llana?
Dutch, we got a hit off the flier.
Dutch, ilana bir yanıt aldık.
So add that to the poster :
Evet. İlana şunu da ekleyin öyleyse.
He - He answered the ad.
İlana... cevap verdiydi.
that's why I answered it.
İlana bu yüzden başvurdum.
It never occurred to me that I should put "female" on the card.
İlana kadın yazmak aklıma gelmedi.
I should've specified female.
İlana kadın yazmalıydım.
Look at the poster.
İlana bak.
Is it about the advertisement?
- İlana mı geldiniz?
- Any replies? - Yes.
- İlana geri dönüş var mı?
It does pay to advertise.
İlana cevap geldi.
What about that ad?
İlana ne demeli?
There's 24 messages responding to the ad.
İlana 24 mesaj gelmiş.
Trust me, Ilana.
Güven bana, Ilana.
Uh, I've...
Daha önce hiçbir ilana cevap vermemiştim.
I'll put it on the market as a two bedroom plus aviary.
İlana da iki yatak odası ve bir kuşhane diye yazarım.