It's friday Çeviri Türkçe
1,003 parallel translation
It's too bad you didn't open that door Friday night, Carpenter.
Cuma gecesi o kapıyı senin açmamış olman çok kötü, Carpenter.
It's Friday.
Bugün Cuma.
It's a long way. Besides, this is Friday.
Yol uzun ve ayrıca bugün cuma.
When they're in trouble, it's always their Girl Friday who gets them out of it.
Başları derde girdiğinde, onları daima asistan kız kurtarır.
He said it's all right if we flew to San Francisco... -... provided we're back Friday by 0800.
San Francisco'ya Cuma saat 8'de geri döndüğümüz sürece gidebileceğimizi söyledi.
Friday night, if it's convenient.
Uygunsa, Cuma akşamı.
It's Friday, the 4th of August.
4 Ağustos, Cuma.
It's Friday and not a man at work.
Bugün günlerden cuma ve bir tek kişi bile işe gelmedi.
But it's Friday!
Ama bugün Cuma!
Mr. Eichelberger, it's OK for Friday.
Bay Eichelberger, Cuma tamam.
It is Friday, the day of Our Lord's Passion
Bugün Cuma yüce Rabbimizin Çile Günü
I got you someaught good, seeing as it's Friday night.
Cuma akşamı diye sana güzel şeyler hazırladım.
- It's supposed to be every other Friday.
- Cuma günü olması gerekiyordu.
- Next Friday, it's a deal!
- Önümüzdeki Cuma, anlaştık!
You know, it really seems funny talking to you on a Tuesday night'since Friday's been my day to tell people about Happy soap.' They still haven't seen their mommy today.
Bugün annelerini hiç görmediler.
- It's only two clays till Friday.
- Cumaya iki gün kaldı.
- Thank goodness it's Friday.
- Çok şükür ki bugün Cuma.
But it's only Friday night.
Fakat daha Cuma gecesi.
It's no use going on, especially on good friday.
Devam etmek hayırlı olmaz, hele ki Azizlerin Cuma'sında!
It's Friday night, have a ball.
Bugün cuma akşamı, Bir top al.
Maybe he told you how that scotch got up here Friday night... after you'd bought it at Mosconi's.
Belki sana bir şişe viskinin sen onu Masconi'den satın aldıktan sonra buraya nasıl geldiğini de anlatmıştır.
No, it's an ordinary Friday, isn't it?
Hayır, sıradan bir Cuma günü, yoksa değil mi?
Let's make it for next Friday, after my appointment.
Gelecek cuma randevumdan sonraya ne dersin?
NO, IT'S FRIDAY, ISN'T IT? 39.7...
Bugün cuma, değil mi?
It was the Good Friday of 1873.
1873'ün Hayırlı Cuma'sıydı. ( Paskalya'dan önceki Cuma )
I'd forgotten it was friday. Oh, who could have done this?
Bunu kim yapmış olabilir?
You know it's Friday.
Biliyorsun, bugün Cuma.
Which means Friday's test on what we learned during the week will now be Monday before we've learned it.
Bu da demek oluyor ki bütün hafta öğrendiklerimizi kapsayan Cuma günkü test öğrenmeden önceki Pazartesi olacak.
Yes, I can squeeze it in on Friday.
Evet, cumaya sıkıştırabilirim.
It's Friday - fish night.
Cuma... balık gecesi.
- But, it's Friday.
Bugün cuma.
It's your father's birthday on Friday, we're supposed to dine there.
Cumaya babanın doğum günü var. Bizi akşam yemeğine çağırmıştı biliyorsun.
Anyhow, it's right across the street from Friday's, on Church Street.
Her neyse, Church Sokağı'ndaki Friday'in karşısında.
It's Friday. T.G.I.F. and there's smog in the basin, traffic on the freeway, crime on the streets, music all day long at KGYS.
Nihayet Cuma oldu, hava puslu, trafik var ve polisiye olaylar ve KG YS'de bütün gün müzik.
It's next Friday.
Gelecek cuma.
Yes, I know, I know it's Friday and it's early.
Evet, biliyorum, biliyorum, günlerden Cumartesi ve daha erken.
You should've seen it come down in town Friday.
Cuma günü kentten gelirken görmüş olmalısın.
That special shipment from the Denver Mint's... due in here Friday, isn't it?
Denver Mint'ten şu özel sevkıyat buraya cuma geliyor, değil mi?
He's coming to collect it on Friday.
Cuma günü onu almaya geliyor.
It's Friday the 13th.
Seviyorum.
It's Friday. Sure.
Oh, evet, $ 14.50 ve saç kurutucu.
Let's put it off until next Friday.
Şu işi gelecek cumaya ertelesek diyorum.
It's Friday.
Bugün cuma.
It's more than we make. Ante up, I don't get my allowance till Friday.
Bizim harçlığımızdan fazladır herhalde.
It was from this hotel... that Rising Star, greatest money winner in the history of American racing... and presently corporate symbol for one of the world's largest conglomerates, was taken late Friday night.
Amerikan at yarışı tarihinin en çok para kazandıran ve yakın zamanda dünyanın en büyük holdinglerinden birinin simgesi haline gelen Doğan Yıldız, cuma gecesi işte bu otelden çalındı.
It's the Friday before Christmas.
Noel öncesi Cuma.
I turn my paycheck over the minute I get it - that's every Friday.
Ücretimi dakika geçmeden borçlara yatırdım. Her cuma böyle yapıyorum.
Thank God it's Friday.
İyi ki hafta sonuna giriyoruz.
It's 7 : 01 on Friday the 13th of June.
13 Haziran Cuma, saat 7 : 01.
It's not bad enough to have Friday the 13th, we've gotta have a full moon too.
13. Cuma olması yetmezmiş gibi, bir de dolunay var.
It's Good Friday.
Bugün Kutsal Cuma.
it's friday night 72
friday 539
fridays 18
friday morning 16
friday night 184
friday the 32
it's fine 7136
it's not fair 795
it's done 1271
it's been so long 173
friday 539
fridays 18
friday morning 16
friday night 184
friday the 32
it's fine 7136
it's not fair 795
it's done 1271
it's been so long 173
it's cold 680
it's warm 139
it's over 4654
it's okay 22028
it's ok 4874
it's me 10254
it's all right 8832
it's not 5855
it's about damn time 34
it's a boy 347
it's warm 139
it's over 4654
it's okay 22028
it's ok 4874
it's me 10254
it's all right 8832
it's not 5855
it's about damn time 34
it's a boy 347