It happens to all of us Çeviri Türkçe
48 parallel translation
It'll happen to you some day, just like it happens to all of us.
Bir gün sen de böyle olacaksin. Tipki hepimiz gibi.
It happens to all of us.
Bu hepimizin başına gelecek.
- It happens to all of us, Dutchy.
- Hepimizin başına gelecek, Dutchy.
It happens to all of us.
Herkesin başına gelir böyle şeyler.
It happens to all of us, Wes.
Bu herkesin başına gelir Wes.
It happens to all of us.
Bu hepimize olur.
You know, it happens to all of us.
Hepimizin başına gelir.
It happens to all of us.
herkesin basina gelebilir.
It happens to all of us.
Hepimize olur böyle şeyler.
IT HAPPENS TO ALL OF US.
Hepimizin başına gelir. Banim değil.
It happens to all of us.
Hepimizin başına geldi.
Something happens to you, it happens to all of us. Right?
Sana bir şey olursa hepimize olmuş sayıIır, değil mi?
I mean, it happens to all of us.
Yani, bu hepimiz için olur.
It happens to all of us.
Hepimize oluyor.
It happens to all of us.
Hepimizin başına gelir.
Sooner or later, it happens to all of us.
Herkesin başına her an her şey gelebilir.
It happens to all of us.
Bu hepimize olacak.
It happens to all of us.
- Hepimize olur.
Don't worry, it happens to all of us.
Dert etme, herkese olur.
It happens to all of us.
Hepimiz için geçerli.
It happens to all of us.
Hepimize olur.
It happens to all of us.
Hepimizin başına geliyor.
Look, it happens to all of us.
Bak, hepimizin başına gelir.
It's OK, it happens to all of us
Sorun değil. Hepimizin başına gelir.
Well, it happens to all of us.
Hepimizin başına geliyor.
You know, it happens to all of us at some point in life.
Bilirsin, hayatta hep başımıza gelir.
I know it's hard losing someone and it happens to all of us, but the best way to cope with rejection is to move on.
Birini kaybetmenin zor olduğunu biliyorum ama bu hepimize oluyor ve bununla başa çıkmanın en iyi yolu hayatına devam etmek.
It happens to all of us... at some point.
Bu hepimizin başına bir noktada gelir.
It happens to all of us, right?
Hepimizin başına gelir değil mi?
It happens to all of us.
Hepimizin başına gelecek.
It happens to all of us at one time or another.
Ara sıra herkesin başına gelebilecek şeyler.
I'm sorry you're dead, but it happens to all of us, sooner or later.
Öldüğün için üzgünüm ama... Er ya da geç, bu hepimizin başına gelecek.
It happens to all of us.
Hepimize bu olur.
And that whatever happens to the world I know that he's doing his best to make sure it's good for all of us.
Ve dünyaya ne olursa olsun biliyorum ki hepimizin iyiliği için elinden geleni yapıyor.
It happens. To all of us.
Hepimizin başına gelebilir.
It's just a private friend who happens to know all of us from different ways, is throwing a private birthday thing.
Özel bir arkadaş bu, .. hani şu farklı çevrelerden edinilen türden.. .. özel bir doğum günü partisi veriyor.
If I may be a little bit impertinent and relate to an unfortunate experience, probably known to most of us, how it happens that while one is engaged in sexual activity, all of a sudden one feels stupid.
Biraz daha açık konuşayım herkesin yaşadığı şu talihsiz deneyimde olduğu gibi,... insan bazen cinsel ilişki sırasında birden kendini aptal gibi hisseder, olaydan kopar....
Believe it or not, It happens to all of us.
İnan bana bu hepimize olur.
It happens to all of us.
Hepimizi etkiliyor.
And there was a song on the radio, Everlong, and all of a sudden there were videos on MTiV, and it was happening to us, that thing that happens to new bands when they start to get popular.
Radyoda çalan bir şarkımız vardı, Everlong. Birdenbire kliplerimiz MTV'deydi. Yeni gruplar popülerleşmeye başladığında başlarına gelen şey, bizim de başımıza geliyordu.
It happens to all of us.
Hepimizin başına gelebilir.
Happens to all of us. Doesn't mean you say "fuck it" and kill yourself.
Hepimizin başına geldi. "siktir et" ve kendini öldür manasına gelmez bu.
It's all right. Happens to the best of us.
- Sorun değil, herkesin başına gelir.
It's okay, happens to all of us.
Sorun değil, hepimizin başına gelir.
And when that happens... as it is all but certain to do... which of us standing here are likely to be the ones who benefit and which the ones sold back into their chains?
Böyle olduğunda ki kesinlikle olacak kimler bunun meyvesini yiyecek kimler yeniden zincire vurulacak?