English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ I ] / It is mine

It is mine Çeviri Türkçe

1,439 parallel translation
And every cent of it is mine.
Bunun her senti benim.
No, it is mine!
Hayır, benim!
- How much of it is mine?
- Ne kadarı benim?
By rights, it is mine. as my husband's widow.
Kocamın dul eşi olarak hazine benim hakkım.
That's it. I'm taking care of mine and Mitch is not.
İşte bu.Ben kendime dikkat ediyorum Mitch ise etmiyor.
Thing is, it's his dream, not mine.
Yani, bu onun rüyası, benim değil.
- Ooh, is it mine?
Benden mi?
mine, it cost me my Chanel. She acts stuffy and prudish, but is really wild underneath.
Davranışları resmi ve erdemli gibiydi, ama içinde bir vahşi vardı.
is it as precise as mine?
Benim kadar iyi misin?
What business is it of mine.
Bu beni neden ilgilendirsin.
I didn't smash the house up, Carol, okay? Dek fucking grassed us up. It's his fault the place is smashed up, not mine.
Arabayı parçalayan Dick'yi ben değildim.
What is in here is mine and it belongs to Carol.
Buradaki şey benim ve Carol'a ait.
- What the hell is it? - Your guess is as good as mine.
- Sizin kadar bilgim var benim de.
Because even if it's yours then mine is more mine than yours...
Çünkü o sizin olsa bile benimki sizinkinden daha da benimkidir.
But it's not my birthday, and yours is much later than mine.
Ama bugün yaşgünüm değil, seninki de çok sonra.
Yes, tell her that you've discovered that the baby is mine and if she'll marry me, she can have it... shut up.
- Gerçek Salor mı? - Evet, öyle galiba. Onunla aramız kötü çünkü onun Armstead benim de köylü olduğumuzu unuttum.
The memories we invent are the most beautiful of all Childhood is more troubling when it's all fake They've stolen mine away
uydurduğumuz hatıralar çok güzel her şey yanlış olduğunda çocukluk çok rahatsız edici benim çocukluğumu çaldılar ihanete uğrattılar
John, every relationship is like a cave. You explore it, mine it...
Etrafından dolanırdım ama minik bacaklarım yorulur.
RJ is mine. I mean it.
RJ benim. Ciddiyim!
Whose is it, mine?
Benim mi? Onu götürün.
No, not "Go ahead" like you're giving it to me, because I think it really is mine.
Al onu. Hayır, hayır, bana veriyormuş gibi al onu deme, o zaten benim.
It is bigger than mine!
Bu benimkinden daha büyük!
that I understand that it's your baby.. and it is not mine to purchase.
Bebeğin sana ait olduğunu ve benim satın almaya hakkım olmadığını biliyorum.
Because it is our institution, yours and mine.
Çünkü bu okul sizin ve benim.
Like most jobs, mine involves many other people, people it is my job to hire, to train, and to inspire because when you have good employees it makes you look good.
Onları işe almak, eğitmek ve teşvik etmek benim görevim. Çalışanlarınız iyiyse siz de iyi görünürsünüz. Soru sorabilirler mi?
- Your guess is as good as mine. It's common knowledge that diners are breeding grounds... - for prostitution and drug dealers.
Restoranların fahişelerin ve uyuşturucu satıcılarının mekânı olduğunu herkes bilir.
I'm going to keep mine the way it is.
Ben kendiminkini değiştirmeyeceğim.
is it mine?
- Benden mi?
The money from that agent of mine... is it safe?
Benim şu ajanın verdiği para, güvende mi?
It's ok, guys This is a friend of mine
Çiçekler kısmına geri dönebilir miyiz? - Neden?
Face it : Your heart is as black as mine.
Kabul et şunu, senin yüreğin de benimki gibi kapkara.
It is the bloody business which informs thus to mine eyes.
It is the bloody business which informs thus to mine eyes.
The first thing you hear is click. It's your foot priming the land mine.
Ayağını mayına bastığın anda, önce bir "klik" duyarsın.
This is mine, it was on my property, and you are a thief!
Bu benim. Bu benim malım ve sen bir hırsızsın.
The problem is mine. My cruiser, it froze to death on me.
Arabam dondu ve beni hayal kırıklığına uğrattı.
It is Marcus'turn to reign, not mine.
Şimdi Marcus'un hüküm sürme zamanı, benim değil.
Just give it back. This is mine.
- Geri ver.
It's a pleasure to make your acquaintance. No, Congressman, the pleasure is all mine.
- Sizinle tanıştığıma çok memnun oldum.
Letter is mine give it to me.
– Frankie'nin mektubu?
It says that his brother died due to his own carelessness, and that the mine is not responsible at all,
Burada kardeşinin dikkatsizlik sonucu öldüğü yazıyor. Artık madenin bir sorumluluğu kalmıyor.
Uncle, the coal mine you just mentioned, is it far?
Amca. Şu bahsettiğin yer nerede? Uzak mı?
If it works, half the money's mine.
İş olursa paranın yarısı benim.
Is it mine?
Benim mi?
Is it mine?
Benim hatam mı?
Plundering something that's not mine, something that belongs to every creature on earth. And I said to myself, my goodness, the day must come when this is illegal, when plundering is not allowed, I mean, it must come.
Interface'i çalıştırma yöntemim yağmacının yöntemiydi benim olmayan bir şeyi yağmalamak ve yeryüzündeki her yaratığa ait olan bir şey ve kendime dedim ki aman Tanrım bunun yasa dışı olduğu gün gelmeli yağmaya izin verilmediği gelmeli.
You have no idea how hard it is for me to ask you for this, Rich but a friend of mine, he came to me and he wanted to double his money really fast so I put it all into Stepatech.
Bunu istemenin ne kadar zor olduğunu bilemezsin, Rich. Ama birkaç hafta önce bir arkadaşım bana gelip parasını çoğaltmamı istedi. Bütün parasını Stepatech'e yatırmıştım.
It says right here, "My blood pressure is high." Well, hell, so is mine.
Tam burada söylüyor zaten, "kan basıncım yüksek". Benimki de yüksek.
I built it, this is mine!
Bu işi ben kurdum. Burası benim!
Go out a winner. But as I read it aloud, I realized the sentiments I wanted to share with my fellow students were better expressed in a favorite song of mine. Cherish is the word I use to describe...
- Ama şiirimi yüksek sesle okuyunca öğrenci arkadaşlarımla paylaşmak istediğim duyguların, en sevdiğim şarkımla daha iyi ifade edildiğini fark ettim.
Who knows? With a talent as abundant as mine is, it'll be a piece of cake!
Aslında benim çok büyük yeteneğimle..... tereyağından kıl çeker gibi olacak.
I made it a priority of mine to keep you and Martinez as far away from each other as possible, that is until Martinez admits that you ordered him to attack Dave Brass.
Seninle Martinez'i mümkün mertebe birbirinizden uzak tutmayı bir görev olarak alıyorum, ta ki Martinez Dave Brass'a saldırma emrini senin verdiğini itiraf edene kadar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]