English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ J ] / Janitors

Janitors Çeviri Türkçe

158 parallel translation
Janitors are never terrified.
Kapıcılar asla korkmaz.
When they start pinning stars on courthouse janitors, I turn mine in.
Gardiyanların rozet taktığı gün benim rozeti geri vereceğim.
The janitors.
Hademeler.
Officers will become janitors, ladies will go on the streets.
Subaylar kapıcı olarak ve kadınlar sokaklarda hayata devam edecek.
I'll send you more janitors.
Daha çok kapıcı yolluyorum.
Honey, you may not believe this now, but there will be other janitors.
Bu kadar kurabiyeyi ne yapacaksın? Kelly'nin okulunda, çalışan anneler günü toplantısı varmış. Sen ne giyeceksin?
They don't want strikes by the janitors or gardeners.
Hademelerin ya da bahçıvanların grev yapmasını istemezler.
Even the janitors have a rank in the security course.
Hatta kapıcı olarak rütbem var!
- Who's talking about janitors?
- Kim kapıcılardan söz ediyor?
I'm not talking about janitors!
Ben kapıcılardan bahsetmiyorum!
Janitors got tired of scrapping'em off the floor.
Hademeler, hergün yerden ceset kazımaktan bıktılar.
One of the janitors used to keep pigeons up here.
Hademelerden biri burada güvercin besliyormuş.
I've got the janitors making a last sweep now.
Hademeye son defa etrafı kontrol etmesini söyledim.
What did the janitors say?
- Hademeler ne diyor?
Teachers, students, janitors. They think it's school-related?
Okuldan birinden mi şüpheleniyorlar?
Janitors'meeting.
Kapıcılar toplantısı.
If everyone listened to her, there'd be no janitors... because no one would clean shit if they had a million dollars.
Eğer herkes o öğretmeni dinleseydi, hademeler olmazdı... çünkü bir milyonu olan hiçkimse pislik temizlemek istemezdi.
And since we're a couple of janitors... I can promise you that's no problem.
Biz iki temizlikçi olduğumuza göre... bir daha sorun yaratmayacağımıza dair söz veriyorum.
We only use niggers for janitors.
Sadece siyahları kullanıyoruz.
I'm Sam Shapiro, from Justice for Janitors'campaign.
Adım Sam Saphiro Temizlikçiler İçin Adelet hareketinden.
I'm actually here with the Janitors Union.
Aslında temizlikçiler sendikası adına buradayım.
What's wrong with talking to the other janitors?
Dinleyin. Hem ne kaybederiz? Diğer temizlikçilerle konuşalım.
The janitors in this city are getting ready to fight.
Bu kentte çalışan temizlikçiler savaşmaya hazırlar!
For the first time... we have non-union janitors from building 646.
Tamam mı? Sendikayı reddeden 6476 nolu binadaki temizlikçilerle ilk defa birlikteyiz. - Evet!
Janitors together will never be defeated!
Temizlikçiler! Birleşin! Birleşirsek Yenilmeyiz!
Because that's what the janitors at your building get.
Binanızdaki temizlikçiler bu paraya çalışıyor da.
You know what? I don't hire the janitors and I don't pay them.
O temizlikçileri işe ben almıyorum, o temizlikçilerin parasını ben ödemiyorum!
Forthe janitors of Los Angeles, this was supposed to be another morning.
Los Angeles'lı temizlikçiler için aslında sıradan bir sabahtı.
But as you're negotiating these multimillion dollars contracts... the janitors in your buildind earn less than US $ 12,000 a year.
Aynı zamanda milyon dolarlık sözleşmelerin pazarlığını yapacaksınız. Ama bu binadaki temizlikçiler yılda 1 2.000 dolar bile kazanmıyor.
We just want to make a point that janitors in this building... owned by this firm, they make poverty wages.
Biz sadece bu hukuk firmasının sahibi olduğu bu binada temizlikçilerin çok az para aldığını göstermek istedik.
They demanded justice for janitors outside the downtown high-rise... that was sold 15 months ago.
15 ay önce el değiştiren kentin en gözde binalarında birinin önünde adalet istediler.
Listen up. Today... is a great day for the janitors in this building, alright?
Bugün bu gün, bu bina temizlikçileri için büyük bir gün.
If you don't get these stamped, janitors will take them off.
Eğer bu afişleri gelip damgalatmazsan bekçiler hepsini tek tek söker.
This residents'representative stormed into my office and blamed it on our janitors.
Sitenin yöneticisi birden odama daldı ve suçu bizim bekçilere buldu.
As you can see, he was living here in the basement... but not even the janitors were aware of it.
Gördüğünüz üzere burada, bodrumda yaşamaktaydı. Ama bekçiler bunun farkında değildi.
- Well, not by any janitors, I hope.-What's going on with you?
Umarım bir kapıcı değildir. Neler oluyor? Bir sorun mu var?
Their guys are out to support the janitors.
Grevi desteklemeye gittiler.
- Damn janitors!
- Lanet olası hademeler.
- The janitors?
- Hademeler mi?
Janitors are cool.
Hizmetliler havalıdır.
No.'Cause janitors make way more than teachers.
Hayır. Çünkü hizmetliler öğretmenlerden çok daha fazla para kazanıyor.
You're the one who said no janitors.
Temizlikçi girmesin diyen sendin.
- I got you breaking into the lab... ... stealing a sample, and passing it off to the janitors.
- Laboratuvara girip bir örnek çalıp, onu temizlikçiye verirken kaydettim.
- Just the janitors.
- Sadece temizlikçiler.
Well, janitors wear white coats around here too.
Odacılarda vurada beyaz önlük giyerler.
NYPD is canvassing ticket agents, vendors, and janitors, but so far nothing.
Polis bilet acentalarını, satıcıları ve hizmetlileri sorguluyor ama şu ana kadar bir şey çıkmadı.
I don't know if they were mighty alien overlords... Or simply underpaid alien janitors who fought crime on the side.
Onların varlıklı birer uzaylı derebeyi mi, yoksa suçla savaşan düşük maaşlı birer uzaylı kapıcı mı olduklarını bilmiyorum.
Janitors today, musketeers tomorrow.
Odacılar bugün, silahşörler yarın.
Some people have janitors for parents.
- Bazı insanların ailesi kapıcı.
What the janitors describe sounds more like a sonic boom.
Tarif ettikleri şey, daha çok sonik bir bombayı andırıyor.
- And janitors don't?
Belki vardır.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]