Juvenile Çeviri Türkçe
1,309 parallel translation
- Juvenile center?
Hayır. Hapis?
PoIidori had a bad childhood, some juvenile stuff.
Polidori berbat bir çocukluk geçirmiş. Şu juvenil olayları.
We're children! Not anymore. Now you're juvenile delinquents.
- Korkma sakın
Juvenile delinquents.
Küçük suçlular.
So it's the two juvenile delinquents who busted my door.
Demek kapımı kıran iki küçük suçluymuş.
Why didn't they use a hammer like Baikman did as a juvenile?
Neden Baikman'ın gençken yaptığı gibi çekiç kullanmadılar?
What if the authorities put you in a home for juvenile delinquents?
Ya seni ıslahevine gönderirlerse?
Juvenile son of a bitch.
Genç or.spu çocuğu.
We've got this juvenile animosity thing going, and that's got to change.
Aramızda çocukça bir düşmanlık var ama bunun değişmesi gerek. Baştan başlayalım.
He'll be remanded to a juvenile detention center, awaiting trial.
Islahevine gönderilip duruşmasını bekleyecek.
Yes, Pharos Academy... a juvenile detention camp for girls in Southwest Dade.
Evet, Pharos Akademisi. Güneybatı Dade'de kız çocuklarının eğitildiği bir kamp.
Because we believe she was at a Juvenile Detention Camp... named Pharos Academy.
Pharos Akademisi adındaki bir eğitim kampına girdiğini düşünüyoruz.
Gregory Conroy, a probation officer to juvenile offenders.
Gregory Conroy reşit olmayan suçlular için şartlı tahliye memuru.
You think she should go to juvenile hall?
Sence Rachel ıslahevine mi gitmeli?
She's been in and out of trouble, she spent a year in juvenile, she's tried every drug they make.
Başını hep derde soktu. Bir yıl ıslahevinde yattı. Her uyuşturucuyu denedi.
With her juvenile record, she would've gone straight to prison.
Islahevine girdiği için bu kez kesin hapse girerdi.
look into claire's records from her school, juvenile facility.
Claire'in okul ve ıslahevindeki dosyalarına bakalım.
It's all well-documented by the school and juvenile detention.
Okul ve ıslahevindeki kayıtlarda da görülüyor.
We put him in the system, they put him in juvenile detention, which just terrifies him further.
Tutuklarsak, ıslahevine yollanır. Bu da onu daha çok korkutur.
It's stupid and juvenile and the sooner you get it over with the sooner you'll be accepted by Jackson and the rest.
Aptalca ve çocukça. Onu ne kadar erken geçersen Jackson ve diğerleri seni o kadar çabuk kabul eder.
So fucking juvenile.
Çok genç işi.
I believe kidnapping comes with some juvenile time.
Sanırım adam kaçırma yüzünden ıslah evine yatırıyorlar.
So the only place for Ryan to stay is at the juvenile cell at the sheriff's station.
Yani Ryan'ın kalabileceği tek yer ıslah evi veya şerifin bürosu.
I spent the morning down in juvenile court... but the kids know they can't be hurt with a street-weight charge... so didn't get much there.
Bütün sabahı bu mahkemede harcadım fakat çocuklar sokak işleriyle çok fazla ceza almayacaklarını biliyorlar, bu nedenle pek beklentim yok.
He had his juvenile record expunged, so there's no photo there either.
Çocukluk dosyası da silindi yani orada da fotoğrafı yok.
Even if we clear the money, do you really wanna put a juvenile... in a hotel for six months waiting on a trial date?
Parayı ayarlasak bile, küçücük bir çocuğu altı aylığına mahkemeye kadar bir otel odasına kapatmayı ister misin?
Sarge, nobody answers at juvenile intake and we been calling.
Çavuşum, şu yeni getirdiğimiz çocuk için kimse bir şey yapmayacak mı?
- You the guys waiting for juvenile intake?
- Görevliyi siz mi bekliyorsunuz?
I don't often see a respondent come so prepared for a juvenile commitment meeting.
Çocuk mahkemelerinde, bu derece hazırlıklı bir savunma hemen hiç görmedim.
Juvenile judge, man.
Çocuk mahkemesi hakimi, adamım.
Okay, this is just my opinion, but... the juvenile system in this city is fucked up.
Bakın, bu benim düşüncem fakat... bu şehrin çocuk mahkemeleri s.çmış oğlum.
I mean, he just got out of juvenile hall.
Hapishaneden yeni çıktı. Çeteler, uyuşturucu.
Fresh out of Juvenile Hall, where they named a wing after him.
Gençlik Komitesinden iyi bir izlenim bırakarak çıkmış.
I work at the juvenile hall where Leland's being detained.
Leland'in bulunduğu ıslahevinde çalışıyorum.
And prior to that, one year, five months at Wentworth Juvenile Facility.
- Ondan önce de 1 yıl 5 ay ıslah evinde kaldın.
Some say juvenile.
Bazıları ufaklık der.
I'm not a professional, but I do like to sing in church and, you know, places like juvenile halls.
Profesyonel değilim ama Kilisede söylemeyi severim ve bilirsiniz gençlere özel yerlerde.
This is a juvenile work camp with juvenile delinquents. Don't get me heated because I...
Burası bir gençlik kampı ve burada görevlerini yerine getiren gençler var.
Recruiting juvenile agents from nation over...
Milletimizden genç ajanları kadrosuna aldı...
Our fully trained juvenile agents are stationed all over the nation
Tam eğitim almış genç ajanlarımız tüm ülkeye yayılıyor
From what they could tell, this particular pair were detached from a juvenile who probably strayed from the flock.
Anlatabildiklerine göre bu özel çift muhtemelen selde kaybolan bir gençten çıkarıldı.
After an in-depth investigation of each candidate couple, the Juvenile Court makes a decision.
Her aday çift, derin bir araştırmaya tabi tutulur kararı Çocuk Mahkemesi verir.
How long does it take for the Juvenile Court to make a decision?
Çocuk Mahkemesi'nin karara varması ne kadar sürer?
I see why Dennis the Menace is one step closer to juvenile hall.
Dennis'in neden genç salona bu kadar yakın olduğunu gördüm.
Sent to juvenile detention
Çocuk Hapisanesine gönderildi.
Mr. J, who's been missing since 1997, was his prison ward in juvenile prison.
Bay J, 1997'den bu yana kayıp, Çocuk Hapisanesinde onun koğuş gardiyanıymış.
There's a file at the Juvenile Court.
Çocuk mahkemesinde bir dosya var.
I have the file from the Juvenile Court... on this Angelo Ledda, dead for 40 years.
Komiser, çocuk mahkemesinin gönderdiği dosyaya göre Angelo Ledda 40 sene önce ölmüş.
12.45 AM He may be in the company of a juvenile.
12.45 SABAH Genç bir çocukla birlikte olabilir.
Understand something, Benny I'm talking about months versus years of juvenile detention.
Birşeyi anla Benny. aylarca veya yıllarca sürecek ıslah evinden bahsediyorum.
A year and a half in juvenile detention.
- Ve ondan önce de ıslahanede kaldım.