English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ K ] / Keefe

Keefe Çeviri Türkçe

255 parallel translation
We are here at the fifth annual Keefe vs. Gavin Super Bowl Bonanza.
Geleneksel beşinci Keefe ve Gavin final maçı için buradayız.
I call O'Keefe, he calls the police.
O'Keefe'i aramıştım. Polisi arıyor.
This is O'Keefe.
Ben O'Keefe.
No need for that, Mr. O'Keefe.
Buna gerek yok, Bay O'Keefe.
Come in, O'Keefe.
İçeriye girin, O'Keefe.
Tell it better this time or O'Keefe won't be anymore impressed than I was.
Şimdi söylersen daha iyi olur. O'Keefe benimkinden daha fazla baskı yapmaz.
Look, O'Keefe, you stay on your side of the fence.
Bak, O'Keefe, Sen çitin sana bakan tarafında kal.
Send O'Keefe in.
O'Keefe'i içeri gönder.
Mr. O'Keefe said you're clean.
Bay O'Keefe senin temiz olduğunu söyledi.
I'm, uh, Sergeant O'Keefe, Scotland Yard.
Ben, ah, Çavuş O'Keefe, Skotland Yard.
O'Keefe.
O'Keefe.
Did Sergeant O'Keefe explain what this American wanted?
Bu Amerikalının ne istediğini Çavuş O'Keefe açıkladı mı?
Mr. O'Keefe...
Bay O'Keefe...
Old Michael O'Keefe, our chauffeur.
Şoförümüz Yaşlı Michael O'Keefe.
I'm your trainee, Margaret O'Keefe.
- Ben stajyeriniz, Margaret O'Keefe.
That'll be enough of that, O'Keefe.
- Bu kadar bilgi yeter, O'Keefe.
Oh, your attitude is commendable there, O'Keefe.
Yaklaşımın övgüye değer, O'Keefe.
Carry on, O'Keefe.
Yolun açık olsun, O'Keefe.
Me neither but I'm a fan of Georgia 0'Keefe.
Ben de ama Georgia O'Keefe'in hayranıyım.
The President met with Henry Cabot Lodge, our Ambassador to Vietnam and members of his Cabinet.
Bay O'Keefe'nin dediğine bakılırsa, sizinle Masquerade Bar'da tanışmış. Sonra onu Dauphine Sokağı'ndaki dairenize akşam yemeğine çağırmışsınız.
Come on in. Thanks for coming.
Bay O'Keefe yemeğin üniformalı bir zenci tarafından servis edildiğini söyledi.
I've heard you're a first-rate pilot.
Willie O'Keefe'yi hatırlayabildiniz mi?
We heard you went to Texas shortly after the assassination on Friday.
Bu adı hatırlayamadım. Bay O'Keefe'yle hiç tanışmadığıma göre, Bay Ferrie'yle de tanışmış olamam.
Thank you, Mr. O'Keefe, for this time. I got nothing but time.
Kennedy'nin düzen için bu kadar tehlikeli olduğunu hiç düşünmemiştim.
This is a man who defected once already. It's crazy.
John Chancler, Angola hapishanesinde Willie O'Keefe'nin hücre arkadaşıydı.
Oswald becomes chummy with the Dallas White Russian community.
Willie O'Keefe'nin Oswald'la ilgili anlattıklarını... Janet Williams şöyle değerlendiriyor.
His closest friend is an oilman, named George DeMohrenschildt.
Benim tanıdığım Lee değildi. Kesinlikle. Bay O'Keefe, Lee Oswald'ı başka biriyle karıştırmış olmalı.
You sat at one end and he at the other, which he found unusual because the table was so long. How was your mousse? Bring back memories of Willie O'Keefe?
Bazen seni hiç yeterince sevememişim gibi geliyor... ya da çocukları.
Never having met Mr. O'Keefe, I couldn't have met Mr. Ferrie.
Muhabbet tellallığı yapmaktan hüküm giymiş.
O'Keefe, a male prostitute? Jack Martin, a drunk?
Arkaya ve sol tarafa.
Maybe be locals, Cubans, Mafia hire. Separate teams.
Jean Hill, Willie O'Keefe... gibi insanlar, bu riski göze alarak tanıklık etmeyi kabul ettiler.
The President going back and to his left shot from the front and right.
Zaman ayırdığınız için sağolun Bay O'Keefe. Zamandan bol bir şeyim yok.
Apparently she and Georgia O'Keefe used to keep this Alsatian that used to lick them.
Anlaşılan o ve Georgia O'Keefe Alsas Çoban köpeğini kendilerini yalatmak için almışlar.
... Greta Garbo and Georgia O'Keefe. And they used to keep this Alsatian that used to lick them.
... Greta Garbo ve Georgia O'Keefe Alsalı Çoban köpeğini kendilerini yalatmak için almışlar.
Tell him that Jenny O'Keefe called and that I have his keys.
Jenny O'Keefe'in aradığını söyleyin ve anahtarları bende deyin.
And I can meet him at O'Keefe Park...
Onunla O'Keefe Park'ında... Camino Park'ında birde buluşabilirim.
Yeah? - It's Jenny O'Keefe.
- Ben Jenny O'Keefe.
Franz, this is Mary O'Keefe.
Franz, bu Mary O'Keefe.
As recently as 1942, Ronald O'Keefe, a young New York accountant succeeded in poisoning his secretary's lunch-time ham sandwiches with antimony.
Daha 1942 de, genç bir muhasebeci olan Ronald O'Keefe sekreterinin jambonlu sandviçlerini antimonla zehirlemeyi başardı.
It's the warmth of a Georgia o'Keefe flower wrapped around you... feeling everything so intensely.
Her tarafını saran Georgia o'Keefe çiçeğinin sıcaklığı gibi. Herşeyi çok güçlü hissediyorsun.
"horse theft, theft of supplies belonging to the Union Army" "theft of supplies belonging to the Confederate Army" "wounding two vigilantes"
At hırsızlığı Birleşik Devletler Ordusuna ait malları çalma Müttefik Ordusuna ait malları çalma iki nöbetçiyi yaralama Garry O'Keefe adında bir vatandaşı darp etme hırsızlık, şantaj yapma, gasp hükümet hapishanesinden kaçma toplumda huzuru kaçırma, pezevenklik...
Mr. O'Keefe.
Peter, Bay O'Keefe.
Straighten up, O'Keefe.
- Dik dur, O'Keefe.
Then we must have gotten mistaken information.
Her şeyi söyleyebilecek ve yapabilecek pis genç serseriler! Bay O'Keefe dedi ki...
I shouldn't talk about it.
Erkek fahişe O'Keefe'nin mi? Sarhoş Jack Martin'in mi?
Willie O'Keefe?
İkisini de ha?
Mr. O'Keefe told us he met you at the Masquerade Bar in the Quarter. Then you had him over for dinner at your apartment on Dauphine Street.
Haklıymışsın.
Mr. O'Keefe told us dinner was served by a uniformed waiter, a colored man.
Keşke sana daha fazla sevgi gösterseydim.
Mr. O'Keefe told us David Ferrie came to the house with another young man.
Bu Clay Bertrand.
People like S.M. Holland Lee Bowers Jean Hill, Willie O'Keefe have all taken that risk and they've all come forward.
Hazır olduğu zaman da ona yeni elbiseler aldılar... üstüne çeki düzen verip Komisyona yolladılar. - Warren Komisyonuna teşekkür etmek isterim. - Oswald melek değildi.
- Dr. O'Keefe?
- Dr O'Keefe?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]