Kisa Çeviri Türkçe
364 parallel translation
Well, for such a short distance, I make it $ 1.
Bu kadar kisa mesafeye 1 $ yaparim.
Soon as I can.
En kisa zamanda.
long, short, long, short.
uzun, kisa, uzun, kisa.
I only saw it once for a few minutes.
Onu bir kez, kisa süreyle gördüm.
Well, sir, the shortest farewells are the best.
En iyi vedalar en kisa olanlaridir.
So that wasn't you who was seen near the bank before the fun started?
Banka soyulmadan kisa bir süre önce yakininda görülen siz miydiniz
THE MAN WHO HAD HIS HAIR CUT SHORT
SAÇINI KISA KESTİREN ADAM
THE MAN WHO HAD HIS HAIR CUT SHORT.
SAÇINI KISA KESTİREN ADAM'IN.
( ♪ Instrumental medley ) Shameless harlots!
KISA BİR ARA
ASBESTOS-MINING COUNTRY IN QUEBEC PROVINCE NOT SO LONG AGO...
KISA BİR SÜRE ÖNCE, QUEBEC EYALETİNDEKİ ASBEST MADEN BÖLGESİNDE...
The prestigious character of this product, whatever it may be, comes only from its having been placed... at the center of social life, as the revealed mystery... of the ultimate end of production.
Böyle vasat nesnelerin sayginligi yalnizca, kisa bir süre için de olsa, sosyal yasamin merkezine konulmasindan konulmasindan ve üretimin anlasilmaz amaçlarinin ifsasi olarak taninmasindan gelmektedir.
The pseudo-events that crowd... into spectacular dramatization, have not been lived by those who are informed by them, and what's more, they are lost in the inflation of their hurried replacement, with each thrust of the spectacular machinery.
Gösteriye ait oyunlarda ilgi çekmek için yarisan sahte olaylar, varliklarindan haberdar olanlar tarafindan yasanmamistir ve her durumda kisa sürede unutulurlar çünkü gösteri çarkinin her atisinda gittikçe artan bir çilginlikla yerlerine yenileri gelir.
He was very fat, had short hair and showed me pictures from a funny little book.
Çok s ¡ sman, kisa saçli b ¡ r ¡ yd ¡... bana gar ¡ p b ¡ r k ¡ taptan res ¡ mler gösterm ¡ st ¡.
I'd like very much to thank you for joining us on such short notice and filling in for the Vice President.
Bu kadar kisa zamanda davetimizi kabul ederek baskan yardimcisinin... yerini aldiginiz için tesekkür ederim.
Some stars are flimsy as a soap bubble.
Bazi yildizlar tipki bir sabun köpügü gibi kisa ömürlü.
The hottest stars are destined to die young.
Daha sicak olanlarinin ömrü nispeten daha kisa.
We'll be back with the Magic Tones for the Armada Room's... two-hour disco swing party after this short break.
Donanma'nin 2 saatlik disko swing partisine kisa bir aradan... sonra Magic Tones ile devam edecegiz.
- Land as soon as possible.
- En kisa zamanda uçagi indir.
If we don't find help soon... Pris hasn't got long to live.
Kisa zamanda bir seyler ögrenemezsek Pris fazla yasamayacak!
This canyon's the shortest way I know to the coast.
Bu kanyon sahile giden en kisa yol.
Not long ago, in the unexplored reaches of an unmapped swamp, the creative genius of one man collided with another's evil dream and a monster was born.
KISA ZAMAN ÖNCE, İSMİ CİSMİ BİLİNMEYEN BİR BATAKLIĞIN KEŞFEDİLMEMİŞ YERLERİNDE, BİR ADAMIN YARATICI ZEKASI...
We're looking for somebody shorter.
Bize kisa biri lazim. Bakin.
I'd like to start thinking it over as soon as possible.
En kisa zamanda düsünmeye baslamam gerekiyor.
We're gonna take a short break, people.
Kisa bir mola veriyoruz. Durun, Durun!
On it Madeline traced the short distance between two of those concentric lines that measured the age of the tree and said, "Here I was born... and here I died."
Madeline, agacin yasini ölçen iç içe geçmis halkalardan ikisi arasinda, bir kisa mesafe üzerinde, elini gezdirmis ve "burada, dogdum... ve burada, öldüm" demisti.
That a short wave announcement from Hong Kong radio picked up on a Cape Verde island projects to Tokyo, and that the memory of a precise color in the street bounces back on another country, another distance, another music, endlessly.
Hong Kong radyosunun Cape Verde adasinda yakaladigi bir kisa dalga anonsunun Tokyo'ya uzanabilmesi ve belli bir rengin hafizasinin sokaktan baska bir ülkeye, baska bir mesafeye, baska bir müzige sekebilmesi, bitmeksizin...
- Not quite.
Hayir, kisa sürer.
But when I arrived in Morocco with dad, I changed my sex.
Babamla birlikte Fas'a gittikten kisa süre sonra, cinsiyetimi degistirdim.
The president's first press conference from the Star Wars Peace Platform got off to a shaky start when power failed, causing a brief period of weightlessness for the visiting president and his staff.
Baskanin yörüngedeki Yildiz Savasi Baris Platformu'ndaki ilk basin konferansi toplantisi elektrik kesilmesi sonucu kötü basladi ve baskan ile heyeti kisa bir süre agirligini kaybetti.
A SHORT FILM ABOUT LOVE
AŞK ÜZERİNE KISA BİR FİLM
He was tall... with... short, blond hair.
Uzun boyluydu kisa, sari sacli.
Most celebrities die shortly after being recognized by Linda.
Ünlülerin çogu Linda'ya göründükten kisa süre sonra ölür.
We hit them just before closing.
Ona saldıracaksınız, kapatmadan kisa bir süre önce.
Didn't you do a show recently on young men and older women?
Kisa bir süre önce yaşlı kadınlarla genç erkekleri konu edinmediniz mi?
You know, if you are headed to Houston, that road over there is the quickest way.
biliyorsunuz, eger Houston'a yonelirseniz, o taraftaki yol en kisa olani.
Well, it used to be, but this new road here is a hell of a lot quicker.
aslinda evet, olabilirdi, fakat yeni yol burada ve bu yol inanilmaz kisa.
It's long and it's short.
Uzun and kisa.
Or it may seem very short... although it's much longer than the imaginary duration.
yada daha kisa gozukebilir... hayali uzunlugu daha uzun olsa bile.
Well, what's stopping you, palomino?
Ama bu kadar kisa süre içinde yarayacagini bilmiyordum.
No, I realise that you of all people will not be waiting alone, so I will try and get back to you soon.
Beni yalniz beklemeyeceginin farkindayim, seni en kisa zamanda aramaya çalisirim.
So I went and had a little talk with that fella...
O yüzden gidip o beyle kisa bir görüsme yaptim.
Didn't you see... in this short span haven't you seen?
degil mi görüyorsun... bu kisa bir sürede hiç görmedim?
- We'll see you get lots of nice little rides.
- Kïsa güzel uçuslar ayarlarïz.
That's why I break these ferry trips up into short jumps.
Onun için bu gemi yolculuklarïnï kïsa bölümlere ayïrïyorum.
Radio's best, so I'm gonna set up a shortwave station.
En iyisi radyo. Kïsa dalga radyo istasyonu kuracagïm.
Well, I wanna get started as quickly as possible.
En kïsa zamanda başlamak istiyorum.
You're to get this to Hamburg just as fast as you can make the transmission.
Bunu en kïsa zamanda Hamburg'a göndermen gerek.
Shortly after we intercepted this data... $ 5,000 was paid into your bank account.
Bu belgeyi ele geçirmemizden kïsa süre sonra hesabïnïza 5.000 dolar yatïrïlmïş.
He's still our fastest channel to Hamburg.
Hamburg'a en kïsa yol o.
SHORT WORKING DAY
KISA BİR İŞ GÜNÜ
He's a fussy engine, always pulling coaches for the big engines to take on journeys.
6 küçük tekerlegi, bir küçük bacasi, bir kisa kazani ve küçük bir kubbesi vardi.