Kiyoko Çeviri Türkçe
115 parallel translation
HIRAl Kiyoko
Kiyoko HIRAI
SHIHO FUJIMURA YOSHIHIKO AOYAMA KIYOKO SUIZENJI MAKOTO FUJITA
SHI HO FUJI MURA, YOSHI HI KO AOYAMA KIYOKO SUIZENJI, MAKOTO FUJITA
Kiyoko Ogi.
Kiyoko Ogi.
Kiyoko Ohtani
Kiyoko Ohtani
When will it happen, Kiyoko?
! Bu ne zaman olacak, Kiyoko?
! Kiyoko said that you'll awaken Akira.
Kiyoko senin Akira'yı uyandıracağını söylüyor.
Kiyoko...
Kiyoko...
Kiyoko, are you okay?
Kiyoko, iyi misin?
Kiyoko!
Kiyoko!
Kiyoko,
Kiyoko.
Kiyoko, your daughter.
Kiyoko, kızın.
Kiyoko's getting married?
Kiyoko evleniyor mu?
Kiyoko, don't get married.
Kiyoko, evlenme sakın.
From the novel by Kiyoko Murata
Kiyoko Murata'nın romanından.
Kiyoko wanted us to find her.
Kiyoko onu bulmamızı istedi.
" "Kiyoko" "?
"Kiyoko"?
Why " "Kiyoko" "?
Neden "Kiyoko"?
Kiyoko " s a fine name!
Kiyoko iyi bir isim!
" "Kiyoko" "!
"Kiyoko"!
You " re so lucky, Kiyoko!
Çok şanslısın Kiyoko!
My daughter, Kiyoko.
Kızım, Kiyoko.
Don " t you think Kiyoko has amazing luck?
Sen de Kiyoko'nun şaşırtıcı derecede şanslı olduğunu düşünmüyor musun?
Miyuki, take Kiyoko.
Miyuki-san, Kiyoko'yu al.
Kiyoko can " t sleep out on the street!
Kiyoko sokakta uyuyamaz!
Kiyoko is God " s messenger.
Kiyoko Tanrı'nın habercisi.
Kiyoko really is the messenger of God!
Kiyoko gerçekten Tanrı'nın habercisi!
Kiyoko.
Kiyoko.
Kiyoko?
Kiyoko?
Soon we "II find Kiyoko" s mother.
Yakında Kiyoko'nun annesini buluruz.
That " s Kiyoko!
Bu Kiyoko!
Give Kiyoko back!
Kiyoko'yu geri ver!
You have to, for Kiyoko!
Yapmalısın, Kiyoko için!
- Who " s Kiyoko?
- Kiyoko mu? !
! - Where " s Kiyoko?
- Kiyoko nerede?
You, me, or Kiyoko.
Ben, sen ya da Kiyoko.
Kiyoko wants to see her mom and dad!
Kiyoko anne ve babasını görmek istiyor!
I guess we won "t have to listen to Kiyoko" s damn crying anymore.
Sanırım artık Kiyoko'nun lanet olası ağlamasını dinlemek zorunda değiliz.
She "s not" "Kiyoko" " anymore.
O artık "Kiyoko" değil.
We " d like them to be her godfathers.
Onların, Kiyoko'nun manevi babaları olmalarını isterdim.
My daughter Kiyoko.
Kızım Kiyoko.
Kiyoko coudn't stand the idea and ran away.
Kiyoko bu fikire dayanamadı ve kaçtı.
Kiyoko, go away.
Kiyoko, uzaklaş
Kiyoko, you're ok?
Kiyoko, iyimisin?
Kiyoko, how can we escape?
Kiyoko, nasıl kaçabiliriz?
Where'd Kiyoko go, Hunter?
Kiyoko nerede peki Ryu?
Kiyoko, please don't go away.
Kiyoko, lütfen gitme.
Kiyoko, tea please.
Kiyoko, çay lütfen.
Kiyoko, your dad's tired.
Kiyoko, baban yoruldu.
Kiyoko, it's not my fault, you know.
Kiyoko, bu benim suçum değil biliyorsun.
Now Kiyoko, your glasses are crooked.
Kiyoko, gözlüklerin buğulanmış.
Kiyoko?
Kiyoko mu?