Knicker Çeviri Türkçe
12 parallel translation
Eh, Knicker-Bocker Glory
Knicker-Bocker Glory.
I'm the head wicker-knicker.
— Hayır. — Ben baş Wickernicker'im.
One more word out of you, Mrs Fruitcake, and I'm gonna hang you out of the window by your knicker elastic!
Bir laf daha edersen, bayan meyveli kek seni donunun lastiğinden camdan dışarı asarım!
Stop bullying schoolboys and pull in the knicker-sniffer.
Şu liseliyi hırpalamayı bırakın, gidip sapığı buraya getirin.
And you never caught him in your knicker drawer?
Yani onu çamaşır çekmecenizi kurcalarken yakalamadınız? Hayır.
I just need some baby lotion and access to your mum's knicker drawer.
Sadece biraz bebek losyonuna ve annenin iç çamaşırı dolabına ihtiyacım var.
Bank statements, knicker drawer?
Bankalardan gelen mesajlara, fotoğraflara.
Your ice-selling, ponytail-wearing, knicker-twisted little sister.
Helva satan, atkuyruklu şort giyen küçük kız kardeşini.
They found his knicker and spunk collection under his mattress.
Çocuğun yatağının altında, kadın külotu ve sperm buldular.
Hid'em in her knicker drawer.
Onları iç çamaşırı çekmecesinde saklardı.
Even if we had pinched him on the amphetamines, the worst he'd have got was bound over and a fine of ten knicker.
Amfetaminleri bulsaydık bile... En kötü ihtimalle kelepçelenip 10 pound da ceza öderdi.
Oo-y kapoo-y! Yuri is knicker knackered.
Yuri yorgunluktan öldü.