Lala Çeviri Türkçe
275 parallel translation
You have before you the one and only Lalah-Poor!
Bendeniz ünlü Fakir-Lala!
The one and only Lalah-Poor.
- Fakir-Lala'yı...
Just now in Lalah-Poor's room, I found a comb which looked just like this one.
Fakir-Lala'nın odasında bu tarağın aynından buldum.
We should learn with him.
Ondan örnek almak gerek, Lala.
Lili can sew a bowtie out of a piece of silk she has.
Lala da bana kocaman düğümlü bir boyunbağı yapacakmış.
If you do lalalala think of the consequences all that is very nice but life is serious
Lalala lala yaptığın zaman sonuçlarını iyi düşün. Bütün bunlar çok güzel ama hayat da bir o kadar ciddi.
If you do lalalala think of the consequences all that is very nice but life is serious
Lalala lala yaptığın zaman sonuçlarını iyi düşün. Bütün bunlar çok güzel ama hayat da bir o kadar tehlikeli.
If you do lalalala, think of the consequences Children, prams, pipis and poopoos
Lalala lala yaptığın zaman sonuçlarını iyi düşün. Bebekler, biberonlar beşikler, çocuk arabaları çişler ve popolar. Popolar.
They's Abdul Lala's wives!
Nereye gidiyorlar? Onlar Abdul Lala'nın zevceleri!
What pleases Abdul Lala brings many advantages!
Abdul Lala'yı memnun etmenin getirisi çoktur.
Let me tell you something Abdul Lala!
Sana bir şey söyleyeyim Abdul Lala.
Let's go in and join the others.
Hadi gidip diğerlerine katılalaım.
"Oh Là Là?"
"Oh Lala mı"? "Oh Lala mı"? "Oh Lala mı"?
I've been very glad at your special comment Lala Amarnath.
Özel yorumların beni çok mutlu etti, Lala Amarnath.
A lot of thanks for the special comments Lala Amarnath!
Özel yorumun için ayrıca teşekkür ederim, Lala Amarnath!
Don't you scold me like Lala Amarnath!
- Beni Lala Amarnath gibi azarlayamazsın!
- I didn't tell you? The B-36 don't come until I get here, Lala.
B-36 beni almadan kalkmayacak Lala.
You know I ain't supposed to be talking to no agent.
Lala, aracılarla konuşmamam gerektiğini biliyorsun.
I'm not fucking with no agents, Lala.
Aracılara bulaşmam, Lala.
That's Lala.
Lala Bonilla.
Lala Bonilla, Jesus'lady.
Jesus'un kız arkadaşı.
Lala Bonilla.
Lala Bonilla. Nasıl çıktın, baba?
It's me, baby.
Benim bebeğim, Lala.
- No, it's me, baby.
Benim bebeğim. Lala.
It's Lala. - What time is it anyway?
Saat kaç?
I don't know, Lala.
Bilmiyorum, Lala. Bu yüzden başım derde girebilir.
- Nice to meet you.
- Merhaba, Lala.
- Hello, Lala.
- Selam.
Now, Jesus, I know you like Lala.
Lala'dan hoşlandığını biliyorum.
You know her, Lay--Layla?
Layla. - Lala!
- Lala! - Lala.
Onu tanıyor musun?
You know her?
- Lala.
- Her name is Lala.
- Adı Lala. Ben ve Lala.
- Lala.
- Lala.
- That's my name.
- Adım Lala.
That's all I did was talk about Lala.
Sürekli senden söz ediyorum.
Why shouldn't Lala get something out of this?
Lala neden bir şey almasın?
Lala played herself, that's what she did.
Lala kendini kandırdı. Yaptığı buydu.
You want me to live in Lala-land?
Hayal dünyasında yaşamamı mı istiyorsun?
And last but not least, this is Lollipop.
Bak işte bu da Lala.
I calls her Lollipop!
Lala. Hey, bebeğim.
- Lollipop is all mine.
Lala ben de buradayım hayatım.
Ladies gentleman... welcome to lalaland.
Lala-Ülkesine hoşgeldin.
Lala Sarkissian
Lala Sarkissian
Not the one with Lala on it. Hehe.
Üstünde Lala olan değil.
Zzzt, tralala lala lala..
Zzzt! [AĞZIYLA MELODİ YAPAR]
Who this, baby?
Lala.
- Thank you.
Sen Lala ile keyfine bak.
Why don't you and Lala make yourself at home and let me and Jesus discuss some business.
Jesus ile ben konuşalım.
- Lala has to look out for herself.
- Lala kendine dikkat etmek zorunda.
- hold on marine, you'll get some.. oh lala. - take the candles off first.. the candles.
- İlk önce mumları üfle... mumları.