English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ L ] / Letter

Letter Çeviri Türkçe

21,810 parallel translation
" Dear Adam, this may turn out to be a long letter.
Sevgili Adam, bu uzun bir mektup olabilir.
In a letter to President Bush Marshall said,
Marshall, Başkan Bush'a gönderdiği mektupta ;
What, are you gonna write a letter? What the hell are you doing?
Pekala, tutmuş olabilirim, olmayabilirim de...
But I read the letter...
Ama mektubu okudum.
- What letter?
- Ne mektubu?
Apparently, that old loon showed her some letter...
Galiba ahmak adam ona bazı mektuplar göstermiş.
He did everything right. He followed the law to the letter, yet he still finds himself in chains.
Herşeyi doğru yaptı.Takip etti kanunu, ama hala zincire vuruldu.
You are the new head of Letter Sorting.
Mektup Ayırma'nın yeni başkanısın.
Somebody write me a letter!
Birisi bana mektup yazsın!
Aha! A letter!
Bir mektup!
But if I don't deliver the letter, I won't be doing my job.
Ama mektubu teslim etmezsem işimi yapıyor olmam.
I'm the most popular person in the entire Letter Sorting department.
Tüm Mektup Ayırma Departmanı'nda en popüler kişiyim.
Aunt Hattie's just reading a letter from the school district sayin'they're gonna work to make changes down the road.
Hattie halan sadece bölge okullarından gelen, ileride yapmaya çalışacakları değişiklikleri anlatan bir mektubu okuyordu.
The letter.
Mektup.
I actually live inside the letter "O."
O harfinin içinde kalıyorum.
I'm guessing you got our letter.
Mektubumuzu aldın sanırım.
It's funny,'cause before I got your postcard or letter, I'd say to myself that... we were due, y'know.
Tuhaf çünkü kartpostalını veya mektubunu almadan önce bile onların bize ulaşmak üzere yolda olduğunu biliyordum.
That letter sat in the Vatican archives until I found it.
Mektup ben bulana kadar Vatikan arşivlerinde öylece durmuş.
Your letter to the Front said nothing of this.
Cepheye yazdığın mektupta bundan bahsetmemiştin.
No, I wrote him a letter when Nicole...
Hayır, mektup yazmıştım Nicole'un...
I was with her when she got the letter.
Mektubu aldığında yanındaydım.
I put your dating profile online a half hour ago and you already have 32 pokes, 24 winks and a love letter from a guy in San Quentin.
İnternette profilini açalı yarım saat oldu ama şimdiden 32 dürtme, 24 göz kırpma, ve San Quentin'li birinden aşk mektubu aldın.
You wrote a letter to Attorney General Kennedy, is that right?
Başsavcı Kennedy'e mektup yazmıştınız, değil mi?
He was not able to help you with your particular case, and sent your letter to the American Civil Liberties Union.
Kendisi, bu özel davanıza yardım edebilecek durumda değildi. Amerikan İnsan Hakları Birliği'ne bu sebeple mektubunuzu gönderdi.
Well, as I said in my letter, we really can't afford a lawyer.
Mektubumda yazdığım gibi avukat tutmaya gücümüz yok.
"This Letter of Mark and Reprisal empowers me..."
"Bu mektup bana imza ve misilleme yetkisini veriyor..."
I think it should be obvious from my probation letter, but if I must...
Mektubumda açıkça belirtmiştim ama yine de istiyorsanız...
Like, write'em a letter, something?
Mektup yazmak filan gibi?
This is a letter sent by my friend, Pablo Neruda.
Bu, arkadaşım Pablo Neruda tarafından gönderilen bir mektup.
It's all in the letter, which can be released publicly.
Hepsi mektupta yazıyor ve kamuoyuyla paylaşılabilir.
So leave your letter.
Mektubunuz kalsın.
Now I think we're all familiar with Mr. Axelrod, by reputation and through the letter that was circulated.
Bay Axelrod'u ününden ve ortalıkta dolaşan mektuptan tanımayanımız yoktur.
As the documents you signed state, you lay out everything illegal you've done in the securities industry, particularly in regards to Axe Capital, in return for a felony 5K letter-reducing sentence.
İmzaladığınız belgelerde belirtildiği üzere, borsada yaptığınız tüm yasa dışı işlemleri açıklayacaksınız. Bilhassa da Axe Sermaye ile ilgili olanları. Karşılığında da suçunuz için cezai indirim alacaksınız.
He fucking handwrote a letter saying how rude you were.
Ne kadar kaba biri olduğunu mektupla yazdı amına koyim.
And this time, you will follow my instructions to the letter.
Bu sefer talimatlarımı harfi harfine uygulayacaksın.
Now we know they're following the HRT playbook to the letter.
rehine kurtarma kitabını harfi harfine takip edeceklerdir.
I trust you understand the sensitivity of some of the information in that letter.
Eminim bahsi geçen mevzunun ne kadar hassas bir bilgi olduğunun farkındasındır.
What's a ten-letter word for amnesty?
" Af'anlamında on harfli bir kelime.
Didn't you get our letter?
Mektubumuzu almadınız mı?
- She got our letter.
- Mektubumuzu almış.
Well, you would need to have the letter.
- Önce mektup almanız gerek.
He didn't get the letter.
Banka mektubunu almamış.
The letter of the law states...
Yasaya göre...
A letter of recommendation from the mayor?
Belediye başkanından tavsiye mektubu mu?
Two more, and I don't care if you have a letter of recommendation from His Holiness, the Dalai Lama.
İki hata daha yaparsanız, isterseniz Dalai Lama'dan tavsiye mektubunuz olsun, umursamam.
It's a poem where the first letter of each line forms another word.
Her dizenin ilk harflerinin bir kelime oluşturduğu şiirlerden.
Dear Mr. Still, thank you for your last letter.
Sevgili Bay Still son mektubunuz için teşekkür ederim.
I'm taking my letter for ma to the post.
Mektubumu postaneye götürüyorum.
That's what her letter said.
- Mektubunda öyle diyordu.
I wrote a letter to my wife, the whole story.
Ben de karıma her şeyi anlatan bir mektup yazdım.
Let me read the goddamn letter.
Bırak da şu mektubu okuyayım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]