English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ L ] / Lewd

Lewd Çeviri Türkçe

221 parallel translation
They call me lewd, immoral, and vulgar.
Bana adi, şırfıntı... ve ahlaksız demişler.
A man can be as lewd as he like and he's a "jack the lad" in your stupid men's language.
Erkek istediği gibi gayriahlâkî olabiliyor. Ve o aptal erkek jargonunuzda aldatan "kadın avcısı" oluyor.
More of your lewd behavior?
Bayağı davranışınız fazla olmadı mı?
His Royal Grace, whom God preserve better than you would wish... cannot be quiet scarce a breathing-while... but you must trouble him with lewd complaints.
Kral Hazretleri ki, size rağmen Tanrı ona uzun ömür versin, haince iftiralarınızdan fırsat bulup rahat bir nefes alamaz hâle geldi.
He is not lolling on a lewd love-bed... but on his knees at meditation.
Gündüz gözü vaktini yatakta fuhuşla değil, dizlerinin üstünde tefekkürle geçiriyor.
Lewd vagrancy.
Ahlaka aykırı avarelik.
I'm just a lewd vagrant.
Sadece ahlaksız avareyim.
And show them all just how lewd, a lewd vagrant can be... when she puts her whole heart into it, the way I do mine.
Benim yaptığım gibi, tüm kalbini ortaya koyduğunda ahlaksız nasıl olurmuş, ahlaksız avare nasıl olurmuş hepsine göstereceğim.
I have here in my pocket - and thank heaven you can't see them - lewd, dirty, obscene... And I'm ashamed to say this. ... French postcards.
Ceketimin cebinde tanrıya şükür ki siz göremiyorsunuz ahlak dışı, iğrenç, açık saçık bunu söylediğim için utanç duyuyorum..... Fransız kartpostalları var.
She's over 1 8, but you can still get him for lewd vagrancy.
Kız 18'den büyük, ama herifi gene de ahlaksızlıktan tutabilirsin.
In a civilized society, certain lewd intentions toward the female members of one's family would be regarded as... Well, as an insult.
Uygar bir toplumda bir kişinin ailesinin kadın üyesine yapılan belirgin iffetsiz niyetler bir hakaret olarak kabul edilir.
But in Tahiti, the insult lies in the omission of those lewd intentions.
Ama Tahiti'de, hakaret bu bayağı niyetlerin ihmaliyle bitebiliyor.
That's all you know, lewd gestures, threats.
Al sana! - İşinizi iyi biliyorsunuz!
This is lewd and immoral conduct.
Bu müstehcen, ve ahlak dışı bir durum.
Officer Nestor Patou checking in 16 females suspected of lewd vagrancy.
Memur Nestor Patou 16 kadın fuhuş yaptıkları süphesiyle nezarete konuldu.
For making lewd and suggestive remarks to an official of the French government.
Fransız hükümetinin resmî memuruna açık saçık ve müstehcen sözler söylediğiniz için.
- Lewd and suggestive remarks?
- Açık saçık ve müstehcen sözler mi?
Fie, fie.'Tis lewd.
Kadife bir çanak bu! Ayıp!
- Lewd?
Adi bir şey. - Adi?
We got a law about bringing pretty girls across state lines for lewd purposes.
Ahlak dışı amaçlarla güzel kadınları eyalete getirenlere karşı yasa var.
He goes there from time to time to see a lewd woman.
Ara sıra oraya bir fahişeyi ziyarete gidermiş.
Because Herod was a lewd man and a fornicator, and Jesus didn't want to look at him.
Çünkü Herodes şehvet düşkünüydü ve zina yapıyordu. İsa da yüzüne bakmak istemedi.
Hello. I'd like to report a lewd and disorderly party.
Merhaba. Size uçarı ve huzur bozucu bir parti rapor etmek istiyorum.
"Law and Order Leaves Lewd Odor!"
"Düzenin güçleri düzenin güçsüzlüğü oldu."
They'll be in Goldstrike licking'their wounds, consortin'with lewd women.
Şimdi Goldstrike'de kadınlarla oynaşıp, yaralarını tedavi etmeye çalışıyorlardır.
" In this supreme moment with the sole object of my lewd desire
" Biricik ahlaksız tutkumun, bu en yüce anında.
Would you say that this is lewd conduct?
Sence bu cinsel birleşmeyi akla getiriyor mu?
Because in one of those law books of his, there's a whole section on lewd conduct.
Çünkü bu kitaplardan birinde ahlaksızlık konusuna ayrılmış koca bir bölüm var.
I mean, did you do, or were you asked to do, anything that's... lewd or unsavory or... otherwise repulsive to your person, huh?
Yani ahlaksizca ya da tatsiz ya da sahsiniza normalde itici gelen bir sey yaptiniz mi, ya da yapmaniz istendi mi?
You're just lewd, crude and obnoxious.
Sen şehvet düşkünü, kaba ve iğrençsin.
You are charged with attacking the captain of the Royal Archers and the assault on the person of a lewd woman.
Kraliyet Okçuları yüzbaşısına saldırmak... ve hafifmeşrep bir kadını taciz etmekle suçlanıyorsun.
Lewd and lascivious acts, all pending.
Açık ve saçık davranıştan davan hala sürüyor.
A reference to the lewd photographs, I suppose, yes.
Müstehcen fotoğraflara bir gönderme galiba, evet.
I had to stop on the way home to soundly thrash a bully who was making lewd comments to some female school chums.
Eve gelirken, bir kaç hanım arkadaşıma laf atan kabadayıları benzetmek için durmam gerekiyordu.
Torn from a lewd book, of course.
Tabii ki müstehcen kitaplardan fırlamış hikayeler.
Mr. Morrison... you are charged with lewd behaviour on four counts : Simulated masturbation, public drunkenness... profanity and public exposure.
Bay Morrison müstehcen hareketlerde bulunmakla birlikte dört farklı suçla ; mastürbasyon yapar gibi yapmak, halk içinde sarhoş olmak, kutsal değerlere saygısızlık ve toplumu kışkırtmakla suçlanıyorsunuz.
Lewd, crude bag of pre-chewed food dude.
Çiğnenmiş yemek torbası.
As Violeta confessed on the boys'side, the priest talked to her about lewd behavior.
Violeta'nın erkekler kabininde günah çıkartırken Rahip'in ona şehvet dolu davranışlardan bahsettiğini düşünebiliyor musun?
How dare you cast such lewd and salacious aspersions upon my person!
Hangi cüretle şahsıma bu kaba ve müstehcen hakaretleri ediyorsunuz!
For broadcasting lewd or indecent images in a public forum... and violation of about 19 FCC regulations.
Cinsel ve uygunsuz görüntülerin halka açık bir yerde ve TV'de yayınlanması,... ve 19 FCC tüzüklerinin ihlali.
Lewd minx!
Kaltak!
- How about lewd conduct?
- Uygunsuz vaziyet için ne dersiniz?
Be more lewd.
Daha şehvetli ol.
Hustler Magazine depicts men and women, posed together, in a lewd and shameful manner.
Hustler dergisi kadın ve erkeklerin birlikte resimlerini yayımlıyor, ahlaksız ve utanç verici pozlarda.
Hustler depicts women and women, posed together, in a lewd and shameful manner.
Hustler dergisi kadın ve erkeklerin birlikte resimlerini yayımlıyor, ahlaksız ve utanç verici pozlarda.
Hustler depicts Santa Claus posed in a lewd and shameful manner.
Hustler Noel Baba'yı ahlaksız pozlarda sergiliyor.
It's lewd, lascivious, salacious, outrageous.
Bu teşhirci, müstehcen, rezil bir durum.
Even during the celebration of Mass, when our prayers should be pure, lewd visions of these pleasures take such a hold upon my unhappy soul that my thoughts are on their very wantonness instead of my prayers.
Yakarışlarımızın tertemiz olması gereken bu ayin zamanında bile dualarım değil de uçarılığıyla düşüncelerim bu zevklerin şehvet dolu hayaliyle ruhumu sarıyor.
No, she was thrown out of the Hells Angels in'82, lewd behaviour.
Parti verelim! Eve hoşgeldin partisi verelim.
- Lewd?
- Adi bir şey?
How lewd.
Ne kadar ayıp.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]