Lexi Çeviri Türkçe
917 parallel translation
What the hell is Lexi doing?
Lexi orada ne yapıyor?
- Hi. - And Lexi.
- Ve Lexi.
I mean, he loves you, and he loves Lexi very, very much.
Demek istediğim seni ve Lexi'yi gerçekten çok seviyor.
And I can take care of you and Lexi.
Sana ve Lexi'ye de bakabilirim. Söz veriyorum.
- Nick, Lexi, how come you guys don't play the violin?
- Nick, Lexi neden siz keman çalmıyorsunuz?
- Why don't you pick on Lexi for a change?
Neden değişiklik yapıp Lexi'yle uğraşmıyorsun?
Lexi! You come down here right now!
Hemen aşağı inin!
No, a lot of guys are interested in dating you and Lexi.
Tabii, seninle ve Lexi'yle de çıkmak isteyen bir sürü erkek var.
- Roberta, right? - Yeah.
- Evet ben onun oğlu Lexi'yim.
Lexi, will you call the car company?
- Lexi araba şirketini arar mısın?
Lexi! - I need an extra violin!
- Fazladan bir keman gerek!
What your faith in me
Nick profesyonel bir çellocu oldu. Lexi de tıp fakültesine kabul edildi. Daha çok çocuğa ulaşmayı uman Opus 118 yapılan bağışlarla yaşıyor.
It seems Lexi will search for anything except steady employment.
Evet, şey. Anlaşılan, Lexi düzenli bir iş dışında herşeyi arayabilir.
So, dear Lexi, in honour of your current fixation... I give you Swami Bu.
Bu yüzden, sevgili Lexi, şu anki saplantının onuruna... karşında... Suami Bu.
lexi : Swami Bu.
- Suami Bu
lexi : We need music.
Müzik lazım.
lexi : Anyway, he's gonna be bigger than Deepak Chopra.
Her neyse, Deepak Ohopra`dan daha büyük olacak.
You know, Lexi, maybe I'm not the one to do all this.
Biliyor musun, Lexi, belki de tüm bunlar bana göre değildir.
Lexi, he is beyond insightful.
Lexi, bu adam anlayışlıdan da öte.
lexi : But we can help them together.
Onlara yardım edebiliriz.
lexi : Gurus shun the life of wealth and materialism.
Guru servet ve materyalist hayattan uzak durur.
Lexi, can I see you in the kitchen?
Lexi, seninle mutfakta konuşabilir miyim?
Lexi who wouldn't go to the Oscars with him.
Lexi`nin Oscar`a onunla gitmeyeceğini söyleme.
Just tell him Lexi, okay? He'll know who I am.
Sadece Lexi aradı de.
I'm sorry, Lexi, but I have my own life, too.
Özür dilerim, Lexi, ama benim de bir hayatım var.
lexi [Shouts] : I have abandonment issues!
Terkedilme sorunlarım var.
lexi :
Queens mi?
Lexi tells me you have quite the following.
Lexi çok yandaşın oluğunu söyledi.
lexi : Guru Ramu and friend.
Guru Ramu ve dostu.
That's our Lexi.
Bu bizim Lexi`miz.
You betray me... and my rat here... is gonna visit your wife, Lynn... your son, Clay, and your daughter, Lexi.
Bana ihanet edersen faremle karın Lynn'i oğlun Clay'i ve kızın Lexi'yi ziyaret ederiz.
Ours, Lexi's, or this opium den?
Bizimkinde mi, Lexilerde mi, yoksa bu afyon mağarasında mı?
The only other one nearby is Lexi's place.
Civardaki bir diğer yer de Lexi'nin dükkanı.
It would be Lexi's decision and she's just about as cheap as they come.
Bu Lexi'nin kararı ve o da tahmin ettiğinden daha cimri biridir.
Lexi Featherston was one of New York's legendary party girls... who always ended up on Page 6... because of her barhopping and her bedhopping.
Lexi Featherston, New York'un efsanevi particilerinden biridir. Gece ve yatak hayatı sayesinde hep 6. sayfada belirir.
It was the first time Lexi had ever left a party early.
Bu, Lexi'nin ilk defa bir partiden erken ayrılışıydı.
I didn't know Lexi had so many friends.
- Lexi'nin çok dostu olduğunu bilmezdim.
Now, let's go say goodbye to Lexi.
Hadi Lexi'ye veda edelim.
Hi.Lexi fogerty.
Merhaba.Lexi Fogerty.
Lexi brought them by
Lexi getirdi.
Lexi--she started telling people about my abilities
Lexi--insanlara benim kabiliyetimden bahsetmeye başladı
Um, this was, uh, fun, lexi.And, um, as far as the necklace goes.well, I would, uh...
Um, bu, uh, eğlenceliydi Lexi.
it's a gift for Lexi.
Lexi'nin hediyesi.
Jensen and Lexi.
Jensen ve Lexi.
Um... you and Lexi are gonna see him ;
Sen ve Lexi onu görmeye gideceksiniz.
Hey, Lexi, catch!
Hey Lexi yakala!
Nick!
Lexi!
I'm her son, Lexi. - Oh, hi, Lexi.
- Merhaba Lexi.
lexi : Okay.
Oh, pek.
Lexi.
Lexi.
Oh, Lexi's perfume.
Lexi'nin parfümü.