Look what i got for you Çeviri Türkçe
102 parallel translation
Lola, look what I got for you.
Lola, bak sana ne getirdim.
- Look what I got for you!
- Bak, bunlar senin için!
Hi, handsome. Look what I got for you.
Selam yakışıklı, bak sana ne getirdim.
Look what I got for you Cliff.
Bak sana ne aldım, Cliff.
Look what I got for you here?
Bak senin için ne var?
- Look what I got for you, sir. - What?
- Bakın sizin için ne getirdim efendim.
Look what I got for you.
- Bak sana ne getirdim.
Look what I got for you.
Bak sana ne getirdim.
Look what I got for you.
Bak senin için neyim var.
Look what I got for you here, pal.
Bak sana ne aldım.
Look what I got for you for your Florida trip.
Bak, sana Florida seyahatin için ne aldım.
Baby, look what I got for you. Fucking flowers.
Bebeğim, bak sana ne aldım.
Look what I got for you. Think fast.
Bak sana ne getirdim.
Look what I got for you.
Bak senin için ne var burda.
Look what I got for you right here.
Bakın size ne getirdim.
- Look what I got for you.
Bak sana ne getirdim.
Look what I got for you.
Bak sana ne aldım.
Maria, look what I got for you.
Maria, sana ne aldığıma bak.
look what I got for you.
Bak sana ne aldım!
Look what I got for you.
Bakalım senin için neyim var.
And, in the meantime, look what I got for you.
Bu arada, bak sana ne aldım.
Look what I got for you.
Bak senin için ne var?
Look what I've got for you!
Bak sana ne getirdim.
Look what I've got for you.
Bunu senin için getirdim.
Hey look what I got for you.
Bak sana kimi getirdim!
Larry, I look at you, and I see your medals, and I know what you got them for :
Larry, sana bakıyorum, madalyalarını görüyorum, ve bunları ne için aldığını biliyorum...
Mr. White, look what I've got for you.
Bay White, bakın size ne getirdim.
Look what I've got for you.
Bak sana ne getirdim.
Look what I've got for you.
Bak senin için ne buldum
Look what I've got for you.
Bak, sana ne getirdim.
Have you won a lottery or something? You are my lottery, mom. Look what all I've got for you.
sen benim piyangomsun anne iyilik senin içinde var
[Clanking] Look what I got for you, Dad.
Bak baba, sana ne aldım.
Buford, look, look. Look what I've got you for breakfast.
Bak sana kahvaltı getirdim.
Look what I've got for you.
Bak bende ne var!
Look, what I've got for you. Cuff-links. Are they nice?
Bak senin için ne aldım.
I wonder what Stan got me for my birthday. Look, a Blue Mega Man! Thank you, Stan.
Oh, acaba Stan bana ne getirdi, bakın Mavi MegaMan.
Look what I've got for you, old buddy.
Bak senin için neyim var, eski dostum.
Look, I don't know what you boys are looking for, but I just got back, okay?
Ne aradığınızı bilmiyorum ancak yeni geldim.
look at what I've got for you.
senin için ne aldığıma bak!
Moya's got some fahrbot idea about going back into the asteroid field to look for her baby even though we'll surely get captured by Peacekeepers and I don't have to tell you what happens then.
Moya asteroid alanına dönüp bebeğini aramak gibi aptalca bir fikre kapıldı. Barış Muhafızlarının bizi yakalayacakları kesin olmasına rağmen ondan sonra olacakları sana anlatmama gerek yok.
Hey Tina, look what I've got for you! Hot "parathas"
Hey Tina, bak sana ne hazırladım!
LOOK WHAT I GOT IN HERE FOR YOU.
Bak sana ne aldım.
Kids, look what I got you for your third-grade field trip.
Çocuklar bakın size üçüncü sınıf geziniz için ne aldım.
Look, he knows full well what he's doing. And he's just waiting for us to buy into it, and then he'll laugh and point in our faces and say, " I got you guys to believe me!
Ne yaptığını çok iyi biliyor, sadece bizim de sazan gibi atlamamızı bekliyor, böylece gülüp suratımıza
Little Cat, look what I've got for you!
Kedicik, bak sana ne getirdim!
- What difference does it make? Look, I was thinking about what you said, how we've got so much going on for us.
Bak, Paul, söylediğin şeyi düşünüyordum da üzerimizde ne kadar çok şeyin olduğunu.
Really? Look, I don't really know what happened with you and Mitchum, but from me to you, you're a sharp kid, and you got a lot going for you.
Mitchum'la aranda ne oldu bilmiyorum ama bence, zeki bir çocuksun ve geleceğin parlak.
Look, Vi, I don't know what to tell you about the whole soccer team but as for the social stuff, I got an idea.
Vi, futbol takımı ile ilgili olarak ne söyleyeceğimi bilemiyorum ama sosyal hayatın için sanırım bir fikrim var.
Look, Shawn, I appreciate this newfound respect that you've got for time, but what the hell are you doing out here in the boonies with an antique gold pocket watch?
Bak Shawn, saate göstermiş olduğun bu yeni saygını takdir ettim ama cebinde altından antika bir saatle bu çayır çimende ne işin vardı?
Look what I've got for you now now... if you're a good girl
Bak sana ne getirdim.
Look what I've got for you.
Bak sana ne aldım.